KÜBRA BEBEĞİ HATIRLADINIZ MI?

KÜBRA BEBEĞİ HATIRLADINIZ MI?
Tekkeköy'de açlıktan ölen 2.5 aylık Kübra bebek bizlere ders oldu mu? Tekkeköy'de geçen yıl yaşanan bu acı olay ile ilgili Samsun Türkiye'nin gündemine oturmuştu. Türkiye günlerce Samsun'u açlıktan ölen bebek ile anmıştı.

Yaşanan acı olay sonrası devletin tüm kurumları, sivil toplum örgütleri, dernekler adeta seferber olmuş, Kübra bebek'in ailesine yardıma koşmuştu fakat bu çaba açlıktan ölen Kübra bebeği geri getirmemişti. Şimdi ise bu olayı hatırlatan bir haberimizi siz okuyucularımız ile paylaşıyoruz. Samsun'un bu tür acı olaylar ile Türkiye'nin gündemine gelmemesi için gazetemizin gösterdiği çabanın karşılıksız kalmayacağına inanıyoruz ve aynı basın politikasının tüm yerel basına örnek olmasını diliyoruz. İşte Kübra bebeğin kaderi hatırlatan haberimizin detayları. Tek ümidiz; haberimizin kahramanlarının sonu Kübra bebekle aynı olmaması ve iş işten geçmeden Devletin ve halkımızın yardım eli Kübra bebeklere ulaşması.

İşte Kübra bebek gibi olmasını önlemeye çalıştığımız ailelerden sadece ikisi;
ESER AİLESİ
Roman mahallesi olarak bilinen Yavuz Selim mahallesinde oturan, banyo ve tuvaleti olmayan tek gözlü bir evde yaşam mücadelesi veren 3 çocuklu Eser ailesinin tek dertleri bugün yiyebileceği bir kaşık sıcak yemek. Evin hanımı olan Dudu Eser'in en büyük derdi ise 3 yaşındaki minik Metin'in açlıktan veya bakımsızlıktan hasta olması veya daha acı bir olayın başlarına gelmesi.
Tuvalet ve banyo ihtiyaçlarını komşularından karşıladıklarını söyleyen Dudu Eser, en büyük dertlerin ise ayakkabı boyacılığı yapan eşinin akşam evine gelirken bir ekmek alıp alamadığı. Roman Türkleri Derneği Başkanı Mümin Ergüler sayesinde ulaştığımız bu aile seslerini gazetemiz aracılığı ile duyurarak devletin elinin kendilerine uzanmasını istiyor.
Tüm çabasını yoksul ailelerin ihtiyaçlarını görmeye harcayan Roman Türkleri Derneği Başkanı Mümin Ergüler isteği ise yürek dağlatan şekilde. Ergüler'in mesajı ise şu “Giyemediğiniz kullanmadığınız tüm eşyaları derneğimize getirin. Bizler para istemiyoruz. Bağışta. Sadece gıda ve elbise istiyoruz. Sizler için kullanılmaya, eski olan, çöpe atılması gereken eşyalar bizler için çok değerli. Lütfen bize ulaşın”
ÖZTÜRK AİLESİ
Yılllarca evlat özlemi çeken engelli anne Yeter Öztürk'e Allah bir erkek ve bir kız çocuğu bağışladı. Sekiz yıl önce kavuştuğu çocuğunun ilk ismini İlkay adını koydu.
HAYRISEVERLERE SESLENİYORUM
Minik İlkay borçları yüzünden yanlarında olamayan babasının özlemini engelli anneleri Yeter Öztürk'den gideriyor. Hayatını iki evladına adayan ve yüzde 78 engelli olan Yeter Öztürk kendilerine yardım edilmesini istiyor. Ve şimdi çocukları için hayırsever işadamlarından yardım istiyor.
“BABALARI KAÇAK”
Hayata evlatlarının sevgisi sayesinde tutunduğunu söyleyen Yeter Öztürk çocuklarının bir yıldır babalarını görmediğini söyledi. Öztürk “Çocuklarımın benim kıymetlim. Onları yoksulluk içinde büyütüyorum. Engelli olmam ayrıca sorun oluyor. Çocuklarım için yardım eli uzatabilecek her kapıyı çaldım. İlkadım Kaymakamı Zafer Orhan'dan ve Sosyal hizmetlerden bir müddet yardım aldım. Kendim üç ayda, üç aya beş yüz TL alıyorum.” Diyerek durumunu özetledi.
YARDIM ÇAĞRISINDA BULUNUYOR
Kendisine bu zaman kadar yardım eden herkese minnettar olduğunu söyleyen Öztürk, borçları yüzünden çocuklarından ayrı yaşamak zorunda kalan eşi için yardım çağrısında bulundu. “Çocuklarım babası büyüyor. Eşim borcu olduğu için sanki kaçakmış gibi bir hayat yaşıyor.. Bu yüzden çocuklarını göremiyor. Eve gelemiyor. Altı yıl önce yedi bin TL'lik banka borcumuz otuz bin TL oldu. Bu borcu kapatırsak eşim bizimle beraber yaşayabilir. Fakat yoksulluk içindeyiz. Eşim ara sıra gittiği inşaat çalışmalarından aldığı üç kuruşu bize yolluyor. Çocuklarıma hem annelik hem babalık yapıyorum. Allah rızası için çocuklarım için bir iş adamından bir devlet büyüğümden yardım istiyorum. Engelli olmasam, çalışır çocuklarıma bakardım. Kaymakam Zafer Orhan okul masraflarını karşılıyor ama gıda sıkıntımız oluyor. Engelliyim zor ayakta kalıyorum. Çocuklarımın açlıktan ölmesinden endişe ederek komşularımda ve ulaşabildiğim herkes den yardım istiyorum. ” diyerek yardım çağrısında bulunan Öztürk'ün en büyük umudu ise kendisi gazetemizde okuduğunuz bu habere duyarlılık gösteren hayırseverler.
“KAYMAKAMDAN YARDIM ALDIM”
Maddi destek için bir çok kapıyı çaldığını fakat İlkadım Kaymakamlığı ve sosyal hizmetler il müdürlüğü dışında hiçbir kurumdan yardım alamadığını söyleyen Öztürk “Valilik, belediyeler, kaymakamlar, iş adamları. Bir çok yere başvurdum. Fakat Allah razı olsun İlkadım Kaymakamı Zafer Orhan ve sosyal hizmetler dışından bir yerden yardım alamadım. Ben yoksulum. Çocuklarım için yardım eli istiyorum.” dedi .Anıl OLFAZ




HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.