Madde bağımlılığı yaşı ergenlik dönemine kadar düştü
Samsun'da madde bağımlılığına yönelen gençlerin yüzde 90'ının 3 ana nedenden dolayı bu yola itildiğini belirten Samsun Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesi AMATEM Servisi Sorumlusu Uzm. Dr. Psikiyatrisi Umut Mert Aksoy, "Türkiye'de eğitime gereken desteğin verilmemesinin yanı sıra parçalanmış aile yapısı ile sosyal ve ekonomik yapısal bozukluklar nedeni ile Samsun'da madde bağımlılığı yaşı ergenlik dönemine doğru hızla yaklaşmaktadır" dedi
Dünya'da her geçen gün başlama yaşı düşen alkol ve madde bağımlılığı üzerine gazetemize açıklamalarda bulunan Samsun Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesi AMATEM Servisi Sorumlusu Uzman Doktoru Psikiyatrisi Umut Mert Aksoy, başta aileler olmak üzere hükümet yetkililerinin konu hakkında tedbir almadığı takdirde, ergenlik çağına doğru yaklaşan madde bağımlılığı yaşının giderek aşağı seviyelere düşeceğine ve buna bağlı psikolojik ve ruhsal çöküşlerin başlayacağına işaret etti. Aksoy, madde bağımlılığına başlama nedenleri arasında yer alan parçalanmış aile yapısı, sosyal ve ekonomik bozukluklar ve eğitime gereken desteğin verilmemesi olmak üzere, bu yöne eğilimi 3 ana neden altında toplayarak, madde bağımlılığına başlayan gençlerin yüzde 90'ının bu 3 nedenden dolayı başladığını vurguladı.
EĞİTİMSİZLİK MADDEYE YÖNELTİYOR!..
Aksoy, madde bağımlılığına itilme konusunda belirttiği 3 ana neden içindeki en önemli nedenin ise eğitime gereken desteğin verilmemesi olduğunu söyledi. Aksoy, "Ülkemizde eğitime gereken destek verilmemektedir. En basit örnek olarak, evlerimizde ne kadar kitap var? Kütüphanelerimizde ne kadar kitap var? Yok denecek kadar az. Ülkemizde gençlerimizi madde bağımlılığına iten en büyük neden eğitimsizliktir" dedi.
'KÜLTÜR KARMAŞASI YAŞAYAN BİR TOPLUMUZ'
Dünya çapında yapılan bir araştırmadan örnek veren Aksoy, "Dünya çapında yapılan bir araştırmaya göre; Bir Türk vatandaşının alışveriş merkezine kitap alma oranı dünya sıralamasında 10 ile 15 arasında değişiyor. Bu istatistik oldukça düşük bir rakamdır. Zaten toplum olarak okuma yazmayı sevmeyen bir toplumuz" şeklinde konuştu. Aksoy, ayrıca Türkiye'nin kültürel geçiş bölgesi olması, Doğu ile Batı kültürünün birbirine geçişinin de bu tür olayları tetiklediğine işaret ederek, "Kültür karmaşası yaşayan bir toplumuz" dedi.
SAMSUN TÜRKİYE GELENİNE GÖRE ORTA SIRALARDA
Aksoy, öte yandan zannedilenin aksine Samsun'da alkol ve madde bağımlılığı oranı Türkiye geneline oranla çok düşük olduğunu ifade etti. Aksoy, "Türkiye geneline baktığımızda, büyük şehirleri ele aldığımızda Samsun, alkol ve madde kullanımında orta sıralarda yer alıyor. Tüm Dünya'daki verilere bakacak olursak, Samsun'da da maddeye ulaşma yaşı gün geçtikçe düşüyor. Bu özel aşırılık Samsun'a özel değil. Aslında şöyle bir durum var. Samsun ufak olduğu için olan bu tür davranışları görme oranımız yüksek. Daha büyük şehirlerde, bu işler daha yer altında olduğu için pek deşifre olmuyor" dedi.
'VERİLER HER ZAMAN DOĞRU DEĞİL'
Madde bağımlılığı konusunda alınan tüm verilen, anket ile saptandığını söyleyen Aksoy, bağımlılığın yol açtığı ruhsal ve psikolojik rahatsızlıklardan dolayı ankette bilgilerine başvurulan vakaların çoğu zaman gerçekleri söylemekten kaçındıklarını dile getirdi. Aksoy, "Kişiler kullandıkları maddeleri ya da yaşadıkları yaşantıları konusundaki sorulara çoğu zaman gerçek yanıtlar veremezler. Bunun için çoğu zaman saptanan istatistikî veriler doğruyu yansıtmaz. Onun için zaten madde bağımlılığına başlama yaşı hiç bir zaman kesin belli değildir. Artı, birde şöyle bir durum vardır; Madde bağımlılığını ele aldığımızda, kişinin esrar mı? Exctasy mi? Neyi kullanıyorsa ona göre tespit yapılmalıdır. Ancak şöyle bir gerçek var ki, madde bağımlılığı ergenlik yaşına doğru düşüyor diyebiliriz" dedi.
ŞİZOFREN OLMA OLASILIĞI 7 KAT FAZLA
Aksoy, son olarak madde bağımlılığının ruhsal ve psikolojik açıdan ne gibi etkileri olduğuna dair şöyle konuştu: "En önemli etkisi beyine olandır. Bozucu ve yıkıcı etkisidir. Esrar kullananlarda mesela şizofren olma olasılığı, normal bir insana göre 7 kat fazladır. Bunun yanında ruhsal bozukluk, işlev kaybı, insanının iş hayatından tutunda tüm hayatını bozması gibi birçok etkisi vardır" dedi.
Ercan ÜSLÜ