Samsunspor'un Romanı-2

Samsunspor'un Romanı-2
Usta kalem Mehmet Yılmaz'ın ustaca yazdığı Samsunspor Kırmızı-Beyaz-Siyah kitabı büyük ilgi gördü...

Samsunspor, 'herhangi' bir Anadolu takımı değil. Birinci Lig'e tırmanan ilk Karadenizli oluşuyla… yetiştirdiği yıldızlarla… zirveye oynadığı sezonların hatırasıyla… defalarca düşüp defalarca çıkmayı başarmasıyla, direngenliğiyle, dokuz canlılığıyla… ve tabii bir deplasman yolculuğunda uğradığı o korkunç trafik kazasında kaybettiği canlarıyla ve o acı hatıranın renklerine kattığı Siyah'la… kendi hikâyesi olan bir takım

Elinizdeki kitap, ta şehrin yüzyıl başındaki spor ortamından başlayarak anlatıyor Samsunspor'un hikâyesini, hikâyelerini. 'Arkayı Fenerleme' deyiminin çıktığı günler, Hasbi Menteşoğlu dönemi, kaçan şampiyonluk… Unutulmayan oyuncular, unutulmayan maçlar, sahneler… Taraftar âlemi… Tanju Çolak'la, Serkan Aykut'la, Ertuğrul Sağlam'la, Celil Sağır'la ve İsmail Uyanık'la yapılan etraflı söyleşiler, hikâyeyi zenginleştiriyor

* Kitabı incelediğimizde kitapta belli konulara değinilmiş. Roman tadında yazılmış bir kitap dedik ama 5 isimle yapılmış röportaj var. İsmail Uyanık, Tanju Çolak, Ertuğrul Sağlam, Serkan Aykut ve Celil Sağır röportajları var. Röportaj seçimlerinde ki kriter neydi?
- Bugün Türkiye'de Samsunspor denilince akla gelecek 5 isim say denildiğinde aşağı yukarı bu isimleri sayarlar. Belki şu anda ismini zikretmek istemediğim bir kaç isim daha var, onlar da söylenebilir ama onlar bırakıp giden insanlar bizi. Zaten onlar röportajı hak etmiş insanlar değildi. Ama kitabın içinde başka röportajlar görüşmeler yok mu? Var… Temel Keskindemir var, Nuri Asan ile özel bölüm var. Emin Kar'ın anlattıkları var, Fatih Uraz'ın kendi yazısı var zaten. Başkaları hak etmediği anlamında değil. Ben özellikle eski futbolcuları önemsiyorum. Bu isimler Samsunspor'un ortaya çıkış sürecinde olan insanlar. Şöyle bir örnek vereyim; Mesala, Mustafa Sinecek benim çocukluk kahramanlarımdandır. Şahsen tanımam ama çok severim, futbolculuğu benim için çok önemlidir. Bu kitaba ben Mustafa Sinecek röportajı koyacak olsam benden başka herkes diyebilirdi ki “Niye o? Başkası olamaz mı?” Ama bu 5 isme kimse itiraz edemez. Şu olmasaydı diyemez lakin şu da olabilirdi diyebilir. 19-20 yaşındaki bir futbolcu, Mustafa Sinecek'i bile tanımıyor. Bunu bir buluşma olarak görüyorum. Keşke 4-5 ciltlik bir kitap yapabilseydik de diğer isimlerimize de yer verebilseydik. Ama mümkün olmadı. Nuri Asan'ı kazada kaybettiğimiz için sevmiyoruz. Biz Nuri Asan'ı Samsunsporluluğu yüreğinde hissettiği için seviyoruz. Bu şehrin şöyle de bir sıkıntısı var. Kendimizin bildiğini başkalarının da bildiğini düşünüyoruz. Bunları anlatmak lazım. Parayla satın alınamayacak şeylerden bir tanesi de mazidir. Ankaraspor gibi bir takım oluşturabilirsiniz. Parayı bastırırsınız her şeyi yaparsınız. Çakma takım yani taraftar bile satın aldılar. Ama mazi alamazsınız. Samsunspor'un 1927 yılına dayanan muazzam bir mazisi var. Karadeniz'in ilk Birinci Lig takımı. Bunu Samsunspor'dan kim geri alabilir? Bu maziyi bilmek, bu maziye sahip çıkmak, bu maziden güç almak önemli. Samsunspor'un şöyle bir özelliği vardır; sırtını bir belediyeye ve sponsor desteğine dayamadan, delikanlı gibi ligde mücadele eden bir takımdır. Geçmişten günümüze…
* Bu kitap sayesinde mesela Lazigo Yılmaz'ı, Polat Bilgin'i tanıdık. Bu görüşmelerde neler yaşandı?
- Hepsinde de olumlu tepki aldım. Hepsinde hatırlanmışlığın güzel duygusu. Lazigo Yılmaz ismini tesadüfen gördük, bize anlatmadılar.1966'da Samsun'da üst kalite bir tribün grubu var. Deplasmanlara gidiyorlar, transferlere müdahale ediyorlar. Lazigo'yu öğrenince bu abimizi bulmak istedik. Hep kısıtlı bilgiler. Kitabı yayınevine teslim ettikten sonra telefonunu buldum. İlk aradığımda inanmadı şaka zannetti; art arda konuşunca ikna oldu. İstanbul'da ziyaret ettik evinde. Hatırlanacağımı rüyamda görsem inanmazdım demiş gecede. 40 yıl önce bir şeyler yapıyorsunuz tam 40 yıl sonra birileri gelip sizi ziyaret ediyor, geceye davet ediyor ve plaket veriyor. 70 yaşında bir insan. Yaşanın getirdiği bir duygusallık var. Onun dışında bir gurur var.  Ben doğrudan sordum. “Yılmaz Amca Samsunsporlu musun? Yoksa başka bir takım daha var mı? Tabii ki Samsunsporluyum dedi bizde başka bir takım olmaz! 
* Portre olarak sizi en
çok etkileyen neydi? Sonuçta
birçok insanla görüştünüz.

