Bu nasıl cemiyet

Bu nasıl cemiyet
Kuruluş amacı gazetecilik mesleğine hizmet etmek olması gereken 19 Mayıs gazeteciler cemiyeti maalesef cemiyet başkanının şahsi işleri ve keyfi uygulamalarının merkezi haline gelmiş durumda.

Gazetemizin kurulduğu günden itibaren halkın beğenisini kazanıp, gerek bayii satışı, gerek abone sayısı, gerekse İnternet okunması açısından bölge liderliğine ulaşmasından rahatsız olan cemiyet başkanı gazetemiz genel yayın yönetmeninin yazdığı yazılardan duyduğu rahatsızlık sonucu, halktan ve sağ duyu sahibi meslektaşlarımızdan aldığı tepkiyi ört, bas edebilmek için gazetemizi Basın, ilan kurumu genel müdürlüğüne şikayet ederek, almış olduğumuz resmi ilanların kesilmesi için çaba sarf etmektedir.

Tarafsız ve ilkeli dernekçiliğin gereği eşit davranıp, gerekirse kendisinin eleştirilmesinden rahatsız olunmaması gerekir iken, gazetemizde cemiyetin bugünkü uygulamalarındaki yanlışları dile getiren genel yayın yönetmenimizin yazılarını şikayet edeken, 17 Ocak 2009 Cumartesi tarihli yerel bir gazetenin sağlık ve güzellik sayfasında yer alan bir fıkrada ulu orta küfürlere yer verilmesine sessiz kalarak gerçek kişiliğini ortaya koymuş oldu. Gazetemizin Genel Yayın Yönetmeni Adnan Bahadır'ın kendi köşesinde yazdığı ve sadece yazdıklarından gazetenin değil kendisinin sorumlu tutulacağı eleştiri içerikli yazıdan rahatsız olan cemiyet başkanı, asıl yapması gereken işleri bir kenara bırakıp her geçen gün okuyucu kitlesi genişleyen gazetemize yönelik saldırılarını anlamakta güçlük çekiyoruz.



BU RAHATSIZLIK NEDEN
19 Mayıs Gazeteciler Cemiyeti'nin yazarımızın yazdıklarından rahatsızlık duyduğunu belirterek İstanbul'daki Basın İlan Kurumu Yönetim kurulu'na sunulmak üzere Basın İlan Kurumu Genel Müdürlüğü'ne Bizzat kendi imzası ile yaptığı şikayet başvurusunda yazılanları, kelimesi kelimesine aktarıyoruz;

Samsun'da Resmi İlan yayınlama hakkına sahip olarak yayın hayatına devam eden Denge Gazetesi'nin İmtiyaz Sahibi ve Köşe yazarı Adnan Bahadır yazdığı 20.01.2009, 27.01.2009 ve 28.01.2009 tarihli yazılarda; şahsımı, gazetecileri ve başkanı olduğum Samsun 19 Mayıs Gazeteciler Cemiyeti'ni aşağılayıcı ifadeler kullanarak, gerek şahsıma, gerekse yönetim kurulu ve üyelerimiz ile Cemiyetimizin hükmi şahsiyetine eleştiri sınırlarını aşan aşağılayıcı sözcükler kullanmış, hakaret etmiş, iftira ve haksız isnatlarda bulunmuştur. Söz konusu yazar yazdığı yazılarda, Samsun'daki çeşitli kurum ve kuruluşlar ile şahıslara da benzer iftira, isnat ve hakaretlerde bulunmaktadır.

