Cumhuriyet ile hesaplaşma heveslisi bir iktidar var
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Türkiye'nin cumhuriyet ile hesaplaşma heveslisi bir iktidarın pençesinde olduğunu söyledi. Kılıçdaroğlu, Halkın mazbatasını temsil ettiği milletvekillerini, hem hukuka hem parlamenter demokratik sistemin temel ilkelerine aykırı bir biçimde hapiste tutmakta inat eden bu siyasal iktidar sağduyusunu yitirmiştir dedi.
Kılıçdaroğlu, Bizler, halkımızın ve ülkemizin en güçlü dayanağı ve güvencesiyiz. Ülkemizin aydınlık geleceğini inşa etme görevi bizim varlık nedenimizdir. Hapishaneler, mahkemeler, fezleke düzenlemeler bir işe yaramayacaktır dedi.
Din istismarı var
CHP Kadın Kolları Kongresi nedeniyle il ve ilçelerdeki kadın örgütlerine gönderilen kılavuza önsöz yazan Kılıçdaroğlu, İktidara geleceğiz ve bugünkü karanlığa son vereceğiz. Çok iyi biliyorum ki karanlık, yoksulluk ve yolsuzluk, herkesten önce ve herkesten daha büyük bir şiddetle kadınları vurur dedi.
Kadınların parti yönetiminde daha çok yer alması için kota uygulamasına geçildiğini anımsatan Kılıçdaroğlu, Kotayı en az yüzde 33'e yükselttik. Kotanın adı kadın değil cinsiyet kotasıdır. Bu, önümüzdeki yıllarda kota adaletinin erkek üyelere de gerekebileceği düşüncesi ve umudu beslediğimizin göstergesidir dedi.
Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti: Türkiye adaletsizlik sancıları içindedir. Türkiye yolsuzluk sancıları içindedir. Türkiye, Cumhuriyet ile hesaplaşma heveslisi bir iktidarın pençesindedir. Şimdi iktidarı kullananlar, baskın halinde yasa değiştirmekte, ilköğretim sistemini darmadağın etmekte, siyaset için din istismarını her türlü yolsuzluk ve beceriksizliğine örtü yapmaktadır.
Kendilerini yitirdiler
Kılıçdaroğlu, Bugünkü siyasal iktidar, yaşam hakkını savunan 17 yaşındaki genç kızı mahkemelerde, 86 yaşındaki anneanneyi yerlerde sürükleyebilecek kadar kendini yitirmiştir. Zamlarla halkın belini bükmekte, devletin kaynaklarını sözüm ona sosyal yardım adı altında çaresiz insanlarımızı adeta esir alıp siyasal amaçları doğrultusunda sömürmektedir dedi. Kılıçdaroğlu sözlerini şöyle sürdürdü: Bizler, halkımızın ve ülkemizin en güçlü dayanağı ve güvencesiyiz. Ülkemizin aydınlık geleceğini inşa etme görevi bizim varlık nedenimizdir. Hapishaneler, mahkemeler, fezleke düzenlemeler bir işe yaramayacaktır. Kendilerini kurtarmak için komşularımıza yönelik saldırı naraları ve savaş planları işe yaramayacaktır. Ülkemize herhangi bir saldırı olmadığı sürece komşularımıza savaş açılmasını, komşularımızda iç savaşın körüklenmesini kabul etmiyoruz. Irak'ta kanına girilen 1.5 milyon insan gibi Suriye'de de böyle bir vahşet yaşanmasına izin vermeyeceğiz.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.