"HER ŞEY BİZİM ELİMİZDE"

Takımın mücadeleden ziyade topa yatkınlığının olduğunu belirten İsmet Taşdemir, “Futbolda herkesin bakış açışı farklı. Eminim ki bir maç oynandığı zaman bazı maçlar haricinde fikir ayrılıkları oluşabilir. Bizim takımımız tamamıyla mücadeleden ziyade topa yatkınlığı fazla olan oyunculardan kurulu bir takım. Dolayısıyla da mücadele ve agresif yeteneğinden uzak bir takımız. Böyle bir uzak takımdan da sadece saldırganlık, atlama, zıplama beklemek hayalcilik olur. Biz kendimiz geldiğimiz günden beri yapmaya çalıştığımız şey, bu yetenekli oyuncu grubumuzu bir nebze de olsa mücadeleyi de işin içine katmaktı. Çoğu maçta da onu gördüm” diye konuştu. Takımın şampiyon olma ümidinin bu hafta Keçiörengücü maçının skoruna bağlı olduğunu ifade eden İsmet Taşdemir, “Çünkü bizim ikili ve üçlü averajımız kötü. Keçiörengücü bu hafta kazanırsa, bizim birinci olarak çıkma şansımız hemen hemen bitiyor. Keçiörengücü ve Sarıyer maçlarının ikinci yarıları bizi çok üzdü. Hacettepe maçında da ilk yarı çok kötü oynadık. İkinci yarı ‘tam her şeyi toparladık, maçı koparttık’ derken son dakikada da talihsiz bir gol yedik. Yani bizim şampiyonluğu sonuna kadar sürdürüp sürdürmeyeceğimiz bu haftaki Keçiörengücü maçının skoru belirler” şeklinde konuştu.

"PSİKOLOJİK SIKINTILAR YAŞIYORDU"
Takımdaki sakatlık durumu hakkında da bilgi veren İsmet Taşdemir, “Sakatlık ve cezalı olmadıktan sonra bizim istikrarlı bir takımımız var. Son dönemde Okan ve İlyas’ın sakatlanması, ondan sonra Cenk’in ve Nuri’nin cezalı olması, onların dışında da futbolcuların form durumlarına göre tercih ettiğimiz oyuncular oldu. Öbür türlü baktığımızda bana göre mevki olarak değerlendirdiğimizde kanatta ilk iki hafta İshak oynadı daha sonra uzun bir süre Canberk oynadı. Sonra tekrar son 2 haftadır da yine İshak oynamaya başladı. 12 haftada 4 karşılaşmada bir bekimiz, 8 karşılaşmada da diğer bekimiz oynadı. Orta sahamızda sakatlıklar ve cezalılar olana kadar orta sahamız belliydi. Çoğu şey belliydi. Sakatlıklar ve cezalar üst üste gelince her hafta ayrı bir kadro çıkıyor gibi bir görüntü oluştu. Ama işler doğru giderken de değiştirdiğimiz sadece bir oyuncu oldu. Hacettepe maçından önce Erhan Şentürk ile görüştük. Onun psikolojik olarak sıkıntılar yaşadığını gördük. Kendisi bizden psikolojik olarak kendisini toparlaması için izin istedi. Psikolojik olarak son dönemde kendisini iyi hissetmediğini, üzerinde baskı olduğunu söyleyerek bizden bir hafta süre istedi” dedi.

"HEDEFİN 3 PUAN GERİSİNDEYİZ"
Takımın başına geldikleri hedefledikleri puanın 3 puan gerisinde olduklarını belirten İsmet Taşdemir, “Skorda öne geçtiğimiz zaman, oyuncularımıza ‘geri çekilin, skoru koruyalım’ diye hiçbir zaman böyle bir söylemimiz oldu. Futbol ister istemez duygularla oynanan bir oyun. Sonuçta oyuncu grubumuzla Keçiörengücü maçından sonra herkes ile yaptığımız konuşmalarda ‘Sarıyer maçını kazandığımız zaman şampiyon olacağız’ diye bir hava oluşturduk. Son dakikalarda ister istemez skoru koruma çoğu takımda oluyor. Biz bunu asla istemedik. Şu anda bizim geldiğimizde koyduğumuz hedefin 3 puan gerisindeyiz. O 3 puan olsaydı şimdi hepimiz kafa kafayaydık. Ama hesapladığımız puan tablosunda rakiplerimizin de bu kadar puan alacağı hesapta yoktu. Örneğin Keçiörengücü deplasmanda çok maç kazandı. Dolayısıyla geldiğimizden beri hedefimizin 3 puan gerisindeyiz. 2 puanlık ortalama lig dengeli olduğu zaman genelde yetiyor. Çoğu sezon böyle olmuştur. Bizim grupta da 6-7 takımı çıktığınız zaman diğer takımların güçleri çok düşük. Dolayısıyla bu puan durumunun barajın bu kadar yükselmesine vesile olmuş olabilir” ifadelerini kullandı.

"YIKIM ASLINDA ORADA BAŞLADI"
Play-Off’lara mental olarak hazırlanan takımların başarılı olduğunu ifade eden İsmet Taşdemir, “Keçiörengücü maçında berabere kaldık. İkinci yarıdaki oyun benim moralimi bozmuştu. Halbuki oradaki puan fena bir puan değildi. Ama çok yıkıldık. Her taraftan ‘Bu iş bitti. Biz şampiyon olamayız’ söylemler oldu. O yıkım aslında orada başladı. O da bize sirayet etti. Sarıyer maçını atlatabilseydik. O son dakika golü olmasaydı. Hacettepe maçının o coşkuyla böyle olacağına ihtimal bile vermiyordum. O son dakikada gol biraz daha karamsarlığa itti. Oyuncu kardeşlerimizin motivelerini düşürdü. Belki bu bizim için daha hayırlı olmuştur. Belki bu bize Play-Off’larda artı bir şey sağlayabilir. Çünkü bu zamana kadar ligin son haftasına kadar yarışıp, şampiyonluğu son hafta kaybeden takımların hiçbirisinin Play-Off’lardan çıktığını ben görmedim. Play-Off’lara mental olarak hazırlanan takımlar daha başarılı oluyor. Her şey halen bizim elimizde. İşimiz biraz daha zorlaştı. Belki 5 maç daha fazla oynayacağız. Play-Off’lar daha zordur. Belki biz zoru seviyoruzdur. İlk 5 içerisindeki takımları evet yenemedik. Ama Kastamonuspor hariç diğer takımlara da yenilmedik. Sarıyer ve Sakaryaspor ile berabere kaldı. Keçiörengücü’ne evimizde yenilmiş olabiliriz ama deplasmanda berabere kaldık. Bunların içerisinde gol atmadığımız takım da yok. Biraz olumlu yönden bakalım. Çünkü önümüzde bir Play-Off var. Çünkü her şey yine bizim elimizde” şeklinde konuştu.