Kına Deyip Geçme...
Kına ağacı, Akdeniz ve Orta Doğu’ya özgü ufak bir ağaçtır. Kına ağacının yaprakları cildi, saçları, elbiseleri ve deriyi boyadığı için yüzyıllardır kullanılmaktadır.
Eski Mısır’da kına, boyanın yanı sıra cilt hastalıklarının tedavisinde de kullanılırdı. Açık yaraların mikrop kapmasını engellediği ve cilt yanıklarına iyi geldiği de tarihi kayıtlarda görülmektedir. Kına, saçların ışıldamasını ve saç derisinin sağlıklı bir hale gelmesini sağlar. Kına yakıldıktan 1 saat sonra temizlendiğinde saçların ışıldadığı kolayca görülebilir. Hardal yağı ile kaynatılan kına yaprakları düzenli olarak saçlara uygulandığında uzamasını hızlandırdığı da öne sürülmektedir. Kına yapraklarının baş ağrısını geçirdiğine dair bir ünü de bulunmaktadır. Kına yaprağı ve sirke ile hazırlanan karışımın başa sürülmesi ağrıyı geçirici özellik göstermektedir. Türk kültüründe de geleneksel bir yere sahip olan kına, düğünden önceki gün yani Kına Gecesi’nde gelinlere yakılır. Yöresel uygulama farklılığı gözlemlense de Kına Gecesi kutlanılan ve önem verilen bir gelenektir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.