Esed'in yaralı askerleri tepkili

Esed'in yaralı askerleri tepkili
Kimi muhaliflerle girdiği çatışmanın ardından merkezine dönerken kimi de kendi ordularının bombardımanında yaralanan Esed'in askerleri, yaşadıklarını anlattı


Suriye'nin İdlip kentine bağlı muhaliflerin kontrolündeki Derkuş kasabasında bazı karargahlarda tutulan ve yaralıların tedavileri yine çatışmalarda mücadele ettikleri Özgür Suriye Ordusu askerleri tarafından yapılan Esed birliklerine bağlı askerlerle görüştü. Mecbur oldukları için kendi halklarına katliamlar yaptıklarını ifade eden askerlerin tek isteği ülkelerine huzur ve barışın gelmesi. Muhalif komutanlardan ve karargah sorumlusu Yunus Mahmut Ali, 2 gün önce Salkin'den Cisrir Şugur'a doğru yola çıkan Esed ordusunun Derkuş'tan geçtikleri sırada teslim olmalarını istediklerini ama kendilerine ateş ederek karşılık verildiğini, sonunda 8 askeri esir aldıklarını kaydetti.

Suriye ordusu mensubu 115 asker esir

Derkuş kasabasındaki karargahlarına askerleri getirdiklerini ifade eden Ali, Derkuş ile çevre köy ve kasabalarda şu an 115 askerin ellerinde olduğunu belirtti. Suriye ordusu askerlerinden ellerinde bulunan esirlerin bazılarının rütbeli, kiminin zorunlu asker, bir kısmının da kendi istekleriyle Esed'e bağlı olduğunu vurgulayan Ali, şunları söyledi: ''Bulunduğumuz bölgede Derkuş, Azmarin, Salkin, Harim'in bir kısmı bizim elimize geçmiş durumda. Buralardan kaçan çok sayıda askerin olduğunu, onların da bahçelerde, mağaralarda saklandığını biliyoruz. Güçlü olan ordumuz onları da toplamaya başladı. Onlardan birini bile bırakmayacaktır. Esed askerlerine sesleniyorum. Şunu düşünsünler bir zamanlar bulunduğumuz bölgelerde onlar duruyordu. Ama şimdi yoklar bunu örnek alsınlar. Esed ordusu silah yönünden kuvvetli olsa bile bizimle birlikte Allah var. Allah herkesten kuvvetlidir. Allah'ın izni ile onları yeneceğiz. Akıllarını başlarına toplasınlar. Düşünsünler ve başkalarından örnek alsınlar. Eğer ailelerini ve vatanlarını düşünüyorlarsa bir an önce ordudan ayrılsınlar evlerine dönsünler. Esed'in düzeni eninde sonunda bitecektir. Allah bizimle olduğu sürece bu bitecektir. Allah'ın izniyle Halep, Hama, Humus, Lazkiye, Tartus ve Şam'a kadar ulaşacağız. En yakın zamanda Suriye Esed'ten kurtulacaktır.''

''İdam edilmeyecekler''
Ellerinde bulunan yaralı esirlerin iyileşmesinin ardından mahkemeye çıkarılacağını ve bunlarla ilgili karar verileceğini belirten Ali, ''Ama serbest bırakır ama hapseder bilmem fakat kesinlikle idam olmayacaktır. Dinimiz idamı kabul etmez. Biz de İslam'ın emrettiği bu kuraldan dışarı çıkmayacağız'' dedi. Tedavileri ve ameliyatları yapılarak ilaçları verilen, ayrıca yemek ihtiyaçları da karşılanan esir askerler ise, yaptıkları katliamlara karşın muhaliflerin kendilerine çok iyi davranmasına şaşırdıklarını belirtti.
Yaklaşık 24 yıldan bu yana Suriye ordusunda yer alan ve 27 Ekim'de muhaliflere esir düşen Yarbay Eyhem Ali, Suriye'de yaşananların kalplerini yaktığını kaydetti. Suriye'de bulunan bütün insanların bir olduğunu ifade eden Yarbay Ali, şöyle devam etti: ''Benim kanımın son damlasına kadar Suriye topraklarına ve halkına feda olsun. Suriye'de bulunan bütün insanlar birdir. Bu ülke bizimdir. Ülkede yaşananlar kalplerimizi yakıyor. Bu ülke her şeyin en iyisine layıktır. İnsanlarımız en şerefli ve güzel insanlarıdır. Allah'tan isteğimiz her şeyin hayırlısının olmasıdır. İsteğimiz ülkemizin güzel günlerine kavuşmasıdır. Artık kan akmasın hepimiz bir aileyiz, kardeşiz. Bunlar bizim çocuklarımız ve ailelerimiz. İsterim ki bu karışıklık dursun ve güzel günlere kavuşsun.'' Özgür Suriye Ordusu'nun kendilerine çok iyi davrandığını vurgulayan Yarbay Ali, bu kadarını beklemediğini, yeme ve içme ihtiyaçlarının çok iyi karşılandığını, kendilerine asla kaba kuvvet kullanılmadığını kaydetti. Esir düşenler arasında yer alan Teğmen Beşşar Reşa da, Suriye ordusunda yaşantılarının zor olduğunu, ancak mecburiyetten burada kaldıklarını söyledi.
Suriye'de herkesin kardeş olduğunu ifade eden Reşa, ''Artık kardeş kardeşi vurmasın. Gazetelerde sürekli 'Türkiye muhaliflere silah desteği veriyor' deniliyordu. Ama gördüm ki durum böyle değil. Ben Aleviyim ama hepimiz kardeşiz ve Müslümanız'' dedi.

''Kaçacağımızı öğrendikleri zaman ya cezaevine gönderiyorlardı ya da öldürüyorlardı''

Zorunlu olarak Esed ordusunda 2011 yılından bu yana askerlik yaptığını belirten Muhammede Casi (19), asla kendi isteğiyle orduda yer almadığını kaydetti. Orduya katılmaması durumunda öldürüleceğini vurgulayan Casi, konuşmasını şöyle sürdürdü: ''Ordudan kaçmayı çok istiyordum. Ama orduda bulunan keskin nişancılar sürekli tetikte duruyordu. Buna cesaret edemedim. Benim gibi bir çok asker kaçmak istiyordu. Kendi aramızda bile bunu konuşmaya korkuyorduk. Kaçacağımızı öğrendikleri zaman ya cezaevine gönderiyorlardı ya da öldürüyorlardı. Bize (Özgür Suriye Ordusu'na teslim olursanız sizi döverler, işkence ederler ya da öldürürler) diyorlardı. Ama gördük ki bambaşka bir muamele yaptılar. Duyduklarımızın hiçbirini görmedik. Tam tersine beni başımdan tedavi ettiler, yemek, su verdiler.''
Esed ordusunda olan arkadaşlarına seslenen Casi, ''Esed ordusunda durmasınlar Özgür Suriye Ordusu'na gelsinler teslim olsunlar onlara katılsınlar. Çünkü en doğru yol bu. Esed ordusuna Hizbullah ve İran askerleri de destek veriyordu. Bizler çatışmalarda önde onlarda arka duruyorlardı. Geri dönmeye çalıştığımızda bizleri vuruyorlardı'' diye konuştu.
Suriye askeri Ahmet Resme Hole, 25 gün önce İdlip yakınlarındaki çatışmalarda yaralandığını, Özgür Suriye Ordusu'nun kendisini bir araçla alarak tedavisinin yapılması için Derkuş'ta bulunan bir ilk yardım merkezine götürdüğünü söyledi.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.