Devlet önce vatandaş diyecek!
Sağlıkta katılım payını arttıran hükümet, Sosyal Güvenlik Kurumu'nun (SGK) bundan sonra izleyeceği 'yönetim anlayışı değiştirdi. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer, SGK il müdürlüklerini uyarıp, vatandaş odaklı yönetim için yapılacakları açıkladı. Dinçer, Vatandaş, bakanlığımız tarafından sunulan hizmetlerin aslî unsurudur. Hizmet sunumunda herkese eşit ve adaletli davranılacaktır dedi. Dinçer, tüm telefon çağrılarına ilk üç çalışta
yanıt verileceğine de dikkati çekerek, e-posta ile yapılan başvurulara da en geç 72 saat içinde karşılık verileceğini söyledi.
NAZLANMADAN, KAPRİS YAPMADAN
Karşılarına gelen herkese, eşit biçimde aynı muameleyi yapacaklarını belirten Dinçer, Herhangi birisi, herhangi bir hakka sahipse nazlanmadan, niyazlanmadan, kapris yapmadan o hakkını verebilmeliyiz. Bizden hizmetini hemen etkin bir şekilde almalı, hatta kapıdan dışarı çıktığında 'vay canına bu iş bu kadar kolay mıydı, ne çabuk işimi gördüler, her şey ne kadar çabuk değişiyor' diye şaşkınlığını ifade etsin diye konuştu. Bir iş olmayacaksa bunun neden olmayacağının vatandaşa izah edilmesi gerektiğini aktaran Dinçer, il müdürlerine karşılarına gelen her vatandaşın, en yakınlarıymış gibi hizmet görmeye layık olduğunu'' vurguladı. Dinçer, vatandaşın kuruma geldiğinde müracaat elamanı, şef, müdür yardımcısı, müdür gibi çok sayıda kişiyle muhatap olmayacağını, masaların masa dolaştırılmayacağını vurgulayarak, Her il yöneticisi bir masa oluşturacak, o masada vatandaş bütün işlerini görüp öyle gidecek. Eğer vatandaşı masa masa dolaştırıyor, imza imza kağıt peşinde koşturuyorsanız, bu sizin yönetim için gerekeni yapmadığınız anlamına gelecek ifadelerini kullandı.
BEN GÖNDERDİM O BİLE OLMADI
Reddedilen her talebin gerekçesiyle, yazılı olarak başvuru sahibine bildirileceğini anlatan Dinçer, şunları kaydetti: ''(Hayır) dediğiniz her davranışı yazılı olarak ve gerekçesiyle bildireceksiniz ve ben vatandaşın işini neden yapmadığınızı bileceğim. Bana Denizli'den vatandaş mektup yazdı. Benim e-mailim açık. Doğrudan doğruya bana mektup yazan, e-mail yazan bütün vatandaşların e-maillerini okuyor, ilgileniyor ve ilgililere havale ediyorum. Sonra da 'ne oluyor' diye soruyorum bilginize. Vatandaş, 'ben şu işlemler için müracaat ettim ve hepsinden olumsuz yanıt aldım, acaba bana doğru mu cevap verdiler' diyordu. Ben buradan ilgili arkadaşları arattırdım, hepsinin olabileceğini bana söylediler. Sonra kendisine 'bunlar olabiliyormuş' diye e-maille cevap verdim. O kişi benim e-mailimle o ile gitti ve kendisine yeniden hayır cevabı verdiler. Dün sordurdum işi bitti. Şimdi size soruyorum, bu iş bitecek bir işse niçin vatandaşımız bir hafta boyunca bekletilip oyalandı ve beni de meşgul ettiniz. Bütün illerden benzer sorunlar ve şikâyetler geliyor. Hangi illerden bugüne kadar kaç tane şikâyet geldi hepsini tesbit ettiğimi ve bunları bir köşeye yazdığımı bilmenizi istiyorum. Bir vatandaşın işi olmayacaksa ve hukuka uygun değilse yapmamalısınız, biz de yukarıdan müdahale ettiğimiz zaman çok sağlam bir gerekçeyle yapılamıyor demelisiniz. Ama yukarıdan ben, başkanınız, başkan yardımcınız söylediği zaman yapılacaksa niye vatandaşa hayır diyelim.''
