İşimiz çok, muhalefet etme dersi veremeyiz

İşimiz çok, muhalefet etme dersi veremeyiz
Başbakan Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun muhalefet etme tarzını, dilini ve söylemini eleştirerek “Arzu ederse Ak Parti Siyaset Akademisi'nin kapısı ardına kadar açıktır” dedi

BAŞBAKAN Recep Tayyip Erdoğan, dün Ak Parti Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nda CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu eleştirdi. İşte Erdoğan'ın söyledikleri...
- Süt konusu, Türkiye'de nasıl bir muhalefet zihniyetinin var olduğunu göstermesi açısından da önemli bir konu. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu CHP'li İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin her gün süt dağıttığını söyledi ancak haftada bir gün bardak şeklinde basit ambalajlarda süt dağıtıldığı ortaya çıktı. Hafta sonları da 1 litre süt veriyor dedi. O 1 litre sütün de pastörize süt değil, UHT süt olduğu ortaya çıktı. 'Sen çocuklarımızı zehirledin' dedi. Şahsıma bunu dedi. Bilimsel raporlar bilim insanları bunun yalan olduğunu, tek bir zehirlenme vakasını bulunmadığını, dağıttığımız sütte tek bir zehirleyici madde bulunmadığını ortaya koydu. Ben bu zatı milletimize ifşa
ediyorum tekrar.

1 firma elendi
- Milletim iyi biliyor, ama yüzde 25 de iyi bilsin istiyorum. Türkiye'deki 17 süt firmasının 17'si de ihaleye katılmıştır. Evrakları eksik olan biri dışında hepsine ihale verilmiştir. Ayıptır ya, ayıptır, nasıl bunu söylüyor. Her zaman yaptığı iş bu, hep komplo. Ne inceleme, ne araştırma öyle bir şey yok. Ayıptır, insan biraz edep eder, iftira atmanın da bir namusu vardır.
- İzmir Belediyesi'nin süt temin ettiği firma da ihaleye katılmış ve almıştır. Pınar, biz Pınar'dan alıyoruz. CHP'de iki dönem milletvekilliği yapan, kendi yol arkadaşlarının firması da ihaleye girmiş ve kazanmıştır. Başka bir iddiası da şu: İzmir pastörize sütü 37 kuruşa alıyor, bunlar 53 kuruş ödüyor. İzmir'deki süt sadece İzmir içinde dağıtılıyor, biz 780 bin kilometrekareye dağıtıyoruz. Nakliye masrafı maliyete ekleniyor. Sadece bir süt konusunda, sadece birkaç cümle içinde bu kadar yalanı arka arkaya sıralıyor.
- Çiftçiler Günü'nde yaptığı konuşmada 'Ben öyle demek istemedim, süte karşı çıkmadım, daha kaliteli sütten bahsettim' dedi. Biz zaten ne var ne yok bütün sütü topluyoruz. Bu ifadeleri, yalanları kullanmakla milyonlarca çocuğun zihninde, ailelerinde tereddüt oluşturdun. Yazık değil mi? Sen ortaya atacaksın pisliği, biz de senin pisliğini mi temizleyeceğiz? Ayıptır, bu nasıl siyasettir?
- Kılıçdaroğlu iddialarının ardından çark etti. Arkasında bıraktığı enkazdan her zamanki gibi haberi yok. Çünkü tarzı bu. Çamur at arkasından da çark et. İftira at, pişkinliğe vur. Karala, kaç. Bunu siyaset zannediyor. Belki ağır olur, ama söylemek zorundayım: Çocukların eline taş verip askere, polise taş attırmak, çocukların eline molotof tutuşturup dershaneye, yurda, hatta belediye otobüsüne saldırtmak, o çocukların arkasına sığınıp siyaset yapmak nasıl bir vicdansızlıksa, sütün arkasına sığınıp siyaset yapmak da o kadar
vicdansızlıktır. Bu kadar ağır söylüyorum.

Pişkince geri çekiliyor
- Anamuhalefet partisi genel başkanının muhalefet etme tarzı, dili, söylemi bu şekilde olmaz, olmamalı. Gazete kupürünü eline alıp, gazetedeki yandaş yazarı okuyup, delilsiz, belgesiz, mesnetsiz muhalefet yapılmaz. Söylediğin sözün nereye gideceğini bileceksin, göreceksin. Ortaya bir iftira atıp namuslu insanları lekeleyip, çocukların, gençlerin zihnini bulandırıp, pişkince geri çekilmeye hakkın yoktur, bu siyaset değildir.
- Ak Parti olarak bizim çok işimiz var, çok iş yükümüz var. Türkiye'nin sorunlarını çözmeye çalışıyoruz. Bizim işimiz başımızdan aşkın. CHP Genel Başkanı'na bir de muhalefet etme dersi veremeyiz. Arzu ederse Ak Parti Siyaset Akademisi'nin kapısı ardına kadar açıktır. Kendisine tavsiye ediyorum, buyursun seminerlerimize katılsın, mutlaka istifade eder. Çünkü buraya gelen, boş dönmez.
- Eskilerin çok güzel bir sözü var: Evvela refik sonra tarik. Yani önce yol arkadaşı, sonra yol. İşin aslı bu. Yol arkadaşını, onunla birlikte kılavuzunu iyi seçmeyen yolda kalır, hedefe varamaz. Muhalefet bu sıkıntıyı yaşıyor. Yol arkadaşı olarak çeteleri, belli sınıfları ve zümreleri, sadece belli etnik kökenleri seçti. Onlar yol arkadaşı olarak kendilerine milli irade düşmanlarını seçtiler. İşte şimdi de o yol arkadaşlarıyla sürekli tökezleyerek yola devam ediyorlar. Millete 'bidon kafalı, aptal, beyinsiz, göbeğini kaşıyan adam' diyenlerle el ele, kol kola aynı yolda yürüyorlar.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.