Ergenlikte aşırı şeker tüketimi depresyona davetiye çıkarıyor

Ergenlikte aşırı şeker tüketimi depresyona davetiye çıkarıyor
Prof. Dr. Okan Bülent Yıldız, "Erken çocukluk ve ergenlikte aşırı şeker tüketimi, insülin direncini tetikliyor." dedi.

Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Endokrinoloji ve Metabolizma Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Okan Bülent Yıldız, erken çocukluk ve ergenlikte aşırı şeker tüketiminin insülin direncini tetiklediğini ve yetişkinlikte kronik hastalıkların yanında depresyon, kaygı bozukluğu gibi psikolojik rahatsızlıklara da neden olabildiğini bildirdi. Yıldız, yaptığı açıklamada, bir aylık ramazan döneminde vücudun sahur ve iftar şeklinde iki öğün yemek yemeye alıştığına ve Ramazan Bayramı'nda bu sürecin değişeceğine dikkati çekti. Prof. Dr. Yıldız, "Ramazan Bayramı ile birlikte beslenmede tekrar normal düzene dönerken ani ve hızlı davranmamak, kademeli hareket etmek gerekiyor. Bayramda aile ziyaretleri, kalabalık sofralar oluyor ve çikolata, tatlı gibi besinler çok fazla ikram ediliyor. Hem mide ve bağırsaklarımızın hem de tüm vücudumuzun bu yeni düzene adapte olabilmesi için güne mutlaka hafif bir kahvaltıyla başlanmalı." ifadesini kullandı. Öğle ve akşam yemeklerinde sebze tüketilmesi, lifli gıdalara ağırlık verilmesi gerektiğini, protein ihtiyacının ise yağsız et, balık veya baklagillerden karşılanabileceğini anlatan Yıldız, "Tatlı ihtiyacını giderirken kuru meyve ve sütlü tatlıları tercih etmek önemli. Şerbetli, baklava gibi geleneksel tatlılardan mümkün olduğunca uzak durmak, tüketilecekse de son derece sınırlı tüketmek gerekli." bilgisini paylaştı.

08-nisan-09-mart-14-aa-30918132.jpg

"Aşırı şeker tüketimi, bağışıklık sistemini zayıflatıyor"
Prof. Dr. Yıldız, bayramda tatlıların öğün yerine karın doyurma amaçlı tüketilmemesi, hem çocuklar hem de erişkinlerin karbonhidrat tüketimini mümkün olduğunca sınırlamasının önem taşıdığını söyledi. Aşırı şeker tüketiminin zararlarına da değinen Yıldız, sözlerini şöyle sürdürdü: "Şekeri mutlaka kontrollü tüketmek gerekiyor. Karbonhidrat vücudumuzun ihtiyacı, enerji kaynağımız ama aşırıya kaçtığımızda, şekeri aşırı tükettiğimizde birçok sağlık sorunuyla karşı karşıya kalıyoruz. Bunlardan ilki aşırı şeker tüketimi, bağışıklık sistemini zayıflatıyor. Kalitesiz karbonhidrat, yüksek miktarda şeker alımı, kalp damar, diyabet gibi kronik hastalıklar ve kansere de davetiye çıkarıyor."

"Erken çocukluk ve ergenlik insülin direncinde en riskli dönem"
Özellikle ilave şeker içeren içecekler ve paketli gıdaların sürekli tüketiminin bağımlılık yapabildiğini vurgulayan Yıldız, şunları kaydetti: "Erken çocukluk dönemi ve ergenlik, şeker tüketimi açısından insülin direnciyle beraber en yüksek riskli olarak tanımladığımız dönemler. Bu dönemlerde aşırı şeker tüketimi, insülin direncini tetikliyor ve erişkin çağda diyabet, kalp damar hastalıklarının yanında depresyon, duygu durum, kaygı bozuklukları, demans, alzaymır, çeşitli kanserler ve polikistik over sendromuna yol açabiliyor." Birçok uluslararası bilimsel çalışmada bu sonuçların gösterildiğine işaret eden Yıldız, "Çocukluk ve ergenlikte insülin direncinin yüksek olması, yaşamlarının geri kalan bölümünde fiziksel hastalıkların yanında duygu durum bozuklukları, depresyon, kaygı bozuklukları gibi psikolojik rahatsızlıklara da meyillerini artırıyor." diye konuştu. Yıldız, insülin direncinin, kandaki şeker düzeyinin yeterli ve hatta yüksek ama hücrelerin aç durumda kalması nedeniyle ortaya çıktığını, bu durumda pankreas dokusunun daha fazla insülin salgılamaya çalıştığını ve sonuçta şeker hastalığının görülebildiğini söyledi. AA

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.