KİMSE SAMSUNSPOR'DAN BÜYÜK DEĞİLDİR

Samsunspor Başkanı Emin Kar, "Bu sözüm herkese; kimse Samsunspor'dan büyük değildir, Samsunspor paranın gücüyle ipotek altına alınabilecek bir kulüp hiç değildir" diye konuştu

KAR'DAN SERT AÇIKLAMALAR
Aslında cevap vermek niyetinde değildim ancak bizim suskunluğumuz sanki söz konusu basın açıklamasında yer alan ifadeler doğruymuş gibi bir hava oluşturabilir endişesiyle cevap vereceğim. Gerçi, Samsunspor'u yakından takip edenler ve Samsunspor taraftarları Sn. Kazım Yılmaz'ın söylediklerinin doğru olmadığını, aceleyle ve eksik bilgilerle söylenmiş olduğunu hemen anlayabilecek seviyede insanlardır. Şimdi sizlerle Sn. Kazım Yılmaz'ın başkanlığı döneminde yayınlanan bir röportajındaki sözlerini yorumsuz olarak paylaşmak isterim. “Samsunspor sadece başkanının takımı değil. Bu ben olurum bir başkası olur. Samsunspor, Samsunluların takımı. Bu yüzden destek olunması, maddi olunmuyorsa bile moral destek olunması çok önemli. Benim için küme düşersek bırakır diyenler var. Ben düşmeyeceğimize inanıyorum. Düşsek bile değil Bank Asya, 3. Lige de düşse bu takımı aldığım yere çıkarmadan bırakmam.

HAYALLERİN SINIRI OLMAZ
Hayallerin sınırı olmaz diyeyim buna. Samsunspor'la ilgili hayallerimin de sınırı yok yani...” Aynı Kazım Yılmaz, küme düştüğümüz Sivasspor maçı öncesinde resmi siteye koydurduğu beyanatında ise “bu maçın skoru ne olursa olsun Samsunspor mücadelemiz devam edecektir!” demişti. Ancak sonrasında nelerin olduğu hepimizin malumu. Samsunspor'umuz ciddi bir borç yükü ve elinde doğru dürüst oyuncusu kalmadan Süper Lig'den düştüğünde Nisan ayının başları idi. Ancak Sn. Yılmaz istifa etmek için tam 2.5 ay bekledi. Şayet takım şike iddiaları sonrasında kümede kalsa idi görevini bırakacak mıydı? Tartışılır…
Bakın o süreçte ben ve bugün yönetimde bulunan bazı arkadaşlarım Kazım Bey başkanlığı bırakmasın diye yürüdük. Evet, yürüyüşe katıldık. Hatta bıraktığı basın toplantısında da söz alarak devam etmesi gerektiğini ifade ettik. Devam etmeliydi çünkü ortaya çıkan zor tablonun sorumlusu olarak verdiği sözleri de tutmalı ve takımı bulduğu yerde bırakmalıydı.

KULÜP ORTADA KALMASIN İSTEDİK
Ancak maalesef devam etmedi. Bu süreçte ben de kendisiyle birkaç kez telefonda görüştüm. Kendisi yurt dışındaydı ve Samsunspor'un ölüm-kalım meselesi olan o tarihi kongreye rahatsızlığını gerekçe göstererek gelmemişti. Sağlık her şeyin başıdır, saygı duyuyorum çünkü benim fizik durumum ve sağlık şartlarım da başkanlık için çok elverişli değildi. Ancak biz Samsunsporluyduk ve bırakmak gibi bir durum asla olamazdı. Kazım Bey, telefon görüşmelerimizde bana şunları söylemişti; 'Kesinlikle bırakacağım. Kim başkan olursa olsun 500.000 lira para vereceğim. Ancak sen olursan ve yeğenim Tuğsan Çakır'ı da yönetimine alırsan bir 500.000 lira da onun için vereceğim.' Nitekim biz o süreçte 'Kazım Yılmaz takımı küme düşürmenin bedelini ödemeli' diyenlere rağmen sırf Samsunspor ortada kalmasın, Kazım Yılmaz'ın yönetim yanlışlarının bedelini Samsunsporlular ödemesin diye yönetime talip olduk.

PARALARI TUFAN YILMAZ ÜZERİNDEN ALIYOR
Sonuçta kongre bitti ve yönetimi aldık. Bir devir teslim yapıldı. Ardından birkaç gün sonra kendisi kulübe geldi. O günlerde takımın 'her şeyini ayarladık' dediği kampa gidebilmesi için paraya ihtiyacımız vardı ve kendisi 'o ayrı ben ayrıyım' dediği Tufan Yılmaz üzerinden elimizde bulunan ve vadesi gelmemiş olan çeklerimizin bir kısmını alarak nakit paraya çevirdi. Yani, herhangi bir bağış yapmadı sadece bir jest yaptı. Sezon başından bu yana ise aynı Tufan Yılmaz üzerinden maç hasılatlarımızı almaktadır ve biletten dolayı hiçbir gelirimiz olmamaktadır.

TELEFONLARIMIZA BAKMADI
Burada asıl mesele temlik de değil aslında. Aradan geçen üç ay boyunca insan dönüp bir geriye bakar. Arayıp sorar, bir iş adamı olarak değil eski başkan olarak yapar bunu. Moral destek verir. Ancak bütün bunlar bir tarafa telefonlarımıza bile bakmadı. 'Kazım Yılmaz'a güven olmaz, söz verir ama tutmaz, o sizi bırakıp gider, imzalı kağıt alın' diyenleri haklı çıkardı. Halbuki biz onun başkanlığı döneminde kendisine çok inanmış ve güvenmiştik. Maalesef orada da yanılttıbizi. Tıpkı kendisine hak ettiğinden fazla değer veren Samsunspor taraftarını aldattığı, verdiği sözleri tutmadığı, onların Samsunsporluluk duygularıyla oynadığı gibi yine doğru davranmadı.