Engellilere engel çıkarıyorlar

Engellilerle ilgili olarak yapılan düzenlemelerin, gerçekleştirilen toplantıların göstermelik olduğundan şikâyet ederek konuşmasına başlayan Yazıcı, Samsun Valisinin İl koordinasyon Kurulu toplantısında yaptığı açıklamaya da değinerek, engelli erişilebilirliği konusunda kamu kurumlarının sorumluluklarını yerine getirmediklerini söyledi. Yazıcı, 2005 yılında çıkarılan kanunun yerel yönetimlere 7 yıl süre verdiğini ve bu sürenin Temmuz ayında dolacak olmasına rağmen hiçbir belediye veya resmi kurumun üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmediğini ifade etti. 7 yılın boşa geçirildiğini belirten Yazıcı, Temmuz ayına kadar sadece yüzde 2'si tamamlanmış engellilerin fiziki erişilebilirliğinin kalan yüzde 98'inin tamamlanmasının mümkün olmadığını söyledi. Yazıcı, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı'nın bu sürenin uzatılmayacağını söylediğini de hatırlatarak, engellilerin fiziki erişilebilirliği belirtilen tarihte tamamlanmadığı takdirde bu konuda mağdur olan her hangi bir engellinin, tazminat davası açma hakkının doğacağını ve açtıkları bütün davaları da kazanacaklarını belirtti. Yazıcı, özellikle engellilerin erişilebilirliği konusunda otobüs ve minibüslerde, sesli durak bilgilendirme sistemlerinin kurulması ve 29 Nisan'da yapılacak olan özürlü memur seçme sınavına yönelik engelli vatandaşların buralara ulaşabilirliğinin, sınav yerlerine gelip gitmelerini sağlayacak çalışmaların yapılabilmesi noktasında yerel yönetimlerinden çok şey beklediklerini ancak bu beklentilerinin yerine getirilebileceklerine inanmadıklarını kaydetti.

SAMSUN'DA BİR TANE ENGELLİ TUVALETİ YOK
İlkadım Kent Konseyi Engelliler Meclisi Başkanı Psikolog Danışman Hasan Tahsin Yazıcı, Samsun'un engelliler açısından yaşanabilecek bir şehir haline bir türlü gelmediğini ve yöneticilerinin bu anlayışta olduğu müddetçe bunun mümkün olmayacağını ifade ettiği konuşmasında, engellilere asıl engelin yerel yönetimler tarafından çıkarıldığını iddia etti.Samsun'da engellilerin ibadet edebilecekleri tek bir caminin, abdest alma yerlerinin ve hatta bir tane tuvaletinin bile olmadığını da sözlerine ekleyen Yazıcı, “Engelliler sokağa çıktıkları zaman tuvalet ihtiyaçlarını karşılayacakları bir mekân olmadığı için ya hiçbir şey yemeden içmeden yaşamak zorunda kalıyorlar. Ya da çok kısa bir süre dışarıda kalarak en kısa zamanda evlerine giderek ihtiyaçlarını evlerinde gidermek zorunda kalıyorlar.” ifadelerini kullandı.

İLKADIM KAYMAKAMLIĞI'NA PLAKET
Yazıcı, İlkadım Kaymakamlığının İller Bankası binasının tadilatı sırasında kendilerine danıştıklarını ve sayede engelliler için uygun bir bina ortaya çıktığını belirttiği konuşmasında, İlkadım Kaymakamı'na engelli erişimine uygun bir proje gerçekleştirdikleri için bir de plaket verdiklerini kaydetti.
Engellilerin ikinci sınıf vatandaş olmadığını ellerinden geldiği kadar anlatmaya çalıştıklarını ancak yönetim kademesinde olanlara anlatmakta zorluk çektiklerini de kaydeden Yazıcı, şehirdeki engelli arabalarının üzerinde yürüyebilecekleri rampaların eğimlerinin bile çok fazla olduğunu, rampaların şehirde dolaşabilmek için yetersiz olduğunu kaydetti.

ENGELLİLER İÇİN EN UYGUN ŞEHİR; ESKİŞEHİR
Yazıcı şöyle devam etti, “Eskişehir Belediyesi engelli erişimi bakımından Avrupa'ya bile örnek olabilecek bir nitelikte örnek bir şehrimizdir. Eskişehir Belediye Başkanı'nın görme engelli çocuğu olduğu için bu konuda çok önemli hassasiyet gösteriyor.”

KENDİNİZİ BİR ENGELLİNİN YERİNE KOYUN
Yazıcı, engelsiz bir insanın kendisini engelli bir bireyin yerine koyarak düşünmesi ve engellilerin yaşamış olduğu zorlukları empati yaparak anlamaya çalışması gerektiğini sözlerine ekleyerek konuşmasını şu şekilde tamamladı: “Engelliler, şehirde tuvalet yokluğundan dolayı çay içip sohbet edemiyorlar. Kendiliğinden kapanan hidrolik kapıları açmakta zorluk çekiyorlar. Rampalar yetersiz ve maksadının dışında olduğu için rahat bir şekilde yürüyüş bile yapamıyorlar. Düne kadar Valilik binasında engelliler için tuvalet bile yoktu. Sürekli şikayet ve ısrarımız sonucunda yeni yapıldı. Şehir merkezlerindeki işlek yerlerde ne camiye ne de abdesthaneye girebiliyoruz. Artık siz düşünün biz bu şehirde nasıl yaşayacağız?”