Haydi kızlar kocaya!
İlköğretime gidemeyen her beş çocuktan üçünü kızlar oluşturuyor, ilköğretim çağındaki her dört öğrenciden biri yetersiz besleniyor, her üç çocuktan biriyse yoksul. Bu rakamlar Sabancı Üniversitesi İstanbul Politikalar Merkezi koordinatörlüğünde yürütülen Eğitim Reformu Girişimi'nin (ERG) eğitimin son 10 yılını değerlendirdiği rapordan. İstatistikler, iyileşmelere, yapılan reformlara karşın Türkiye'nin daha çok yol alması gerektiğini gösteriyor.
ERG, eğitimin beş yıldan sekiz yıla çıkarıldığı 1997'den bu yana geçen 10 yıllık süreci hazırladığı bir raporla değerlendirdi. 10 yıl içinde kesintisiz eğitimin sekiz yıla çıkmasından, müfredat ve ders kitaplarının değişmesine, OKS'nin kaldırılmasına kadar pek çok reform yapıldı.
Eşitsizlik sürüyor
Önemli adımlar atılsa da 10 yılda değişmeyen sorunlar da çoğunlukta. Proje uzmanı Özsel Beleli'nin verdiği bilgiye göre kız çocuklarının eğitime erişimi artsa da hâlâ cinsiyetler arasındaki eşitsizlik devam ediyor. İlköğretime gidemeyen her beş çocuktan üçünü kızlar oluşturuyor. Eğitim İzleme Raporu'ndan çarpıcı istatistikler şöyle:
2000-2001 eğitim-öğretim yılında her 100 erkek öğrenciye karşılık 90 kız öğrenci ilköğretim üçüncü sınıfa devam ederken, bu grubun mezun olduğu 2005-2006 eğitim öğretim yılında her 100 erkek öğrenciye karşılık 85 kız çocuğu ilköğretimden mezun oldu. Bu öğrencilerin ortaöğretime kayıt yaptırdığı 2006-2007 eğitim öğretim yılında her 100 erkek öğrenciye karşlık 75 kız dokuzuncu sınıfa kayıt oldu.
Ağrı, Bitlis, Muş, Şanlıurfa, Şırnak ve Van'da ilköğretimden iki erkek öğrenciye karşılık bir kız öğrenci mezun oluyor.
Yatılı bölge ilköğretim okullarında bile her 100 erkek çocuğa karşılık 68 kız okula devam edebiliyor.
Yoksulluk vuruyor
İlköğretim çağındaki her üç çocuktan biri yoksul. İlköğretim çağındaki her beş çocuktan biri okula devam edememesinin esas nedenini 'okul masraflarını karşılayamamak' veya 'çalışmak zorunda kalmak' olarak belirtiyor.
0-6 yaş grubunda kentsel alanda yaşayan çocukların yaklaşık yüzde 20'si, kırsal alanda ise yüzde 40'ı yoksulluk sınırının altında.
6-17 yaş grubunda 78 bin çocuğun ücretli, maaşlı ya da yevmiyeli olarak tarım sektöründe çalıştığı tahmin ediliyor.
4-5 yaş grubundaki çocukların Türkiye genelinde yüzde 15,4'ü, Orta Anadolu Bölgesi özelinde yüzde 26,6'sı yetersiz besleniyor.
2000-2001 yılında kentlerdeki öğrencilerin yüzde 71'i ikili eğitim görüyordu. 2004-2005 eğitim yılına bakıldığında bu oranda büyük bir değişiklik görülmüyor; yüzde 65.
Özel eğitim gerektiren yaklaşık 100 bin çocuk ilköğretim okullarına devam ediyor. Oysa Türkiye 'de 5-14 yaş grubundaki 253 bin engelli çocuk yaşıyor. Yetişkin engelli yurttaşların yarısının ilköğretim diploması yok.
37 bini aşkın görme engelli çocuk olmasına karşın görme engelliler ilköğretim okullarına 1420 öğrenci erişebiliyor.
Radikal