Göz taramasında...

Göz taramasında...
Göz taramasında geç kalınıyor!Kreş ve anaokulu eğitiminin yeterli yaygınlıkta olmaması sebebiyle göz taramalarının Türkiye'de ilköğretim düzeyinde kaldığı belirtiliyor

Çocukların görme kabiliyetinin 3 yaşında yüzde 100'e ulaşmasından dolayı, görme gelişimlerini engelleyecek faktörlerin bu yaşlarda tespit edilebileceğine dikkat çekiliyor.
Teşhisin 7 yaşından sonraya kalmasının tedaviye fayda sağlamayacağını vurgulayan uzmanlar, gecikmenin ömür boyu kısmen görme özürlülüğe yol açabileceğini dile getiriyor. Bu nedenle uzmanlar, kreş ve anaokullarında eğitim alamayacak çocukların, mutlaka erken yaşlarda göz kontrolünden geçirilmesi gerektiğinin altını çiziyor.

GÖRME GELİŞİMİNİ ENGELLİYOR
Konuyla ilgili açıklama yapan Karadeniz Lazer Göz Merkezi Göz Hastalıkları Uzmanı Opr. Dr. Mehmet Tüysüz, çocuklarda görme gelişimini engelleyen en önemli faktörlerin miyopi, astigmatizma, hipermetropi, katarakt, glokom, şaşılık ve tümör olduğunu kaydetti. Görme bozukluklarının yüzde 95'inin 3-4 yaş arası çocuklarda tespit edilebildiğini dile getiren Tüysüz, "Bu yaşlardaki çocuklarda görme sorunları yaşanıyorsa tedavide yüzde 100 başarı sağlanabiliyor. Fakat bu teşhis ve tedavi 7 yaşından sonraya kalırsa bundan sonra yapılacak tedavinin çok büyük bir faydası olmayacak, görme gelişmesi tam çıkmayacak ve çocuk ömür boyu kısmen görme özürlü olacaktır. Bu da ilerde pek çok mağduriyete sebep olacaktır. İki gözü tam olarak görmeyen, değişik derecelerde görme tembelliği olan kişiler ileride meslek edinmede de birçok problemle karşılaşacaktır. Görmeleri tam olmayan kişiler, ileride doktor, mühendis, mimar, asker, polis ve hatta şoför bile olamayacaklardır. Yani konu bu kadar önemlidir" diye konuştu.

GÖZ TARAMASI YAPILMALI
Türkiye'de kreş ve anaokulu eğitimi çok yaygın olmadığı için göz taramalarının ilköğretim düzeyinde yapıldığını bildiren Opr. Dr. Mehmet Tüysüz, belirtilen yaşlarda çocukların mutlaka göz kontrolünden geçirilmesini önerdi. Opr. Dr. Tüysüz, "Eğer çocuk televizyona çok yakından bakıyorsa, anne-babadan her ikisi ya da herhangi bir tanesi gözlük kullanıyorsa, çocuğun gözünde kayma (şaşılık) zaman zaman veya devamlı oluyorsa, çocuk gözünü sık sık kaşıyor, ovuşturuyor ve kızarıklık oluyorsa, çocuğun gözünün görüntüsü normalden farklı ise, göz bebeklerinde anormal bir görüntü (beyazlık) fark ediyorsa, göz hekimine başvurulmalıdır" şeklinde konuştu.

AİLELER DUYARLI OLMALI
Ailelerin çocuklarının görmesi hakkında basit testler yaparak fikir sahibi olabileceklerinin altını çizen Tüysüz, "Değişik büyüklüklerdeki E harfi bacaklarının yönleri 3-4 yaşındaki bir çocuğa öğretilerek, yönleri gösterilerek veya çocuğun tanıyabileceği basit eşya resimleri belli mesafelerden çocuğa gösterilerek görmesi hakkında kabaca bir fikir sahibi olabiliriz. Bu testler mutlaka çocuğun gözleri tek tek kapatılarak, her bir göz için ayrı ayrı yapılmalıdır. Zaten en sinsi göz bozukluğu da tek taraflı olandır. Bunu aileler genellikle fark edemezler ve o çok değerli zaman da böylece kaybedilmiş olur" ifadelerini kullandı.