Gıda şirketleri krizde

Gıda şirketleri krizde
Gıda ve içecek sektörü krize rağmen yüzde 4 büyürken, kredi imkanı bulamayan çok sayıda şirket battı. 2008'de 22 bin 92 olan işletme sayısı yüzde 21.28 azalışla 17 bin 391'e doğru azalma gösterdi

Türkiye'nin içinden geçtiği ekonomik kriz, tarıma dayalı hammadde fiyatlarının yerinde sayması nedeniyle gıda ve içecek sektörünün büyümesini etkilemezken; kredi imkanı bulamadığı için büyük oyuncularla rekabet edemeyen çık sayıda 'gıda ve içecek işletmesi' 2009 yılında iflas etti. Sektördeki işletme sayısı yüzde 21 azalışla 17 bin 391'e geriledi.
2006 yılından bu yana sektörün envanter çalışmasını hazırlayan Türkiye Gıda ve İçecek Sanayi Dernekleri Federasyonu (TGDF), 2009 yılı envanterini kamuoyuyla paylaştı. Raporu değerlendiren TGDF Başkanı Şemsi Kopuz, “2009 yılı envanter verilerine bakacak olursak, gıda ve içecek sektörünün krize karşı büyük bir direnç gösterdiği söylenebilir. Ancak bu direncin, sektörün kendi iç dinamiklerinden ve gıdanın vazgeçilemez oluşundan kaynaklandığını da belirtmek gerekiyor” dedi.

KALİTE YERİNE FİYAT ÖN PLANDA

2009'da baş gösteren işsizliğin iç talepteki daralmanın en çarpıcı faktörü olduğuna işaret eden Kopuz, “Geçen yıl bu nedenle tüketici tercihlerinde değişiklik yaşandığı gözlemlendi. Daha önceki anketlerde tüketicinin tercihlerinde fiyat 6. sıradaydı. 2009'da fiyat birinci sıraya yükseldi” dedi. Geçen yıl gıda ve içecek sanayinin 5.9 milyar dolar ihracata karşın, 2.9 milyar dolar ithalat yaparak yüzde 204,3 ile en yüksek dış ticaret karşılama oranını yakaladığını belirten Kopuz, ithalatın önemli kısmının 'yağlı tohumlar'dan kaynaklandığına işaret etti. Kopuz, şunları söyledi: “Bugün baktığımızda sağlıklı, yeterli ve dengeli beslenmenin önünde kayıtdışı problemi duruyor. Kayıtdışı gıda güvenliğinin önündeki en büyük risklerden biri. Her türlü vergi yükünün en aza indirilmesini, halkımızın daha ucuz ve daha kaliteli beslenmesi adına talep ediyoruz.”

YABANCI SERMAYE PAZAR İÇİN GELİYOR

Sektörde faaliyet gösteren yabancı sermayeli şirketlerin sayısının 2009'da 44 artarak 420'ye ulaştığına dikkat çeken Şemsi Kopuz, “Türkiye yüksek nüfusuyla cazip bir pazar. Ayrıca yabancı şirketler özellikle başta Ortadoğu ülkeleri olmak üzere Müslüman halklara daha rahat satış yapmak için Türkiye'de üretim yapmayı stratejik olarak değerlendiriyor” dedi. Gıda ve içecek sanayisini zorlayan hammaddelerin hangileri olduğu konusunda da Kopuz, “Şeker fiyatları yüzde 50 oranında arttı. Et ve süt fiyatları da sektörü etkiliyor. Yağlı tohum fiyatlarında da ciddi artış var” dedi.
HABER MERKEZİ