Hangi kitaplar yasaklandı biliyor musun?

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Silivri'deki yargıçların, siyasi otoritenin emrinde olduğunu iddia ederek, ”Silivri toplama kampının olduğu ülkede demokrasiden, adaletten söz edilemez. Onlar yargıç değiller” dedi. İkinci ”Ergenekon” davası kapsamında tutuklu yargılanan CHP Zonguldak Milletvekili Prof. Dr. Mehmet Haberal'ın annesinin Zonguldak'taki cenaze törenine katıldıklarını anlatan Kılıçdaroğlu “Sayın Başbakan'ın annesi vefat ettiğinde gözyaşlarını tutamadı. Biz de üzüldük. Peki Sayın Haberal'ın annesi anne değil mi” diye konuştu.
Partisinin grup toplantısında konuşan Kılıçdaroğlu, Deniz Feneri davası için “Böyle bir rezalet Türkiye Cumhuriyeti tarihinde görülmedi. 'Yüzyılın soygunu' diyor Almanlar. 'Asıl failler Türkiye'de' deniliyor. Ama onlar Recep Tayyip Erdoğan'ın koltuklarının altında. Bu ülkede hırsızlık yapmak, Recep Tayyip Erdoğan'ın güvencesi altında serbesttir” yorumunu yaptı.
Başbakan Erdoğan'ın Konya'da yaptığı bir konuşmayı anımsatan Kılıçdaroğlu şöyle devam etti:

İnönü din kitabı yasaklamadı

“İsmet İnönü'nün 1944 tarihinde iki din kitabını yasakladığını söyledi. Kararnameyi buldum. Cumhurbaşkanı olarak İsmet İnönü, doğru, iki kitabı yasaklatmış. 'Bu iki kitap nedir, neden yasaklanmış' diye araştırdık. İsmet İnönü ki, dini siyasete alet etmeme konusunda son derece duyarlı bir insan. Bu iki kitaptan biri, Burdurlu Abidin Karaaslan'ın yazdığı Türkçe Namaz Süreleri isimli kitap. İçeriğine baktım. Namazda okuduğumuz Kunut dualarının eksik olduğunu görüyoruz. Ayeti eksik yazarsanız tahrifat yapmış olursunuz. İnönü bunu görüyor. Bu sözde din kitabında 'Öbür dünyaya imansız gitmemek için üstadının sözünü tutacaksın' diyor. Buradan söylüyorum. Biber gazı hükümetinin Başbakanı duysun. Senin üstadın Erbakan'dı. Sen sözünü tuttun mu? Yine bu kitapta, 'Erkekler bıyıklarını keserlerse öbür dünyaya imansız gider' diyor.
Bu kitabı Diyanet İşleri Başkanlığı'na gönderin. Arzu ediyorsan sana da göndereyim oku. Eğer, 'Burada yazılanlar doğrudur' diyorsan bu kitabı yayımla, yayımlayabilirsen. Bu bir hurafe kitabı.


Sarımsak-Çinli

İkinci kitabı Süleyman Dede diye birisi yazmış. Bunu da yasaklatmış İnönü. Süleyman Çelebi'nin Mevlid'ini biliriz. Belli dönemlerde her aile okutur. Hepimiz dinleriz. Zaten Türkçe, güzel bir sesle de okununca, herkes onu huşu içinde dinler. Bu yasaklanan kitap, o kitap değil. Bunda, 'Sarımsaklı yemeği Çinli hiç sevmezdi fakat ev sahibini de hiç kırmak istemezdi', 'Bu iş Mustafa'ya doğrusu oldu merak, acaba 30 lira neden eksik bu tabak' gibi ifadeler bulunuyor.
İnönü'nün yasakladığı o iki kitabı başucu kitabı yapacaksan, söz veriyorum ciltletip sana göndereceğim. Ver talimatı bakalım, Diyanet İşleri Başkanlığı bu kitapları yayınlayacak mı yayınlamayacak mı? Nasıl bir külhanbeyisin, seni bir göreyim.”