Gedikli: Başımız Dik Olmalı Çünkü Biz Samsunsporluyuz

Başkan ve teknik ekiple birlikte ortaya koydukları takım mali açıdan küçük bir mucize sayılabilir. Çünkü o kadar düşük bütçeyle bu kadar iyi bir takım yapmak herkesin harcı değildi. İşte o Ali Kemal ağabey sizler için cevapladı sorularımızı.

* Kısaca kendinizi tanıtır mısınız?
Samsun doğumluyum. 1973 yılında Samsun'da futbola başladım. 1976 yılında Samsunspor A Takımına yükseldim. 1980 yılında Sahra Sıhhıye'de askerlik görevine başladım. Bu süre içinde Samsunspor 2. Lig'e düşmüştü. Ben askerden döndüğüm zaman takımın başında Kâmil Hoca vardı. Altı ay süren idmansızlıkla beraber kamp dönemine girdik. Bu dönem sırasında sakatlandım. Bu sakatlığımdan sonra futbola veda ettim. Çok kısa bir Samsunspor dönemi yaşadım. Ama her zaman Samsunspor'un içinde olmaya gayret ettim. Çünkü arkadaşlarım ve çevrem oradaydı. Bu şekilde futbolun ve Samsunspor'un içinde olmaya çabaladım. Sonrasında ise ticaret hayatıma devam ettim.

FUTBOLDAN KOPMADIM
Bu süre içinde tabii ki amatör futbol takımlarında oynadım. Futboldan uzaklaşamadım. Sonrasında yaklaşık otuz yaşında futbolu bıraktım ve antrenörlüğe başladım. 6 – 7 sene devam eden antrenörlük süreci yaşadım. Süper amatör takımlarda çalıştım. Ama benim asıl hedefim işimdi. Futbol benim için ikinci bir hobi gibi devam etti. Bu süreci devam ettiremedim. Daha sonra basında köşe yazarlığı ve futbol yorumculuğu olarak devam ettik. Dolayısıyla süreç, Samsunspor'a çok uzak kalmadan devam etti.

TİCARETLE UĞRAŞIYORUM
Şu anda da ticaret yapıyorum. Günümüze geldiğimizde ise Emin Başkan'ın yapmış olduğu yönetimde başkan bana; 'birlikte olabilir miyiz?' diye sordu. Ben de olumlu yanıt verdim. Tabii ki Samsunspor yönetimde görev almak, Samsunspor ile birlikte olan herkes için önemli bir şey. Bu benim için de öyle. Yönetime seçildiğimde maddi olarak bir beklentim yoktu. Tabii ki her insan için olduğu gibi benim için de önemli bir durum. Kaldı ki bunu sadece görev olarak görüyorum. Bunu ne için söylüyorum? Samsunspor herkese azından az, çoğundan çok futbol oynayan isimleri bir yerlere kazandırmıştır. En azından ben bunu inkâr etmiyorum. Samsunspor sayesinde önemli dostluklar edindim.

ERKEN EMEKLİ OLDUM
Günlük hayat içerisinde Samsunspor etiketi bana çok yardımcı oldu. Emekli oldum. Futbolculuk dönemimde çok erken yaşta yapılan sigorta nedeniyle erken emekli oldum. Bunun gibi birçok şey sıralayabilirim. Dolayısıyla bunların bir karşılığı değil ama en azından bu zor günde sıranın bize geldiğini düşünerek, göreve geldik. Söz açılmışken şunu söylemek istiyorum. Çok zor bir dönemde göreve geldiğimiz söyleniyor. Buna çok karşı çıkıyorum. Her ne olursa olsun burası Samsunspor. Her gün çok önemli. Tabii ki zorlu günlerde yaşadı bu takım. Fakat dediğim gibi burası Samsunspor. Her dönemde bu şehrin en önemli markasıdır. Biz Samsunspor'uz. Her zaman başımız dik ve her zaman güçlüyüz.

* Daha iyi şartlarda görev almak ister miydiniz?
Kim almak istemez ki? Tabii ki isterim. Ama benim keşkelerim yok. Komplekslerimden arınmış bir insanım. Bu konuda her hangi bir sıkıntım yok. Kim istemez ki daha iyi şartlarda görev almak? Dediğim gibi keşkelerin arkasına sığınmamak lazım. Ben bugün buradayım. Buradaysam ne yapmam gerekiyor? Ben bu gerçekten yola çıkarak çalışıyorum. Kulübüm için neler yapmak zorundayım? Ben bunu değerlendirmek zorundayım. Elimden geldiğince bu çabanın içindeyim. Kendi vicdanımın doğru olduğuna inandığım şeyleri yapmakla mükellefim.

ŞARTLAR ÖNEMLİ
Bu şartların oluşmasında tabii ki yönetimimizin çok büyük etkisi var. Baktığımız zaman camialarda genelde çok seslilik olur. Biz de bu durum tam tersi. Herkes ortak hareket ediyor. Herkes kendi alanı içinde kalmaya özen gösteriyor. Ben bu konuda çok muzdarip değilim. Ama bu görevin ağır yükümlülük getirdiğini düşünüyorum. Hata yapmama noktasında baskı altında hissediyorsunuz kendinizi.

