Doğa,her derde deva

Doğa,her derde deva
Bitkisel ilaçların bir bölümü geleneksel yolla nesiller boyu aktarılıyor. Ama binlerce şifalı formül bugün için hala sır. Bu işi iyi bilenlerin tavsiyelerini dinlemekte fayda var

Her çiçek ve otun özelliklerini öğrenen Lokman Hekim, bunlardan ürettiği ilaçlarla dertlere derman ararmış. Yüzyıllar sonra bitkisel tedavi yeniden revaçta. Tamamlayıcı tıp sektörü gittikçe büyüyüp yaygınlaşıyor. Ancak ortada koca bir güven sorunu var. Çünkü bu ilaçları yapanların eski tıbbı hangi ölçüde bildikleri belli değil. Bitkisel ilaç hastaya nasıl ve ne kadar verecek? Tedavi ne zaman bitecek? Kişinin terapiye cevabını gözlemlemek mümkün mü? Kimyasal ilaçlarla birlikte kullanılabilir mi? Yan etkisi belirdiğinde kime başvurulacak? Soruları çoğaltmak mümkün.

Asırlar önce de hekimler vardı. Hastalıkları muayene ediyor, gerekiyorsa şifalı bitki, su ve maddeleri devreye sokuyorlardı. Yılların deneyimiyle oluşuyordu sağlık iksirleri. 150–200 yıldır kimya sanayi imal ediyor ilaçları. Keşfedilen etken maddenin sentetik hali üretiliyor. Ar-Ge çalışmalarında yeni keşifler peşinde koşuluyor. Ancak şurası bir gerçek ki, ilaç endüstrisinin bize sunduğu materyallerin yüzde 80'i bitki kökenli. Artık kimya tükenmek üzere. Tabiata dönmek zorunda kalınıldı. Tıp elbette ki 200 yıllık bir hikaye değil. Şimdi tabiatı ve tıbbı sentez zamanı. Ama nasıl?

Sentetik ilaçların ciddi yan etkileri, kronik rahatsızlıkların tedavi edilemeyişi, hastaların moralsizliğin yanı sıra tedavi masraflarının ekonomik yükü altında ezilmeleri ve kimyasal atıkların çevreyi kirletmesi toplumları alternatif aramaya itiyor 1960'lardan beri. Ekoloji tekrar önemseniyor. Artık bilhassa soğuk kış günlerinde hatırlanan çay türü bitkisel ürün ve karışımlarla sınırlı değil bu arayış. Grip ve soğuk algınlığı için ayrı ayrı bitkiler öneriliyor örneğin. Ihlamurun pabucu bile dama atılmış durumda şu günlerde. Mikroplar kendi çaplarında gelişme kaydederek, tedavileri kırmaya çalışıyormuş.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.