Menisküs tanısında erken teşhis önemli

Sporcu hastalığı olarak bilinen menisküs yırtıkları, diz zorlaması sonucunda görülen önemli bir sağlık sorunudur. Samsun Büyük Anadolu Çiftlik Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji uzmanı Opr. Dr. Ali Kemal Yazıcı,  menisküs tedavisi Artroskopi yöntemi hakkında bilgiler verdi.

Vücudumuzun en sık yaralanan bölgelerinden biri menisküslerdir diyen Ortopedi ve Travmatoloji uzmanı Opr. Dr. Ali Kemal, "Menisküs diz ekleminin ortasındaki kıkırdak parçadır. Bu parça sert, düz ve lastiksi bir doku halindedir. Dizde bir adet iç kısımda ve bir adet de dış kısımda olmak üzere iki adet menisküs bulunur. Yürümede zorluklar ve dizde ağrı, eklem hareket açıklıklarında azalma, diz içinde sıvı birikmesi, diz ekleminde takılma, kilitlenme gibi belirtileri kişiden kişiye değişik bir şekilde görülmektedir.  Menisküs tanısında erken teşhisin de önemi büyüktür. Muayene sonrası MR ile görüntüleme yapılarak tanı konmakta kişinin durumuna göre tedavi yöntemleri uygulanmalıdır. Menisküs tedavisinde yapılacak olan işlem kişinin tüm yaşantısını etkileyeceği için büyük önem taşır. Menisküs tedavisinde açık ameliyatlarda ekleme ulaşabilmek için büyük kesiler yapılması gerekir. Buna rağmen eklemin her yerini de görmek çoğunlukla olası değildir. Operasyon sonrasında ağrı fazla olur, buna bağlı olarak rehabilitasyon ve iyileşme dönemi daha uzun ve daha sıkıntılı olabilmektedir.

KISA ZAMANDA İYİLEŞME İMKANI

Artroskopi yöntemi ise menisküs eklemi ilgilendiren hastalıkların tanı ve tedavisinde eklem içinin optik bir aletle görüntülenerek ekranda yansıtılması yoluyla yapılan bir işlemdir.  En çok diz eklemine uygulanan artroskopik yöntemle, sıklıkla menisküs yırtıkları ve kıkırdak lezyonları tedavi edilmektedir.

Günümüzde en çok diz eklemi olmakla birlikte omuz ve ayak bileği eklemlerine ve daha seyrek olarak da kalça, dirsek, el bileği eklemlerine artroskopi yapılmaktadır.

Artroskopi de eklemi görüntülemek için kullanılan cihazın kalınlığı yaklaşık yarım santimetredir. Bu nedenle bir santimetreden daha küçük bir kesiye gereksinim vardır. Eklem içindeki yapıları ve bölgeleri muayene etmek , yoklamak, hastalıklı veya yaralanmış yapıları kesmek, dikmek ve tutmak için kullanılan aletlerin kalınlıkları da birkaç milimetre olduğundan, bu aletlerin eklem içerisinde kullanılabilmesi için de bir santimetreden küçük bir kesi yeterlidir. Kesi küçük olduğu içinde iyileşme süresi kısa ağrıda az olacaktır. Bu tedavi yönetiminin de güvenilir ve tecrübeli ellerde yapılması gerektiğini de unutmamak gerekir" diye konuştu.