* Yönetimimiz hakkında neler söylemek istersiniz?
Yönetimimize baktığınız Samsunspor'un kayyuma kalmaması adına göreve talip olmuş kişileriz. Yani hepimiz Samsunspor için bir şeyler yapıyoruz. O yüzden kendimizi bir makinenin dişlileri gibi görüyoruz. Her birimiz kendi üzerine düşeni yapıyor. Ama artık şehrin desteğine ihtiyacımız var. Çünkü talip olduğumuz kulüp Samsunspor Kulübü. Günlük karar verip; 'nasılsa hallolur' gibi bakmamak, algılamamak lazım. Geçen iki aylık süreçte, vekalet olarak görmüştük. Fakat bu asalete dönüştü. Sonuçta asil bir yönetimiz. Ama bunun şu anda gerekli desteğe dönüştüğünü söylemem mümkün değil.

DESTEĞE İHTİYAÇ VAR
Bunun içinin artık doldurulması lazım. O başlangıç noktasındaki düşüncelerin ve hareketin bir anlam bulması lazım. Samsunspor'un daha güçlü desteğe ihtiyacı var. Bizler belirli bir noktada bu takımın sahaya çıkabilmesi adına belirli bir gereksinimleri karşıladık. Bundan sonrası bizim boyumuzun çok ötesinde. Bu noktadan sonra şehrin dinamiklerinin bir an önce gerekli müdahaleyi yapması gerekiyor.


* Emin Kar için neler söylemek istersiniz?

Yıllardır tanıdığım, bildiğim bir insan. Futbolculuk zamanımda Emin geldiği zaman, ben takımdan ayrılmıştım. O döneme denk geldi. Kendisi Samsunspor ile özdeşleşmiş ve iyi bir Samsunsporludur. Kendisine yakışan bir harekette bulunmuş ve böyle özveri gerektiren bir konuya el atmıştır.

* Transfer döneminde sizi en çok ne zorladı?

Normalde maddiyattan bahsetmemiz gerekir ama bu değildi. Bizi en çok zorlayan kısıtlı zamandı. Transfer dönemindeki süreci çok dolu yaşadım. Ama dediğim gibi bizi en çok zorlayan kısım zamandı. Bu kadar kısıtlı zaman içinde hata yapma oranınız çok yüksek. Siz bir insanı kulübe kazandırmaya çalışırken bazı etmenler söz konusu. Hep uygun rakamları bulmaya çalıştık. Şartlarımız el verdiğince iyi ve karakterli futbolcuları transfer etmeye çalıştık. 20 – 25 günlük süre içinde 17 transfer gerçekleştirdik. Bu herhalde dünya rekorudur. Bu süreçte maddiyat işin diğer kısmıydı. Transferleri daha da kolaylaştırabilirdi. Pazarlıklar konusunda değil ama isimler konusunda daha da rahatlatabilirdi. Sağlık konusunda daha az sıkıntı yaşayabilirdik.

* Sizce nasıl bir takım olduk? Samsunspor taraftarına neyi vaat edebilirsiniz?

Yorum yaparken bir örnek koymanız lazım. Bir şeyden örnek vermeniz lazım. Bir ligden örnek vermeniz lazım. Mesela aynı ayardaki ligi örnek almamız lazım. Şunu taraftarımıza söyleyebilirim. Samsunspor tarihinin belki de en problemsiz, karakterli, maliyeti uygun ve kulübü yormayacak isimleridir bu oyuncularımız. İlk maçta oyuncularımız aslında mücadele eden, sonuna kadar koşan ve savaşan bir takım olduğunu gösterdi. Bu takım taraftarımıza ne vaat ediyor dediğimizde, mücadelesini, onurunu, takımdaşlığını sahaya yansıtan bir takım izletecektir. Gerçekten çok düzgün ve karakterli bir oyuncu grubumuz var. Bunların oluştuğu bir yerde ise başarı gelecektir. Tabloya baktığınızda oyunculardan herkesin memnun kalacağı bir grup olduk. Samsunspor taraftarlarınca; “insan kendi şirketini bu kadar düşünmez” deniliyor sizin için.

* Mukavelelerimizin genel özellikleri nedir?

Genel özelliği Samsunspor'un menfaati. Samsunspor'un menfaatlerini düşünerek hareket ettik. Oynamadan garanti para olayına ben karşıyım. Bu bir kere vicdani değil. Bunların hepsini alt alta yazdığınızda ortaya çıkan sonuç şu: “Anlaşmanın yapıldığına dair belirli bir rakam. Hayatını devam ettirebilecek kadar belirli bir miktar para. Büyük bir çoğunluğu oynayarak, hak ederek kazanacağı bir para.” Temel felsefe bu. Böyle de olmalı. Bu demek değil ki sadece Samsunspor'un menfaatlerini düşündük. Tek taraflı anlaşma olmaz. Oyuncunun da menfaatlerini düşünerek sözleşmeler imzaladık. Bu arkadaşlarımızın memnun olması performansları ile alakalı bir şey. Karşılıklı iyi niyete dayalı sözleşmeler oluşturduk.

* Transfer döneminde yaşadığınız ilginç bir şey var mı?

Normalde çok espirili ve güleç yüzlü bir insanım. Fakat süremiz o kadar kısıtlıydı ki öyle bir olay olduysa da pek hatırlamıyorum. Dediğim gibi maçlar başlayana kadar bir takım oluşturmak zorundaydık. O süreç içinde olsa da hafızamda kalmadı yaşadığım bir olay.