DÜZELTME

DENGE Gazetesinin 19 Nisan 2011 Salı gün ki internet sayfasında ve gazetenin 19 Nisan 2011 Salı gün ki sayısında "KIZILAY'DA NELER OLUYOR?" manşetli "Yolsuzluk Dosyasını Açıyoruz" ait başlıklı ve devamı sayı ve gazetenizin 5. sayfasında "Varan 1" spotu ile birlikte "KIZILAYDA NELER OLUYOR?" manşetli "Yolsuzluk Dosyasını Açıyoruz" ait başlığı ile çıkan ve Berat Doğan Özkabadayı isimli imzalı haber yazınızda mensubu olmaktan onur duyduğum Türk Kızılayı Kurumu ve Türk Kızılayı Samsun Şubesi hakkında zan altında bırakıcı ve ben Türk Kızılayı Samsun Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi, Şube Sekreter Yardımcısı Mehmet Levent Sürek hakkında ise "İhaleye fesat karıştırma davasının zamanaşımından düştüğü" ifade ve haberleri şahsımı zan altında bırakmaktadır. Şahsım hakkında yapılan asılsız haberle ilgili Basın Kanununun 14. Maddesi uyarınca tekzip gönderme ihitiyacı hasıl olmuştur.

Yapılan iş, yayınlanan gazete ve gazetede yazılan haber ile haysiyet ve şerefime saldırılmıştır. Şahsım ve Allah rızasından başka hiç bir menfaat veya çıkarım olmadan hizmette bulunduğum Türk Kızılayı Kurumu ve Samsun Şubesi ile ilgili gerçeğe aykırı haberler, hareketler, düşünceler ve sözler insanlık onurumuzu zedeleyici biçimde neşredilmiştir. Ben 28 yıldan bu yana şeref duyduğum Türk Kızılayı ile gönüllü olarak hizmet yapmaktayım. Gönüllü hizmetimden dolayı Türk Kızılayı Genel Merkezi tarafından bronz, gümüş, altın madalya ve ayrıca şahsıma Genel Merkez tarafından teşekkür paleti, teşekkür belgesi ile taltif edildim. Hiç bir şekilde adıma ihaleye fesat karıştırmaktan dava açılmadığı gibi böyle bir davada adım dahi geçmemiştir. Memuriyet hizmetine başladığım ilk günden bu yana Sağlık Bakanlığı bünyesinde görev yapmakta olup başka hiçbir kuruma geçiş yapmadım. Türk Kızılayı Samsun Şubesi yönetimine geldiğimiz günden bu güne yaptığımız hizmetleri Samsun Kamaoyunu takdirlerine sunmaktan başka söyleyeceğim bir şey olmamakla birlikte, Ben ve Başkanım Mustafa Keskin dahil diğer bütün yönetim kurulu arkadaşlarımın hile ile hırsızlık ile yolsuzluk ile sahtekarlık ile fesatlık ile yapılan hiçbir olayın, işin, faaliyetin içerisinde olmadık, altına imzamızı koymadık. Bunu bizi tanıyanlar çok iyi bilir. Ne kokacak olayımız ne de korkacak durumumuz vardır. Ben ve yönetim kurulu olan diğer arkadaşların veremeyecek hiçbir hesapları bulunmamaktadır. Ben ve yönetim kurulu üyesi olan diğer arkadaşların hepsi yetim hakkı yemekten korkan, kul hakkı yemekten çekinen insanlar olduğuna şahitlik ederim.

Gazetenizde yayınlanan şahsımı ve yönetim kurulu arkadaşlarımı töhnet altında bırakan haberler iftiradan başka bir nitelik taşımamaktadır. Bu haberde şahsımın adının yüz kızartıcı bir suçla anılması, adımın çok açık bir şekilde zikredilmesi benim, ailemin 9 yaşındaki kızım ile 15 yaşındaki oğlumun şerefini ve haysiyetini zedelemiştir. Benim ve ailemin haksız, yalan bir haber yaparak adımı yüz kızartıcı bir suç işlemişçesine anmak, basın yayın yolu ile yaymak kişisel haklarıma saldırıdır. Bu sebeple basın kanununun 14. maddesi uyarınca yukarıdaki tekzip metninin elinize geçtiği andan itibaren çıkacak olan ilk sayınızda haberin çıktığı aynı yerde, aynı punto ile yayınlanmasını ayrıca gazetenize ait internet sayfasında haberin çıktığı ön flaş haber ile ayrıntı haberden verilmesine, Aksi durumda Anayasa, Basın kanunu, TCK, medeni kanunları gereğince yasal hak ve menfaatlerimi koruyucu tedbirleri alacağımı özellikle belirtirim.