KESK'li kadınlara terör örgütü davası
KESK'e bağlı sendikalarda yönetici ya da üye olan 15 kadına, ''PKK/KCK terör örgütüne üye oldukları ve propagandasını yaptıkları'' iddiasıyla dava açıldı.
Özel yetkili Cumhuriyet Savcısı Cemil Tuğtekin'in hazırladığı iddianame, Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edildi. İddianamede eski Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Genel Başkanı Bedriye Yorgun ve KESK Kadın Sekreteri Songül Morsunbul ile Güler Elveren, Güldane Erdoğan, Canan Çalağan, Evrim Özdemir Oğraş, Hülya Mendillioğlu, Hatice Beydilli Kahraman, Belkis Yurtsever, Nurşat Yeşil, Nezahat Asrav, Leman Kiraz, Şefika Şimşek, Özden Özmen Gök ve Meral Hız ''şüpheli'' olarak yer aldı. ''Soruşturmanın konusunun PKK/KCK terör örgütünün sendikal alandaki faaliyetleriyle bu faaliyetlerde etkin görev alan şüpheliler'' olduğu belirtilen iddianamede, şüphelilerin tamamının değişik sendikalarda yönetici ya da üye oldukları bildirildi. KONGRA-GEL'in 17 Mayıs 2005'te Kandil'de yapılan toplantısında kabul edilen KCK Sözleşmesi'nin 43. maddesinin sendikal faaliyetlerle ilgili olduğuna dikkat çekilen iddianamede şunlar kaydedildi: ''43. maddede geçen 'Demokratik Emek Konfederasyonu', terör örgütü tarafından yasal zeminde faaliyet gösteren sendikalara değişik sıfatlarla dahil olan örgüt üyelerinin oluşturduğu yapının adı olup, KCK sözleşmesinde açıkça ismi belirtilmek suretiyle terör örgütünce bu yapılanmanın hayata geçirilmesi faaliyetleri çerçevesinde sendikalara sızma ve ele geçirme girişimlerinde bulunulduğu görülmüştür. Nitekim KESK, SES, TÜM BEL-SEN, EĞİTİM-SEN gibi sendikalarca yapılan genel merkez seçimlerinde PKK/KCK terör örgütünün yönlendirmesiyle sendika yöneticiliklerine, Demokratik Emek Konfederasyonu yapısı içerisinde yer alan kişilerin aday oldukları, son birkaç yıl içerisinde bu sendikalarda genel başkanlık, eğitim sekreterliği, kadın sekreterliği düzeylerinde görevler aldıkları tespit edilmiştir. Soruşturmamızın şüphelilerinden Bedriye Yorgun bunun somut örneklerinden birisi olup, bu şüpheli SES Genel Başkanlığı görevini bir süre yürütmüştür. Yine şüphelilerimizden Güler Elveren'in TÜM BEL-SEN Genel Eğitim ve Basın Yayın Sekreterliği görevini, Songül Morsunbul'un KESK Kadın Sekreterliği görevini üstlendiği belirlenmiştir.'' Şüphelilerin, ''terör örgütü yöneticilerinin talimatlarını, sendikaları aracı kılmak suretiyle meşrulaştırmaya çalıştıkları'' öne sürülen iddianamede, ''Bu eylemleri bağlı bulundukları ya da görev aldıkları sendikaların eylem kararı üzerine gerçekleştirdiklerini söylemekteyseler de eylemlerin niteliklerine bakıldığında PKK/KCK terör örgütüne ve sendikal alandaki uzantılarına destek amacı taşıdığı görülmektedir'' iddiasında bulunuldu.
''Kamuoyu oluşturma çabası''
Soruşturma kapsamındaki en önemli etkinliklerden birisinin, 8 Ağustos 2009'da Hakkari'nin Berçelan Yaylası'ndaki ''Barış için söz söyle'' adıyla ''canlı kalkan'' eylemi olduğu aktarılan iddianamede, eylemle güvenlik güçlerinin terör örgütüne yönelik operasyonlarının durdurulmasının amaçlandığı kaydedildi. Eylemi Bedriye Yorgun, Güler Elveren ve Güldane Erdoğan'ın organize ettiği, faaliyet için gereken paranın temininde Erdoğan'ın özel çaba gösterdiği savunulan iddianamede, ''Yaylada kurulan çadırlara PKK/KCK terör örgütü üyesi olup, çatışmalarda ölen kadın teröristlerin fotoğraflarıyla birlikte 'Önderliğin özgürlüğü, kadının özgürlüğüdür' afişleri asıldığı tespit edilmiştir'' ifadelerine yer verildi. İddianamede, ''sanıkların sıklıkla PKK/KCK terör örgütü üyeliğinden tutuklu yargılanan sendika üyesi sanıkların duruşmalarını 'sendikal faaliyet' gerekçesiyle takip ettikleri'' öne sürülerek, ''Sanıkların sendika üyesi olduklarını ön plana çıkarmak suretiyle tahliyelerini sağlamak için kamuoyu oluşturmaya çalıştıkları da görülmüştür'' ifadesi kullanıldı.
45 yıla kadar hapis istemi
İddianamede sanıklardan Yorgun'un ''terör örgütü PKK/KCK'ya üye olduğu'' iddiasıyla 15 yıla, ''terör örgütünün propagandasını 6 kere yaptığı'' iddiasıyla da 30 yıla kadar olmak üzere toplam 45 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması istendi. Güler Elveren ve Güldane Erdoğan'ın ''terör örgütüne üye oldukları oldukları ve propagandasını yaptıkları'' gerekçesiyle 20'şer yıla, diğer sanıkların ise ''terör örgütü üyesi oldukları'' gerekçesiyle 15'er yıla kadar mahkumiyetleri talep edildi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.