Küresel ısınma sazanı unutturacak

Küresel ısınma sazanı unutturacak
Beyşehir ve Çavuşçu Gölü'nün kıyı kesimlerindeki donun çözülmesiyle balıkçılar, göle açılmaya başladı ancak beklenen verim alınamıyor. Sazan ve turnasıyla bilinen Akşehir Gölü'nün kuruması yüzünden bölgede balıkçılık tamamen sona erdi.

Bir süre öncesine kadar yılda 500 ton sazanın çıktığı Türkiye'nin en büyük tatlı su gölü olan Beyşehir Gölü'nden artık, balıkçı başına günde 2 kilogram sazan alınabilirken, 2001 yılında 180 ton sazanın üretildiği Çavuşçu Gölü'nden ise yılda en fazla 15 ton balık çıkıyor.

Sazan ve turnasıyla bilinen Akşehir Gölü'nün kuruması yüzünden de bölgede balıkçılık tamamen sona erdi.



Son yıllarda, küresel ısınmanın etkisiyle yağışların azalması, bilinçsiz tarımsal sulama ve sulak alanların yeni tarım alanları için kurutulması gibi nedenler yüzünden Türkiye, önemli oranda kullanılabilir suyunu kaybetti.

Göller ve sulak alanlar kurudu, yer altı suları metrelerce düştü, barajlardaki sular azaldı. Suyun kaybedilmesi, ekonomik açıdan da büyük zararlara yol açtı. Ülkenin birçok bölgesinde balık ve kamışa dayalı geçimini sağlayan birçok aile zorunlu olarak meslek değiştirdi, göç etti.

Sulak alan kaybı ve ekonomi açısından bakıldığında en fazla etkilenen bölge Konya ve çevresi oldu. Türkiye'nin en büyük tatlı su gölü olan Beyşehir Gölü'nün su miktarı son 10-12 yılda yaklaşık yarı yarıya azalarak 2 milyar 995 milyon metre küpe (son ölçümlere göre) düştü.

Su miktarındaki azalma, gölün kar sularıyla değil kanalizasyon atıklarıyla beslenmesi gibi etkenler yüzünden Beyşehir Gölü'nde meydana gelen aşırı otlanma ve kirlilik balıkçılığı olumsuz etkiledi.

Bir süre öncesine kadar yılda 500 tonu sazan, 400 tonu levrek olmak üzere toplam 2 bin tona yakın balığın üretildiği gölde, bilinçsiz balıkçılığın da etkisiyle balık üretimi ciddi oranlarda düştü.

Beyşehir Su Ürünleri Kooperatifi Başkanı Erol Erdoğan, 150 balıkçının önceden günde 10 tona yakın balık çıkardığını, bunun da geçimlerini sağlamaya yettiğini söyledi.

Çıkarılan balıkların ülkenin birçok iline gönderildiğini hatta bazılarının işlenerek ihraç bile edildiğini dile getiren Erdoğan, “Gölde balık stoku yok. Şimdi sadece az miktarda sazan çıkıyor. Gölden günde balıkçı başına 2 kilo balık alınabiliyor. Yıl konusunda değerlendirme zor ama yılda 50 ton sazanı bulamıyoruz. Bundan kazanılan parayla balıkçı teknesinin mazotunu bile alamıyor. Beyşehir Göle'nde balıkçılığın çok az ömrü kaldı” dedi.

ÇAVUŞÇU GÖLÜ'NDE DE TEHLİKE ÇANLARI
Konya'nın Ilgın ilçesindeki Çavuşçu Gölü'nde de son yıllarda tehlike çanları çalmaya başladı. Atlantı Ovası başta olmak üzere binlerce dekarın sulanmasında önemli görev üstlenen gölde, kış ayları sonunda, kapasitesinin ancak dörtte biri oranında su bulunuyor.

Çavuşçu Gölü su Ürünleri Kooperatifi Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Taşal, 2000-2001 yıllarında gölden yılda 180 ton civarında sazan çıktığını söyledi.

40 balıkçının geçimini sağladığı gölden artık, yılda en fazla 15 ton balık üretildiğini vurgulayan Taşal, “Su seviyesinin azalması, Atlantı Ovası sulanırken verilen suyla birlikte balıkların gitmesi, balık sayısını azalttı. Biz göl çıkışına elek konulmasını istedik ama DSİ, bu konuda çalışma yapmadı. Balıklarımız kanallarla tarlalara gitti. Böyle giderse hiç balık kalmayacak” dedi.

3 AY SONRA GÖLE AÇILDILAR AMA
Çavuşçu Gölü'nde yıllardır balıkçılık yapan Fatih Denk de yaklaşık 3 aydın aşırı soğuklar ve don yüzünden göle açılamadıklarını belirterek, balıkçıların göldeki donun çözülmesiyle yeni yeni avlanmaya çıktığını bildirdi.

Gölden bekledikleri balığı bulamadıklarını vurgulayan Denk, “Önceden teknelerimiz dolu çıkardık. Şimdi bir çuvalı bile dolduramıyoruz. Geçimini balıkçılıkla sağlayan kişiler ne yapacak bilmiyorum” diye konuştu.

2000'li yıllara kadar balıkçılıkta önemli konuma sahip olan Akşehir Gölü ise tamamen kuruyunca, bölgede balıkçılık tamamen bitti. Bir dönem yılda 250 ton sazan, 400 ton kerevit ve 150 ton turnanın çıktığı Akşehir Gölü'nün zemininde şimdi inekler otluyor.

Yılda 1000 tona yakın sazanın üretildiği 3 gölde, şimdilerde 50 ton civarında olan üretim, yakında tamamen bitecek gibi görünüyor. Küresel ısınma, kuraklık, bilinçsiz tarımsal sulama ya da kaçak avcılık mı bilinmez ama bu gidişle en sevilen ve bilinen tatlı su balığı sazanı unutacak gibi duruyoruz.

(AA)