BİLİM İNSANI ÖMRÜNÜ ÇOCUKLARA ADADI

Hacettepe Üniversitesi Öğretim Üyesi ve 2022 TÜBİTAK Bilim Ödülü sahibi Prof. Dr. Fatih Özaltın, böbrek hastalıklarının oluş mekanizmalarının daha iyi anlaşılması ve tedavi yöntemlerinin geliştirilmesi çalışmalarıyla, kalıtsal böbrek hastası çocuklara umut ışığı oluyor. Hacettepe Üniversitesi Dahili Tıp Bilimleri Bölümü, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Özaltın, kalıtsal böbrek hastalıkları alanında yeni genlerin bulunmasına katkı sağlayarak, hastalık üzerindeki etkisini değerlendirdi. Prof. Dr. Özaltın, çocuk nefrolojisinde yan dal eğitimi sırasında, özellikle böbrek hastalılarının genetiğine ve kalıtsal böbrek hastalıklarına ilgi duymaya başladığını, yan dal eğitimini tamamladıktan sonra 2004-2005 yıllarında Amerika'da böbrek hastalıklarının genetiğinde çok iyi hocalardan birinin laboratuvarında çalışma fırsatı bulduğunu belirtti. Hacettepe Tıp Fakültesindeki Moleküler Nefroloji Laboratuvarını kurduktan sonra katıldıkları Avrupa Birliği projelerinde Türkiye'yi temsil ettiklerini söyleyen Özaltın, projelerden elde edilen fonlarla önemli çalışmalara imza atıldığını, böbrek hastalıklarında 5 yeni geni tanımlayıp bu genlerin hastalık üzerindeki etkisini inceleyerek tıp literatürüne girdiklerini anlattı.

"Yaptığımız çalışmalar çocuklara umut ışığı olabilir"
Prof. Dr. Özaltın, 2022 TÜBİTAK Bilim Ödülü'nü kazanmasını sağlayan çalışmalarının, nadir böbrek hastalıklarının tanımlanması ve tedavi stratejilerinin geliştirilmesi açısından oldukça kıymetli olduğunu dile getirdi. Kalıtsal böbrek hastalıkları çalışmalarına ayrılan kaynakların kısıtlı olduğunu aktaran Özaltın, şöyle devam etti: "Bu hastalıklar nadir olmasına rağmen kümülatif olarak toplandığında ciddi hasta popülasyonunu oluşturuyor. Bu hastalara da gerekli ilgi ve tedavilerin yapılması gerekiyor. Çocukların tedaviye ihtiyacı var ve biz de kendimizi buna adadık. Bu işle uğraşan dünyada tanınmış gruplar var biz de onlardan birisiyiz. Bulduğumuz verilerle 'bütün kalıtsal böbrek hastalıklarını aydınlattık' demiyoruz ama puzzle olarak düşünürsek resmin küçük bir parçasını tamamlamış oluyoruz. Yaptığımız çalışmalar, uzun vadede çocuklara umut ışığı olabilir."