MANDA VARLIĞINDA CİDDİ ARTIŞ VAR
Samsun-Sinop Veteriner Hekimler Odası Başkanı ve Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Veteriner Fakültesi Dr. Öğr. Üyesi Habip Muruz, yaptığı açıklamada, UNESCO Dünya Miras Geçici Listesi'nde yer alan ven 56 bin dekarlık alanı kapsayan Kızılırmak Deltası'nda 2008 yılından beri sürdürülen çalışmalarla manda varlığında artış sağlandığını söyledi. Türkiye'de sayısal anlamda manda varlığına bakıldığında 2008 yılının dönüm noktası olduğuna işaret eden Muruz, manda varlığının 140 binlere ulaştığına dikkati çekerek, şunları belirtti: ''Türkiye'de manda varlığında ciddi artış var. Bu artışta sürdürülen çalışmalar ve desteklerin önemli etkisi var. Samsun'da manda sayısı 25 bine ulaştı. Samsun'daki manda varlığının yüzde 60'ı Kızılırmak Deltası’nda bulunuyor. 2008 yılından önce 8 bin olan manda sayısı deltada bugün 13 bine çıkmış durumda."
"Endüstriyel üretime geçilmeli"
Kızılırmak Deltası'nda yapılan iyileştirmelere rağmen geleneksel üretimin sürdürüldüğünü, bunun yerine endüstriyel üretime geçilmesi gerektiğini aktaran Muruz, "Bir manda ortalama 2 ile 4 kilo arasında süt veriyor. Bu rakamın günlük 8 ile 10 kilogram olması gerekiyor. Endüstriyel anlamda ürün pazara sunulacak şekilde değil. Islah çalışması ile tek kolumuzu kullanıyoruz. Beslenme durumunu ihmal ediyoruz. 'Manda köy koşullarında yapılır modern işletmelerde yapılmaz' algısı var. Bu yanlış bir düşüncedir." dedi.
''İtalya modeli uygulanmalı''
Kızılırmak Deltası'nda sürdürülen manda yetiştiriciliği ıslah programı ile ilgili yürütülen sürecin uyumlu gitmediğini de ifade eden Habip Muruz, yetiştiricilikte modern üretim ve beslenme tekniklerinin kullanılması gerektiğini ifade etti. Manda yetiştiriciliğine 18. yüzyılda başlayan ve ürünleriyle dünyanın önemli üretim üssü haline gelen İtalya'da uygulanan modelin örnek alınması gerektiğine işaret eden Muruz, şunları söyledi: ''Kızılırmak Deltası'nda manda varlığı yürütülen çalışmalarla artıyor. Ancak söz konusu mera alanlarında yem varlığı da her geçen gün azalıyor. Burada genel olarak ekstansif besi yani mera ve otlaklarda besi şekli uygulanıyor. Ancak mevcut haliyle hayvan beslenmesi için yetersiz kalıyor. Bu nedenle meraya kesif yem desteklenmesi yapılmalı. Yoksa verim almamız imkansız."
"11 yılda ciddi gelişme sağlandı"
Deltada manda varlığı artmasına karşın verimliliğin yükselmediğini dile getiren Muruz, "Süt ve et verimi geri düzeyde. Mera ve otlak alanlarına yem takviyesi yapılmalıdır. Manda yetiştiriciliğinde 11 yılda ciddi gelişme sağlandı. Bu kapsamda üretimde süreklilik olması gerekiyor. Bunun için ıslah çalışmaları çevre koşuları hayvanların beslenmesi birlikte yürütülmelidir. Yetiştiriciler bunu modern endüstriyel üretime dönüştürmelidir." ifadesini kullandı.
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.