MADENCİNİN KADERİ ÖLMEK NE DEMEK!
Samsun halkı, Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Zonguldak Karadon Müessesesi'nde meydana gelen patlama ile göçük altında kalarak yaşamını yitiren 30 maden işçisini konuştu.
Sokağın Sesi, Samsun Barış Bulvarı üzerindeki esnaf ve vatandaşlara, Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Zonguldak Karadon Müessesesi'nde meydana gelen patlama ile göçük altında kalan 30 maden işçisinden, 4 günlük çalışma sonunda, 28'ine hayatlarını kaybetmiş olarak ulaşıldığının açıklanması hakkında ne düşündüklerini sordu. Bulvar esnafı ve halk, olayı ihmalkârlık olarak nitelendirirken, göçük altında kalarak hayatlarını kaybeden işçilerin ailelerine başsağlığı dilediler.
İŞÇİNİN HAYATI HİÇ ÖNEMLİ DEĞİL
Erhan Yılmaz (48-Büro Makineleri): Bir sene içerisinde 3 tane bu tip kazalar oldu ve genelliklede bu kazaların hepsi özel sektörün işlettiği bölgelerde gerçekleşti. Bu kazaların ne büyük nedeni de bana göre denetimsizliktir. Büyük İhtimalle, iş yerlerinde denetleme yapılmıyor. Özel girişimcide ne yapıyor maliyetten kaçmak için bazı önlemleri almıyor. Basit ve ucuz maliyet karşısında alacağı önlemleri almıyor. İşçinin hayatı o insanlar için hiç önemli değil. Ocakları kapatması lazım, ne yapacaklar işçilere ücretsiz demiyorum bakın, işçilere ücretli izin verecek ve ocağı işçilerin güvenli çalışacağı bir ortam haline gelene kadar kapatacaklar. Başka bir çözüm yok bana göre oradaki bütün insanların ailelerinin başı sağ olsun ve Allah sabır versin.
İNSAN HAYATI BU KADAR BASİT OLMASIN
Bu durum karşısında denecek başka ne var ki! Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, belki olay yeri sıcaklığının verdiği bir durum ve o psikoloji ile madencinin kaderi ölüm cümlesini kurmuş olabilir, kurmaması gerekirdi ve insanlar zaten acılılar başbakana bu yüzden tepkili davranmışlardır. Bakın o işe girenler rizikolu giriyor. Kimse o 500600 metre yerin altına keyif için girmez o insanlarda ailelerine çocuklarına evine ekmek götürmek için çalışıyorlardı. İnsanlar zaten bahane arıyorlar, orada sadece Erdoğan pot kırmış ve bunlar olağan durumlardır. Benim söyleyeceğim, anladım kadarı ile devlete bağlı maden ocaklarında böyle patlamalar olmuyor. Özele bağlı olan yerlerde ihtar veriliyor ve denetim yapılmıyor. 300500 liralık aletler bile bir işçinin hayatından kısacası önemli. Ocakları kapatacaklar devlet çıkardıkları işçilerin parasını ocaklar düzelene kadar işverene ödetecek ya da kendisi finanse edilecek. Ondan sonra hep aynı şeyle başları sağ olsun vesaireler, bu insanlara günah bir aileden 3 kişi ölmüş. Kısacası insan hayatı bu kadar basit olmasın ve Allah tüm emekçilerimizin ailelerine sabır versin. Başları sağ olsun
MEKÂNLARI CENNET OLSUN
Abdullah Kahraman (43-Serbest Meslek): Türkiye'de, maden patlamaları ve işçilerimizin göçük altında kalması, senelerdir gündeme gelen bir olaydır. İş yerlerinde ihmalkârlık, şu bölgede şu işyerinde şu veya bu eksik, bütün bu uyarılar ikazlar yapılmasına rağmen hiçbir işveren veya yönetici, eksikliklerin çaresine bakmıyor. Bizlerin de yaşadığı yer burası olduğu için, başa gelen çekilir diyeceğiz ve biz söyleyip biz dinleyeceğiz. O madende ölen tüm kardeşlerimizin mekânlarını cennet olsun ve Allah ailelerine sabır versin. Bu üzücü durum karşısında başka ne denilebilir ki!
İNSANLARA YAZIK GÜNAH YA!
Hasan Kaya (45-İşçi): Ben, her şeyden önce göçük altında sebebi belirli ihmalkârlık var veya yok, ölen vatandaşlarımız kardeşlerimiz ve arkadaşlarımızın ailelerine başsağlığı diliyorum ve onlarında Allah mekânlarını cennet eylesin diyorum. Çalışmaların sürdüğü bölgeye sayın başbakan recep Tayyip Erdoğan'ın gelip yaptığı basın açıklamasında MADENCİNİN KADERİ ÖLMEKTİR cümlesini kurması beni çök üzdü. Bu cümle, böyle acı bir durum karşısında nasıl kurabilir? O insanlara yazık günah ya, para nedir? Maden ocakları denetlense özellikle özel sektöre bağlı maden ocakları denetlense böyle olaylarla karşılaşmayacağız. 2010 yılında bu 3ncü patlama ve ölümler olan o insanların çoluk çocuğuna ve eşine oluyor. Ateş düştüğü yeri yakıyor. Allah sabır versin ne diyeyim ki!
MUHAKKAK BİR İHMALKÂRLIK VARDIR!
Mehmet Binici (55-Emekli): Son yaşadığımız bu üzücü olay, ülkemizde yaşanan tek kötü olay değil. Bu tür olaylar 2010 yılı içerisinde birkaç kere daha oldu ve bu tabi ki benim görüşümdür, gerçekleşen patlamada mutlaka bir ihmalkârlık vardır. Bazı şeylerde dikkatsiz davranılıyor ve önlem alınmıyor. Hepimizi çok üzdü yaşanan bu olay, başka söylenebilecek ne var ki? Muhakkak eksiklikler vardır ve böyle kötü bir olayın tekrar yaşanmaması için gerekli önlemlerin alınmasını istiyoruz ve kardeşlerimizin mekânları cennet olsun diyoruz
İHMALKARLIK OLDUĞUNU DÜŞÜNMÜYORUM
Ahmet Çelik(52-İnşaatçı): Bakın böyle bir durumda direk işveren ve devlet suçlanıyor. Tabiî ki insanların haklı oldukları taraflar ihmalkâr davranılan veya görmezden gelinen taraflar da vardır. Sadece bu duruma istinaden söylüyorum, ben Zonguldak'ı çok iyi biliyorum ve maden ocaklarında da gezdim dolaştım. Meydana gelen patlamada, ben kesinlikle bir ihmalkârlık olduğunu düşünmüyorum. Gaz öyle bir ortamda katçımı kaçar ve patlamanın önüne kimse geçemez. Oradaki insanlar da ekmek parası için çalıyorlardı fakat bu üzücü durum Allahın takdiridir ne diyeyim ki başka Allah ailelerine sabır versin mekânlarını cennet etsin
Tolga BİRGÜCÜ