Hipokrat'ı tartışmak vekilin görevi değil
Samsun Tabip Odası Başkanı Uzman Doktor Cem Şahan, Meclis'ten geçen tam gün yasası ile ilgili yaptıkları eylemlerde kendilerine yöneltilen eleştiriler ve yasanın getirdiği yükümlülükler hakkında bir basın açıklaması yaptı. Şahan, eylem sürecinde kendilerini "Hipokrat Yemini ile bağdaşmayan hareketlerle" suçlayan AK Parti Samsun Milletvektili Cemal Yılmaz Demir'e de göndermede bulundu.
ÖZELLEŞTİRMENİN ALT ZEMİNİ
HAZIRLANDI
Çıkan yasaların özelleştirmenin alt zeminini hazırladığını vurgulayan Başkan Şahan, şöyle konuştu: "TTB bilindiği gibi 16 Ocak tarihinde gerçekleri anlatmak için işi gücü bırakma çağrısı yapmıştır. Sağlık alanında örgütlü sendika ve derneklerden oluşan 11 örgütle birlikte yapılan bu çağrı ile halktan destek beklendiği dile getirilmiş ve acil hastalar ile belirli yaş grupları ve özellikli hastalar dışında hastanelere/sağlık kuruluşlarına gelmemeleri istenmiştir. Çok kısa bir zaman dilimi içerisinde yapılan bu çağrı hükümetin bize/sağlık çalışanlarına başka hiçbir seçenek bırakmaması, uyarı ve taleplerimize kulaklarını tıkaması, üstüne üstlük gerçekle hiç alakası olmayan, bütünüyle aldatmaca içeren ve hepimizi rencide edip zan altında bırakan açıklamalar yaparak halkı hekimlere/sağlık çalışanlarına karşı kışkırtması nedeniyle gündeme gelmiştir"
EYLEME DESTEK
VEREN HERKESE "TEŞEKKÜR"
Eyleme destek veren herkese teşekkür ettiklerinin altını çizen Şahan, tepkilerin ana merkezini paracı sağlık politikalarına karşı gelişin oluşturduğunu söyledi. Şahan, "Bütün kışkırtmalara rağmen halkımız, hastalarımız çağrımıza kulak vermiş ve bize desteklerini sunarak hastanelere/sağlık kuruluşlarına gelmemişlerdir. Duyarlılıkları, destekleri için teşekkür ediyoruz. Bu destek aynı zamanda sıklıkla dile getirdiğimiz hükümetin izlediği sağlık politikalarına, katkı-katılım paylarına, vatandaşı parasına göre sınıflara ayıran uygulamalara, işin özü paracı sağlık programına, sağlıkta dönüşüme de bir tepki olmuştur. Hekimler başta olmak üzere sağlık çalışanları da bu çağrıyı sevinçle karşılamışlardır. Başbakan'ın ve Sağlık Bakanı'nın açıklamaları öfkeye yol açmış, deyim yerindeyse örgütleri de bu kararı almada yönlendirmiştir. Tahmin edilen ne yazık ki olmuş, Sağlık Bakanı çalışanları tehdit etmiş, yazılı ve sözlü baskı uygulanmıştır. Hekimlerin ezici bir çoğunlukla bu çağrıyı, eylemin kendisini/yöntemini, talepleri ve karşı çıkılan noktaları gönülden destekledikleri yönündedir" dedi.
AK PARTİLİ
DEMİR'E CEVAP GELDİ
Eylem sürecinde iktidar milletvekillerinin tam gün sürecine ilişkin yaptıkları açıklamaları da değerlendiren Şahan, "Bu süreçte il iktidar vekilleri bizim anlatmaya çalıştığımız tam gün sürecine demokratik bir ülkede olması gereken bilgi paylaşımı ve katılımcı yaklaşımı gösterememişlerdir. Bir milletvekilimiz 'Bu gösterilen tepki Hipokrat yemini ile bağdaşmıyor' şeklinde görüşünü ifade etmiştir. Hipokrat yemini ile neyin bağdaşıp bağdaşmadığını saptamak, bu görüşü açıklamak sayın vekilin görevi değildir. Bu yetki Dünya Tabipleri Birliği ve Türk Tabipleri Birliği'ne aittir. 4-5 Nisan 2008 tarihlerinde Ankara'da düzenlenen Türk Tabipleri Birliği Etik Bildirgeler Çalıştayı'nda kabul edilen Türk Tabipleri Birliği İş Bırakma Eylemi Bildirgesi Sonuç Raporu, hekim sorumlulukları bağlamında iş bırakma eyleminin ahlaki olduğunu bildirir. Türk Tabipleri Birliği Hekimlik Meslek Etiği Kuralları'nda, hekimin sağlığa bütüncül yaklaşmak sorumluluğu olduğu ve insanın kendisini geliştirmesinin ancak sağlıklı yaşam koşullarında olanaklı olduğu belirtilmektedir" diye konuştu.
CUMHURBAŞKANI YASAYI
İPTAL EDEBİLİR
Yasanın geçmesinin ardından genel bir değerlendirme yapan Şahan, Cumhurbaşkanı'nın yasayı iptal edeceği umudunu hala taşıdıklarını kaydetti. Şahan açıklamasının devamında, şunları söyledi: "Sağlıkta Dönüşüm Programı'nın bir parçası olarak mevcut yasaya yapılan itirazların sadece hekimlerle/sağlıkçılarla sınırlı olmadığı, halkın da desteklediği netleşmiştir. TTB'nin bu etkinlikten beklentisi çağrıya destek bularak konunun kamuoyu gündemine taşınması ve gerçekleri anlatma olanağının birebir ve basın aracılığıyla sağlanması olup bu başarılmış, eylem hedefine ulaşmıştır. Artık bu yasa halka ve sağlık çalışanlarına rağmen TBMM 'den geçmiş kabul edilebilir. Biz hala Cumhurbaşkanı'nın , bu durumu değerlendirebileceğini, mevcut tam gün yasa tasarısını geri göndereceğini düşünüyoruz. TTB gerek kendi başına gerek sağlık alanındaki diğer örgütlerle birlikte sürekli, ısrarlı bir mücadele yürütmektedir. Bu mücadele sağlık hakkı temelinde eşit, ücretsiz, nitelikli bir sağlık hizmeti sunumu talebiyle özlük haklarımız, iş güvencemiz, mesleki bağımsızlığımız ve meslek onurumuza dair sorumlulukla sürdürülmektedir. Dün olduğu gibi yarın da bu çabalarımız devam edecektir"
Miraç ÖZTÜRK