'Beyaz' yalanlar hastalığa kapı aralıyor
Dr. Tomaç, günlük hayatta ara sıra kullanılan ve kullanılmasından da çok rahatsızlık duyulmayan beyaz yalanlar, yalan hastalığına kapı açtığı konusunda uyarıda bulundu. Dr. Tomaç, "Mitomani, yalan söyleme hastalığı olarak bilinir. Mitoman ise mitomaniye yakalanmış kişi demektir. Mitomani bir çeşit dürtü kontrol bozukluğu olarak tanımlanabilir. Mitomani durumunda kişi, çevresindeki insanlara amaçsız ve sebepsiz şekilde yalanlar söyler. Hastalık ciddi boyutlarda yalanlar uydurma, bu yalanlara inanma ve çevresindekileri olabildiğince inandırma ile karakterizedir. şeklinde konuştu. "Mitomani çoğunlukla hastanın dikkat çekip odak noktası haline gelmek adına yapmaya başladığı yalan söyleme alışkanlığının giderek hiçbir nedene gerek duyulmadan devam etmesi ve dozunun artmasıdır. diyen Dr. Ayşin Mutlu Tomaç, hastalığın bazen diğer ruhsal hastalıklar ya da kişilik bozuklukları ile beraber geldiğinden ilk bakışta ayırtına varılamayacağına dikkat çekti. Mitomaninin en çok eşlik ettiği hastalığın histrionik kişilik bozukluğu olduğunun altını çizen Dr. Tomaç, Bu hastaların tek amacı vardır odak noktası olmak. Dikkatleri üzerine çekmek için yoğun bir istek ve arzu duyan kişi bunu başarabilmek adına olayları inanılmayacak derecede büyütmeye, abartmaya, dramatize etmeye başlar. Bunu sağlamak için de mecburen yalan söyler." şeklinde konuştu.
Mitomani hastası olan kişilerin kendisinde bir sorun olduğunu düşünmediklerini vurgulayan Dr. Tomaç, "Onlarda bir sorun olduğunu genellikle yakınları fark ederler ve onları tedaviye gitmeye ikna etmeye çalışırlar. Bu durumlarda hastanın yakının yapması gereken en önemli şey, çok fazla üstüne gitmeden, onu kırmadan ve genelde başka bir konuyu öne sürerek tedaviye gitmeye ikna etmeye çalışmaktır." diye konuştu.
"YALAN HASTALIĞININ TEDAVİSİ MÜMKÜN"
Mitomani, tedavisi mümkün olan bir hastalık olduğunu vurgulayan Dr. Tomaç şöyle konuştu: "Bu bozukluğun tedavisinde psikoterapi ve farmakoterapi (ilaç tedavisi) birlikte uygulanmalıdır. Psikiyatri hekimi, öncelikle hastayı tanımaya çalışır, yalan söylemeye dönük ihtiyacının neden kaynaklandığını anlar, altta yatan sorunlarla, konularla ilgili konuşmaya başlandıkça güven ortamı oluştuğunda yavaş yavaş ve adım adım hastadaki eksik olan duygu ve güveni yerine koyarlar. Eğer sağlam ve iyi bir tedavi yapılırsa hastalığın tekrarlama oranı düşüktür." Süheyla Büyükkal
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.