Balla ilgili yanlış bilinenler
Ordu Üniversitesi (ODÜ) Ziraat Fakültesi Zootekni Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Recep Sıralı, bal tüketimi hakkında vatandaşlara çeşitli uyarılarda bulundu. Geçmişten bugüne süregelen tarım politikalarının hem üreticileri hem de tüketicileri yanlış yönlendirdiğini ve bu nedenle, üreticiyi tüketicinin istediği şekilde üretim yapmaya zorladığını belirten Sıralı, "Bunun sonucunda arıcılıkta kaybeden taraf üretici olmaktadır. Konuya ilişkin verilebilecek önemli bir örnek, insanlarımızın balın kristalize olmasını ya da bir diğer ifadeyle şekerlenmesini asla kabullenememesidir. Oysa balın şekerlenmesi gayet doğal bir olay olup kimyasal içeriğini asla değiştirmemektedir. Sadece fiziki görünümünün değişmesine neden olmaktadır" şeklinde konuştu.
HİLELİ OLDUĞU ANLAMINA GELMEZ
Sıralı, mutfakta veya herhangi bir alışveriş yerindeki rafta bulunan balın kristalize olması demek tüketici açısından suni veya hileli anlamına gelmediğini de dile getirerek "Bu yüzden bazı bal ambalajlayan firmalar, perakende veya toptan bal satışı yapanlar ve arıcılar bunun önlemini almak için yüksek ısıda benmari yöntemiyle veya kendi yöntemlerine göre balı ısıtarak katletmektedirler. Şekerlenmiş balın ısıtılmasına ait bu bilinen gerçeklerin hemen ardından şunu da belirtmek gerekmektedir. Isıtma gibi her hangi bir işleme tabi tutulmamış ve şekerlenmiş durumdaki her hangi bir bal da hiçbir zaman kaliteli, hilesiz veya şeker ya da glikoz şurubu katkısız bal anlamına gelmez. Bal işleyen bazı firmalar renginin açık oluşu, ucuz ve bol bulunuşu nedeniyle genellikle ayçiçeği, püren, pamuk veya diğer daha ucuz bazı bal çeşitlerini harman yapmak amacıyla daha büyük hacimdeki glikoz şurubuyla karıştırarak piyasaya sürmektedirler. Glikoz şurubu içeriği fazla olan ve tamamen tüketiciyi aldatmaya yönelik olan bu grup ürünler de raflarda uzun süren şekerlenmeme özelliği ile tüketicilerin oldukça ilgisini çekmektedir." dedi.