Ciğerleriniz nefes alsın

KOAH hastalarının yaşam kalitesiyse valf tedavisiyle artıyor

Göğüs hastalıklarında en sık başvurulan tedavi şeklinin inhalasyon tedavileri (nefes yoluyla alınan) olduğu belirtiliyor. Yedikule Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nden Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Erdoğan Çetinkaya, astım ve KOAH’ta nefes yoluyla alınan bronş genişletici ve bronşlardaki iltihabı iyileştirici ilaçların, tedavide önemli rol oynadıklarını söylüyor. Bunların, ‘inhaler bronkodilatatör’ ve ‘inhaler steroidler’ (kortizon) olduğu belirtiliyor.

NEFES DARLIĞINA ÇÖZÜM OLUYOR
Astım hastalığında yeni bir tedavi yöntemi olan ‘bronşiyal termoplasti’ hava yolundaki düz kasların kasılmasıyla havayolunda daralma ve nefes darlığı gibi sorunların çözümünde uygulanıyor. Havayollarındaki düz kasların sık kasılıp gevşemesi bu kasların kalınlaşması (hipertrofiy) anlamına geliyor. Kalınlaşma beraberinde daralma ve şiddetli nefes darlığı gibi sorunları getiriyor. Bronşiyal termoplasti, bronş duvarlarında kalınlaşmış düz kasların inceltilmesine yönelik olarak geliştirilen bir tedavi olarak biliniyor. Bu işlem lokal anestezi altında standart bir bronkoskop kullanılarak yapılıyor. Radyofrekans enerjisinin hava yoluna uygulanmasıyla; ısı yaralanması ve bronş duvarındaki düz kaslarda incelme oluyor. Diğer dokular bundan etkilenmiyor. Bu etki, uygulandıktan sonra en belirgin şekilde 12’nci haftada ortaya çıkıyor. İşleme bağlı komplikasyonlar olarak erken dönemde irritasyona bağlı öksürük, balgam ve hırıltı gözlenirken; bu durum sonraları kendiliğinden geçiyor. Uzun dönem takiplerindeyse yan etki gözlenmiyor. Bu tedavinin, hastalarda görülen öksürük, hırıltı ve nefes darlığı şikâyetleriyle acil başvurularda belirgin oranda azalma sağladığı ve gelecekte astım hastalarının tedavisinde umut vaat eden bir yöntem olacağı belirtiliyor.

EFOR KAPASİTESİ VE YAŞAM KALİTESİ ARTIYOR
İleri kronik obstrüktif akciğer hastalığı (KOAH-Amfizem) olgularında ideal ilaç tedavisine rağmen eforla meydana gelen nefes darlığı sürmeye devam ediyor. Doç. Dr. Erdoğan Çetinkaya, “Seçilmiş hastalardaki sonuçlar, akciğer hacmini azaltma cerrahisinin (AVAC) egzersiz kapasitesini ve yaşam kalitesini artırdığını gösteriyor” diyor. Bununla birlikte bu cerrahinin riskleri bulunuyor ve daha güvenli alternatiflere ihtiyaç duyulması üzerine bronkoskopik hacim azaltma yöntemleri geliştiriliyor. Bronkoskopiyle akciğer hacmi azaltımında; akciğerin en fazla havalanan, gaz alışverişine katılmayan ya da işlev görmeyen amfizemli bölgelerine giden hava yollarına valfler yerleştiriliyor. ‘Endobronşiyal valf yöntemi’, havanın soluk verme esnasında hedeflenen lobdan çıkmasına olanak tanıyarak sönmesini kolaylaştıran tek yönlü kapakçık sistemini oluşturuyor. Bu yöntemde, bronş içi tıkanıklığın bu alanların sönmesini sağlayarak fazla havalanmayı azalttığına ve cerrahiye gerek kalmadan belirtileri hafiflettiğine dikkat çekiliyor. Doç. Dr. Çetinkaya, “Ülkemizde de uygulanan bu yöntem sayesinde amfizemli hastaların efor kapasiteleri ve yaşam kaliteleri artıyor, nefes darlıklarıysa azalıyor” diyor.