Karneler alındı öğrenciler tatile

Sömestr tatili başladı. Tatili hem eğlenerek, hem de öğrenerek geçirmek isteyen ilk ve ortaöğretim öğrencileri için tiyatrodan çiçek yetiştiriciliğine, snowboard'dan safariye kadar birçok seçenek var.

Uzmanlara göre, karne notu ne olursa olsun, bu 15 günlük süreyi iyi değerlendirmekte fayda var. Sözümüz geleceğin yetişkinlerine: Gezin, eğlenin, dinlenin ama derslere de biraz zaman ayırın.

UZMANLAR NE DİYOR?

Yaklaşık 16 milyon öğrenci karne aldı. 2012-2013 eğitim öğretim yılının ilk yarısı bitti. Ve (beklenen) iki haftalık tatil başladı. Karnesinde iyi not olanlara kimsenin sözü yok. Ama zayıf not getirenler için uzmanlara danıştık.

Sosyal hayatı sınırlamayın

Koç Üniversitesi Öğretim Üyesi Uzman Psikolog Rengin Işık, “hayatı sınırlamayın” diyor. “Güzel bir program hazırlayın. Sosyal hayatı sınırlandırmak yerine, uygun bir düzenleme yapın. Hobileri kısıtlamayın. Dinlenin, fiziksel aktivitelerle enerjinizi arttırın, sosyalleşin. Bütün bunlar da en az ders notları kadar gelişiminize katkıda bulunur. “ Işık, anlatıyor:
“Kırık notun sebeplerini doğru bir analiz yaparak öğrenmek mümkün. Hazırlanacak çalışma programıyla öğrenci kendini geliştirebilir ve ikinci dönem notunu yükseltebilir. Bu noktada aile, çocuk ve öğretmen bir takım olarak çalışmalı. Zayıf notlar düzelsin diye sosyal hayat sınırlandırılmamalı. Uygun ve etkili bir zaman planlamasıyla çocuk hem gerekli sorumluluklarını yerine getirebilir, hem de keyif aldığı aktivitelere katılabilir. Çocuğun dinlenmesi, fiziksel aktivitelerle enerjisini atması, sosyalleşmesi de en az ders notları kadar gelişimine katkıda bulunur. Bu yüzden, aktivitelerle zamanının ne kadarı geçtiği incelenmeli ve buna göre uygun bir düzenleme yapılmalı.”

Çocuğu “ben zaten başarısızım”a alıştırmayın

Sevginin performansa göre verilmemesi gerektiğini vurgulayan Psikolog Nilüfer Devecigil, anne babaların zayıf nota ölçüsüz tepki vermesinin çocuğun sadece kendini kötü hissettirmesine neden olacağını söylüyor:
“Zayıf not karşısında bağırıp çağırmak çocuğun bilinçaltında 'ben zaten başarısızım' inancını körükler. Hiçbir zaman performansı arttırmaz. Onları korkutur ya da suçluluk sendromuna sokarsak her zaman düşük motivasyonla karşılaşırız. Ebeveyn öncelikle alınan notların çocuğa ne hissettirdiğini bilmeli. Çocuklarının çabasını görmeli ve sonucunda aldığı notlarla neler hissettiğini anladığını göstermeli. Anlaşıldığını hisseden çocuk, kendini daha iyi fark eder. Özgüveni de yükselir.”

Kırık notun altındaki sebeplerin araştırılması gerektiğini anlatan Devecigil, şöyle diyor: “Kimse durup dururken zayıf not almaz. Sorunun altında yatan ihtiyaca bakmak gerekiyor. 'Karnende zayıfın var, sen cezalısın' gibi cümleler kullanılınca, çocuğun asıl ihtiyacı görülmüyor. Onun dersini ne kadar çalışıp çalışmadığını izlemeliyiz. Aile müdahaleci olup kontrolü elinde tuttuğu zaman, ödevlerini çok sık sorduğunda, çocuk bunu anne babanın sorumluluğu olarak görüyor. Çocuk ders çalışma ihtiyacını kendi kazanmalı. Bu iki haftalık süreçte zamanlarını oyunla, aktivite ile geçirmeliler. Onların oyun oynamasına fırsat vermeliyiz.”

BİLİM DÜNYASINDA YOLCULUĞA ÇIKMAK İSTEYENLERE

Kış Bilim Okulu başlıyor

7-11 yaş arası çocuklar, hayal gücünü pratikle birleştirecek. Kış Bilim Okulu'nda fizik ve kimya deneylerinden model uçak yapımına, enerji atölyelerinden elektronik devre kurumuna kadar birçok çalışma yer alacak. 28 Ocak-8 Şubat arasında düzenlenecek programın okul öncesi çocuklar için olanı da yapılacak. Etkinlikler, miniklerin doğa ve çevre algısı ile motor becerilerini güçlendirmek üzere tasarlanmış atölyelerden oluşacak. Dedektiflik, doğa gözlemi, mıknatıslar, karışımlar konusunda çalışmalar yapılacak, birçok atölyede yer alan kostümlü karakterler sayesinde de etkinlikler eğlenceli hale gelecek.