Bahar Alerjisine Dikkat

Bahar Alerjisine Dikkat
Kış mevsiminin ardından baharın gelmesi ve doğanın canlanmasıyla birlikte mevsim değişikliğinin farkına varamayan kişiler; baharla birlikte hapşırık, burun ve göz akıntıları yani bahar alerjisi şikayetleriyle karşı karşıya başlıyor.

Bahar aylarının gelmesiyle birlikte artan alerji vakalarına karşıKulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Gökhan GÜVENER uyardı. GÜVENER“Baharla birlikte polenler artar. Bu aylarda çimen, ot, çiçek ve ağaçların çiçek açmaları ile birlikte polenler atmosfere yayılırlar. Özellikler rüzgarlı havalarda ve rüzgarlı Günlerden sonra polenler havaya daha çok dağıldığı için şikayetler artar. Bazı süs bitkilerinin çiçeklerinin polenleri ise ağır olduğu için Hava yolu ile dağılamazlar. Bunlar da Arı ve böceklerle çevreye yayılırlar. En tipik bahar alerjisi alerjik rinit şeklinde görülür. Vücudumuzda alerjik reaksiyonların oluşmasına neden olan Maddelere “alerjen” denir. Alerjenler ve IgE burunda, gözde bir takım biyokimyasal reaksiyonlara, salgılara neden olurlar bunlardan biri de histamindir” dedi.

GÜVENER'in alerjik rinit vakalarına da yer verdiği açıklamasında “Alerjik rinit (saman nezlesi); alerjenlerin hava yolu ile burnun iç kısmını döşeyen ve mukoza adı verilen dokuya yapışarak inflamasyona neden olur. Alerjik rinit çoğunlukla ömür boyu devam eden, fakat ileri yaşlarda şiddeti azalabilen bir hastalıktır. Belirli mevsimlerde (en çok polenlerin uçuştuğu bahar aylarında) ortaya çıkan tipine mevsimsel alerjik rinit adı verilir. 19. Yüzyılda hastalık ilk olarak tanımlandığında yanlış bir isimlendirme ile “saman nezlesi” denmiştir. Bunun nedeni polenlerin samanların üzerine yapışması ve rüzgarla dağılmasıdır. Daha sonra hastalığın polenlerle ilgili olduğu belirlenmiştir. Polenler dışında ev tozu, hayvan tüyleri, küf mantarları, kimyasal maddeler, Klor, deterjanlar ve hava kirliliği alerji yapabilir. Alerjik rinitin tüm bir yıl boyunca süren tipi vardır ve perenial rinit olarak adlandırılır. Alerjik rinit ağır bir hastalık olmamasına rağmen kişiyi son derece rahatsız edebilir; uykuyu, yemek yeme ve yaşam şeklini olumsuz etkiler; okul ve işgücü kaybına yol açar. Kent yaşamı alerjik hastalıkların görülme oranını arttırmıştır. Bunda çevre kirliliğinin rol oynadığı düşünülmektedir”diye konuştu.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.