- Beni en çok etkileyen kitabında kapağında da resmi olan M. Teoman Taş'ı bir sene önce trafik kazasında kaybetmemiz oldu. Tabii bundan sonra biz onun hatırasını yaşatmak için elimizden geleni yaptık. Hep yangına dökülen küçük küçük su damlaları oldular belki. Akşam konuşuyorsunuz, ertesi gün trafik kazası yaptığını duyuyorsunuz. 29 yaşında pırıl pırıl bir insanı kaybettik. Tanıdığım en büyük Samsunspor taraftarıydı kendisi. En çok bu etkiledi beni. 
* Kitapta şöyle bir İsmail Uyanık
tespitim var. Uyanık, bugün yaşanan çöküşü o dönemde 10 yıl ertelemiş.

- Kesinlikle… Samsunspor bugün yaşadığı süreci 2005-06'da değil de, o yönetimde değil de 95-96 'dan itibaren yaşardı. Kim olmasaydı yaşardı. İsmail Uyanık 10 yıl ertelemiştir bu çöküşü. Çünkü bu şehrin çöküşü, diyelim ki ekonomisinin çöküşüyle alakalı Samsunspor'un çöküşü de. Samsun'un ekonomisi 90'dan sonra bütün hükümetler tarafından yalnızlık politikaları ile yıpratılmıştır. Şehir teşvik kapsamının dışında bırakılmıştır, “orası zaten gelişmiş gerek yok” denilmiştir; beyin göçü yaşanmıştır, gidenler gelmemiştir. Önce Samsun çökertilmiştir bilinçli veya bilinçsiz olarak. Samsunspor da tıpkı Zonguldakspor, Aydınspor gibi çökecekken İsmail Uyanık, -beğenirsiniz beğenmezsiniz yanlışları yok mu, 12 sene başkanlık yapmış, bırakın biz 12 günde ne hatalar yapıyoruz.- ama Uyanık ve yönetimi bu çöküşü 10 yıl ertelemiştir. İsmail Uyanık neyse onun dönemindeki Samsunspor da oydu. O ne kadar Samsunsporluysa Samsunspor'da o kadar da kaliteliydi o dönem. Neticede kulüplere ruhunu onu yönetenler verir.
* Mehmet Yılmaz sonuçta bir taraftar. Kendinize bu kimliği uygun görüyorsunuz değil mi?
- Gerek Zaman Gazetesi'nde gerek Futbol Extra gibi ulusal kuruluşlarda yazmaya başladığımda söyledim. Ben taraftarım dedim. Ben Samsunsporluyum. Kitap için benimle TRT'den canlı bağlantı yapmışlardı “sizi nasıl takdim edelim?” dediler ben de “Samsunspor taraftarı” deyin dedim.  Ya olmaz falan dediler ama ben ısrarla taraftar olarak tanıttırdım kendimi. Öncelikli kimliğim taraftardır. Samsunlu'dan da öte Samsunsporludur. Samsunlu olmak çok kolaydır. Bu şehirde doğmanız sizi Samsunlu yapar. Burada sizin bir tercihiniz yok. Burada önemli olan sizin tercih yapabilmeniz yani Samsunsporlu olabilmeniz. Polat Bilgin'de de bunu önemsedim. Herkes Samsunlu olabilir. Bu şehrin Samsunspor'a neredeyse düşman gibi bakmasından dolayı artık iyice soğumaya başladım. Soranlara “Samsunlu değil Samsunsporluyum” demeye başladım. Belki bu da doğru bir davranış değil ama öyle düşünüyorum. Eğer Samsun şehri Samsunspor'u hak etmiyorsa kırılıyoruz biz de. Neticede beni Samsunlu yapan unsur Samsunspor'dur. Yıllarca Samsunspor onu sırtında taşıdı. Çekin Samsunspor'u Samsun'dan, ne kalacak? Karadeniz'in tek hayvanat bahçesi Samsun'daymış! İyi de kim ne yapsın hayvanat bahçesini? Maalesef bu şehri yönetenlerin Samsunspor mazileri yok. Olan adamlar belli zaten. Bu şehrin kritik noktalarında kişilerin Samsunspor hatıraları yok. Bu şehri yönetenlerin Samsunspor'u sevdiklerini düşünmüyorum, aslında Samsunspor'u bildiklerini de düşünmüyorum. Samsunspor olmadan Samsun benim için bir hiçtir. Ama Samsunspor cihan durdukça yaşayacaktır Allah'ın izniyle. Düştüğü yerden kalkmak Samsunspor'un geleneklerinde var. Biz de Samsunspor'un hikayesini iki kapak altında toplayarak bu direniş kültürüne bir katkıda bulunabilmişsek ne mutlu!
Son olarak eklemek
istediğiniz bir şey var mı?

- Kitapla ilgili bir yanlış anlaşılmayı gidermek isterim. Kitabın fiyatının bizimle bir ilgisi yok. İletişim Yayınları Türkiye'nin en elit ve en pahalı yayınevlerinden birisidir. Ayrıca kitabın satışından bizim para kazanmamız da söz konusu değil. Tüm yazarlara sabit bir telif ücreti ödenecektir, o kadar. Kaldı ki biz bu işi para için zaten yapmadık tüm yazarların ortak kararı doğrultusunda da Mayıs ayının başında bize verilecek olan telif ücretini Samsunspor Kulübüne bağışlayacağız.