Şöyle ki; Denge Gazetesi'nin yazarı Adnan Bahadır; 20.01.2009 tarih ve 'Çok yazık sektör ne hale gelmiş, getirenlere yazıklar olsun' başlıklı yazısında:
“… İçerisinde bulunduğumuz meslek erbabı da birkaç dernek kurarak örgütlenmeye çalışmış, ancak yürütemeyince üyelerinin çoğunluğu şimdiki cemiyet adı verilen meyhanede toplanmışlar; ne mesleğe adam yetiştirme, ne mesleği ilkeli hale getirmek, nede mesleki saygınlığı artırma adına en ufak bir çalışma yapılmamış. Başındaki zat-ı muhterem kendi gazetesinin reklamında ve protokollerde yerini almanın dışında hiçbir iş yapmamış, birkaç akşamcı ile bol,bol kafayı çekip, dedikodu yapmanın ötesine gidememiştir… Aslında bu işler bizim meyhaneci başı cemiyet başkanının yapması gereken işler…meslek onurunu, saygınlığını korumakla görevli bu zatı muhteremin işi gücü, öteden beri mesleği ayaklar altına alacak işlerle uğraşmak olunca bize de düşen bu yazıları yazıp, siz değerli okuyucularımızı aydınlatmaktır…” ifadelerine yer vermiştir.
Adnan Bahadır, 27.01.2009 tarihli ve 'Meyhaneci başı, hafta sonu kafayı fazla çekince, ayıkamamış olalı ki, işkembe-i kübrasından bu kadar atmış' başlıklı yazısında ise:
“…Bizim meyhaneci başı köşe yazarımız yazısında Samsun'un 9 milletvekilinden 6'sının iktidar partisinden olduğunu, Trabzon'da ise aynı partiden iki milletvekili olduğunu, bu iki vekilden birisinin de bakan olduğunu yazınca, makalemi değiştirmeye karar verdim. Doğrusunu ararsanız, insanın yazı yazarken hata yapması normaldir, küçük ayrıntıları yazarken hata yapılabilir. Ancak kime sorarsanız sorun, Artvin'den Zonguldak'a kadar hangi ilin kaç milletvekili olduğunu, kaçının hangi partiden olduğunu bilir. Kaldı ki işi gücü Trabzon düşmanlığı olan bir köşe yazarının, bunu bilmemesi kadar ayıp bir şey olamaz. Peki, bilmiyor da, ondan mı hatayı yaptıdersiniz? Hayır, efendim bilmemesi mümkün değil. Olsa olsa hafta sonu alkolün dozajını fazla kaçırıp, yazıyı ayıkmadan yazmış olmalıdır. Yoksa kendisini büyük köşe yazarı, meslektaşlarının başı olarak gören birisinin, bu kadar bilgisiz olması mümkün mü? Mümkünse meslek ne hale gelmiş demekten başka bir şey bulamıyorum ve sizlerin takdirine bırakıyorum…Peki, bizim meyhaneci başı bu kadar Trabzon düşmanlığı yaparken, kendisi ne yapıyor? İlimizdeki kapıcıya varıncaya dek Ordu'lu olması için mücadele ediyor, dana önce günahı kadar sevmediği İhlaslı haberin, ihlassız müdürünü sırf Ordu'lu olduğundan şimdi öpüp yaladığını , beraber Ordu'ya bilgisayarlar alıp, kamu kuruluşlarına bağışladıklarını kimsenin bilmediğini mi sanıyor? Siz hiç bu meyhaneci başının Ordu'lu siyasetçilere veya iş adamlarına çattığını gördünüz mü?... Bu kadar Trabzon düşmanlığı yapan adama sormazlar mı ki, be meyhaneci başı senin çalıştığın gazetenin patronu nereli, seni destekleyen milletvekili nereli, sürekli oturup kalktığın arkadaşlarının çoğunluğu nereli, bu kadar Trabzonlu insandan sebeplenirken arkaya geçip, puan almaya çalışmak neden? Bunu sana yedirirler mi, ne sanıyorsun, belki yedirirlerdi ancak şimdi DENGE var yedirmez haberin olsun! Son olarak meyhaneci başına sorum şu; AK Parti Trabzon Milletvekilleri Nafız Faruk Özak, Cevdet Erdöl, Kemalettin Göktaş, Safiye Seymenoğlu, Mustafa Cumhur, Asım Akyan isimlerinden hangilerini yok sayarak iki milletvekili var dediniz? Yoksa sarhoşken sayıları üçer üçer mi saydın bilelim de boşuna zaman harcamayalım, olmaz mı benim meyhaneci başı meslektaşım…” ifadelerine yer vermiştir.

Yine, 28.01.2008 tarihli yazısında:
“….Cemiyet dedikleri; birilerinin kafayı çekme yerinden öteye gidememiş meyhanenin başındaki adamın gerçek kalitesinin ne olduğunu ve son bir yıl içerisinde nasıl ortaya çıktığını hep birlikte gördük ve yaşadık…” ifadeleri ile birlikte gazetecileri ve Cemiyeti eleştiri boyutunun ötesinde hakarete varan isnat ve iftiralarla karalamaktadır.

Bu yazılar aynı zamanda Denge Gazetesi'nin www.dengegazetesi.com.tr internet adresinde de yayınlanmıştır. (EK:1-2-3-4)

Yukarıda ifade etmeye çalıştığım şekilde, Samsun Denge Gazetesi İmtiyaz Sahibi ve Yazarı Adnan Bahadır: şahsıma ve Başkanı bulunduğum Samsun 19 Mayıs Gazeteciler Cemiyeti'ne; eleştiri sınırlarını aşan aşağılayıcı sözcükler kullanarak hakaret etmiş, iftira ve haksız isnatlarda bulunmuş ve Basın İlan Kurumu Teşkiline Dair 195 Sayılı Kanun'un 49. Maddesinde yer alan “BASIN AHLAK ESASLARI” hakkındaki 18 Kasım 1994 tarih ve 129 Sayılı Genel Kurulu Kararı'nın 1. Maddesi'nin (1) fırkasını ihlal etmiştir.


Müracaatımız, aynı Genel Kurulu Kararı'nın 2. Maddesi hükmü ile 3. Maddesi'nde belirtilen süre içerisinde yapılmıştır.

Denge Gazetesi'nde şahsım ve kuruluşumla ilgili çıkan yazıların; 195 Sayılı Basın İlan Kurumu Teşkili'ne Dair Kanun'un 49. Maddesi hükmü çerçevesinde değerlendirilerek, gereğinin yapılmasını saygılarımla arz ederim. 28.01.2009

Necdet UZUN
Samsun
19 Mayıs Gazeteciler Cemiyeti Başkanı