EN İYİ ODALARDA MÜDÜRLER OTURUYOR
İllere yaptığı ziyaretlerde en iyi odalarda il müdürlerinin oturduğunu gördüğünü anlatan Dinçer, Makam odalarını güzelce tanzim etmişler ama çalıştırdıkları personelin oturdukları yerler hiç de öyle insani niteliklere sahip değil, vatandaşın hizmet aldığı yer ise tam bir rezalet. Şimdi haklı mı bu? Halbuki il müdürü her şeyden önce kendisine hizmet sunanı unutmamalıdır, oradaki kişi kendi performansı için çalışıyor. Öyleyse önce onun hizmet yerini iyileştirmeli ve kolaylaştırmalıdır. Daha da önemlisi bulunulan katlarda hizmet sunulan binalarda en iyi ve en rahat hizmet sunulacak oda vatandaş için ayrılmalıdır. Geldiğim zaman bütün bunlara dikkat ettiğimi bilmenizi istiyorum. Daha iki gün önce gittiğim yerlerde bunu gördüm maalesef. Onun için sizlerden ricam şu, teraziyi tersine çevirin lütfen, önce vatandaş, sonra çalışan, sonra siz, en sonra da biz.
HERKESE EŞİT MUAMELE
Bakan Dinçer'in, SGK il müdürlükleri için hazırladığı genelgeye göre, merkez ve taşra teşkilatı ile bağlı ve ilgili kuruluşların dikkat etmeleri gereken şöyle:
Hizmet sunumunda herkese eşit ve adaletli davranılacak.
Hizmetler, vatandaşa en yakın noktadan sunulacak ve yetki devri yoluyla ilk başvuru masasında sonuçlandırılacak.
Reddedilen talepler, gerekçesiyle birlikte yazılı olarak başvuruda bulunanlara bildirilecek.
Her bir hizmetle ilgili gerekli belge, bilgi ve sunum sürecine ilişkin taahhütleri de içeren standartlar, kurumsal internet sayfasında ve hizmetin sunulduğu mekânlarda duyurulacak.
Görevli personelin ismi yaka kartında bulundurulacak.
Elektronik ortamda alınan başvurular arttırılacak, talep edilen hizmetin sunum sürecinin başvuruda bulunanlar tarafından elektronik ortamda izlenebilmesine imkân verilecek.
Tüm telefon çağrılarına ilk üç çalışta cevap verilecek, e-posta ile yapılan başvurular en geç 72 saat içinde yanıtlanacak.
Başvuruların alındığı mekânlara konulan şikâyet ve öneri kutuları ile kurum internet sayfası üzerinden vatandaşın şikâyet ve önerileri alınacak.
Hizmet sunumunda sürekli gelişim esas alınacak. Hizmet kalitesi ile ilgili memnuniyet anketleri yapılacak, hizmetten faydalananlar, ilgili kesimler ve hizmeti sunan personelin önerisi doğrultusunda hizmetin sunumu ile ilgili olarak yapılan sürekli iyileştirme çalışmaları ve sonuçları her üç ayda bir değerlendirilecektir.
Binaların giriş-çıkışı ve içinde yönlendirme tabelaları ile vatandaşın ilgili birime kolay erişimi sağlanacak. Hizmetin gerektirdiği fotokopi ve örnek dilekçe formu gibi ihtiyaçlar karşılanacak, araçla gelenlere park imkânı sağlanacak.
Hizmet sunulan alanların açık büro şeklinde düzenlenmesi için imkânlar araştırılacak, hizmetler açık büroda banko sistemi üzerinden sunulacak.