KADINLAR PSİKOLOJİK ŞİDDETE DAHA AFAZLA MARUZ KALIYOR
Günümüzde kadınların psikolojik şiddet başta olmak üzere birçok sorunla karşı karşıya olduğunu ifade eden VM Medical Park Samsun Hastanesi’nden Uzman Klinik Psikolog Buse Gökçe, bunlar arasında toplumsal ve kültürel baskı, aile içi şiddete maruz kalma, eğitim imkânlarından ve çalışma hakkından yoksun bırakılmanın ilk sıralarda geldiğini işaret etti. Kadınların sadece fiziksel şiddete maruz kalmadıklarını; sık sık ekonomik, cinsel ve duygusal şiddet de yaşayabildiklerini ifade eden Uzm. Klnk. Psk. Buse Gökçe, “Kadınların en çok maruz kaldığı duygusal şiddet olarak tanımladığımız davranışların eleştirilmek, tehdit edilmek, aşağılanmak, utandırılmak, görmezden gelinmek gibi davranışlar olduğu görülmektedir. Şiddete sürekli maruz kalan kadınlar suçluluk, yalnızlık, korku, çaresizlik, kendine güvensizlik, huzursuzluk duyguları yaşıyor. Bu duyguları yaşayan, hakları ihlal edilen kadınlarda stres bozukluğu, anksiyete bozukluğu, alkol madde bağımlılığı ve depresyon görülebiliyor” şeklinde konuştu.
Kadınların özgüvenleri desteklenmeli
Hakları ihlal edilen kadınların topluma kazandırılması gerektiğinin altını çizen Uzm. Klnk. Psk. Buse Gökçe, şunları söyledi: “Daha önce hiç çalışma hayatı olmayan kadınlar, maddi güçleri olmadığı için yaşadıkları şiddete katlanmak zorunda hissediyor. Birey olarak başarabileceklerini duygusunu hissetmeleri ve güven duymaları için iş hayatında kadın çalışanlara daha fazla yer verilmelidir. Günümüzde çoğu kadın maddi gücü ve mesleki unvanı olmadığı için başarısızlık duygusu yaşıyor. Kendilerini ifade etme alanları açılmalı, eğitim konusunda desteklenmeli. Bağımsız bireyler olarak hayatlarını devam edebilecekleri konusunda özgüvenleri desteklenmeli.” Kadınlara haklarını koruma konusunda farkındalık kazandıran projelerin artırılması gerektiğine de işaret eden Uzm. Klnk. Psk. Buse Gökçe, her bir kadının bu konuda birey olarak desteklenmesi gerektiğini vurguladı.
Çocuklar şiddeti değil, sevmeyi sevilmeyi öğrenmeli
Uzm. Klnk. Psk. Buse Gökçe, “Sosyal kalıp yargılar gereği yüklenen toplumsal rolleri değiştirerek; çocuklara kadın erkek eşitliğini aşılamalı, eşlerinize sevgi cümlelerini çocuklarınızın yanında kurmalısınız. Çocuklarınızın yanında birbirinize sevginizi yansıtın ki, çocuklarınız sizlerden sevginin paylaşılan, gösterilen, utanılan bir şey olmadığını görsün. Çocuklar sizlerden şiddeti değil, sevmeyi ve sevilmeyi öğrenmeli. Çocuklarınıza kendini ifade etme alanları açarak onları dinlemelisiniz. Duygu ve düşüncelerini rahatlıkla ifade etmeyi öğretmeliyiz ki ileride sorunla karşılaştıklarında bunu dile getirmekten çekinmeyen, haklarını savunabilen yetişkinler olsunlar” diyerek açıklamalarını sonlandırdı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.