Kaynak profesörleri!
Türkiye'nin her köşesinde konuşulan konuların başında gelen işsizlik sorunu bugünlerde Samsun sanayisinde fazlasıyla hissedilir oldu. Hemen hemen her sektör genel olarak aynı kısırdöngü içerisinde bunalmış olsa da, çıkış yolu bulma noktasında çözüm yolu şimdilik gözükmüyor
Çok değil 10 sene öncesine kadar muazzam işleri olan kaportacılar çıkardıkları işlerle kaynak profesörü olarak adlandırılırlardı. Ellerinden her türlü maharet gelen bu insanlar demire verdikleri şekillerle tamire ihtiyacı olan kısımları onardıkları gibi, araçları hiç kaza geçirmemiş gibi geri teslim ederlerdi. Şuanda ise devletin belirli bir modelin altında bulunan araçları trafikten toplatmasıyla işsizlik sorunuyla karşı karşıya kalan kaportacılar ne yapacaklarını bilemez hale geldiler. Hali hazırda yeni piyasaya çıkan araçların garanti sürelerinin uzun olması ve insanların herhangi bir kaza durumunda küçük esnaf yerine servisleri tercih etmesi. Ekmeğinin derdine düşmüş bu emektarları oldukça zor durumda bırakıyor.
'ESKİ ARAÇLAR OLMASA HEPTEN BİTTİK'
35 yıldan bu yana Gülsan Sanayi Sitesi'nde kaportacılık yapan İsmail İnce, aynı zamanda Samsun'un tek Anadol marka araçlarının kaportasını yapabilen ustası. Çevresinde kaporta dehası olarak da adlandırılan İnce, geleceğe yönelik endişelerinin olduğunu söylüyor. İşlerdeki ve piyasanın genelindeki daralmanın kendilerini oldukça bunalttığını belirten İnce, "Ben kendi adıma bu meslekte kendimi yetiştirirken her zaman yeniliklerin takipçisi oldum. Nasıl daha iyi iş çıkarabilirimin derdini yaşadım. Ama şimdi gördüğüm yeni yetişen kuşak nasıl daha iyi usta olabilirimden çok nasıl daha çok para kazanabilirimin derdinde. Bu aslında bize empoze edilmeye çalışılan yorulmadan daha kolay ve daha çok para kazanma mantığından ileri geliyor. Bu durumun tabi ki birçok sebebi var ama ne olursa olsun insanlar gelişim aşamasında doğru yönlendirilerek, ilgi duyduğu alan üzerinde yoğunlaştırılarak eğitilmeli. Ekonomideki kötü hava işlerimizi durdursa da piyasada kalan az sayıda eski model araba sayesinde ekmeğimizi yiyebiliyoruz."
YENİ MODEL ARAÇLAR SANAYİYE GİRMİYOR
"Artık yeni model araçlardan umudumuzu kestik diyerek" söze başlayan ve çıraklıktan bu yana Gülsan Sanayi Sitesi'nde çalışan Ömer Tüzen, "Son zamanlarda yaşanan olaylar birkez daha göstermiştir ki, küçük esnafın sahibi yok. Kriz söylemleri daha yeni başladı ama kimsenin bilmediği bir şey var. Biz Samsun esnafı olarak bahsedilen bu krizi uzun süreden beri yaşıyoruz. Herkes bir büyüme masalından bahsediyor. Birleşin daha güçlü olun gibi ifadeler kullanılıyor. Birleşmesine birleşelim ama gelin bakın bakalım esnafın birleşecek hali kaldı mı. İnsanlar artık yeni model araçlarını sanayiye sokmuyor. Servisler her türlü hizmeti sunuyor. Ben kimseyi kötülemiyorum ama burada iş yapan kaportacı ustalarının yerini hiçbir yer tutamaz."
KÜÇÜK ESNAF GÜNÜ KURTARMA DERDİNDE
"Küçük esnaf günü kurtarma derdinde. Artık yarını düşünen yok" diyen Rahmi Yurtsever, "40 yıldan bu yana kaportacılıkla uğraşıyorum. Her geçen gün bir öncekini aratır oldu. Sektör artık yitip gidiyor. Bunu sadece işsizlik sorunu olarak algılamak konuyu dar bir kapsama sokmak olur. En başta sektörde yetişen eleman yok. Çok değil beş yıl sonra insanlar mumla usta arayacak. Eğitim sisteminde bu konuyla ilgili bir çözüm arayışı olmazsa, kaza yapan araçlar ya o halde trafikte dolaşacak ya da en ufak bir kazada yenisiyle değiştirilecek."