Nüfusun üçte biri depresyonda gibi ilaç kullanılıyor
Antalya'nın Kundu turizm merkezindeki Miracle Otel'de düzenlenen Psikofarmakoloji Tedavi Güncellemesi Kongresi'ne katılan Aydın, son yıllarda antidepresan ilaç kullanımında ciddi oranda artış yaşandığını belirtti. Türkiye'de ve dünyada antidepresan ilaçların gerekenden fazla ve gereksiz yere kullanıldığı yönünde tartışmalar olduğunu hatırlatan Aydın, insanların günlük yaşadıkları ufak tefek sorunlara karşı bile antidepresan ilaçlara başvurduklarını ifade etti. Antidepresan ilaç tüketimine ilişkin Türkiye Psikiyatri Derneği olarak bir araştırma yaptıklarını, sonuçlarını Sağlık Bakanlığı ile paylaştıklarını dile getiren Aydın, ürkütücü bir tablo ile karşılaştıklarını bildirdi. 2003 yılında Türkiye'de tüketilen antidepresan ilaç kutu sayısının 14 milyon olduğunu, 2007 yılında bu rakamın yüzde 100 artarak 28 milyona ulaştığını vurgulayan Aydın, bu yıl ise yüzde 32'lik bir artışla 38 milyon kutu kullanım tespit edildiğini kaydetti. Antidepresan ilaç kullanımında 2003 ile 2012 yılları arasında yüzde 100'ün üzerinde artış yaşandığına dikkat çeken Aydın, ''Bu yıl kullanılan antidepresan ilaç kutu sayısı 38 milyona ulaştı, maddi değeri ise 380 milyon lira yapıyor. Bu da köklü, çok sayıda öğrencisi olan bir üniversitenin bir yıllık bütçesine eşdeğer'' dedi. İlaç kullanımına bağlı olarak Türkiye'deki hasta sayısının 1,5 katı artması gerektiğini işaret eden Aydın, bu verilere göre Türkiye'de her 100 kişiden 30'unun depresyon hastası olması gerektiğini anlattı. Bunun mümkün olamayacağını dile getiren Aydın, ''Reçetelerdeki artışı nüfusla değerlendirdiğimizde Türkiye nüfusunun üçte biri depresyondaymış gibi ilaç kullanılıyor. Ama bilim ışığında bu kadar insanın depresyonda olması mümkün değil, bu da gereğinden fazla antidepresan ilacının gereksiz yere kullanıldığını gösteriyor'' diye konuştu.
''Antidepresan ilaçlarına ulaşım sınırlandırılmalı''
Prof. Dr. Nazan Aydın, antidepresan ilaçları psikiyatri uzmanlarının dışında tüm hekimlerin reçeteye yazmasından yakındı. Antidepresan ilaç kullanımının artması nedeniyle reçetelere hangi hekimlerin ilaç yazdığıyla ilgili araştırma yaptıklarını söyleyen Aydın, psikiyatri uzmanlarından daha fazla diğer hekimlerin ilaç yazdığını tespit ettiklerini kaydetti. Antidepresan ilaçları en fazla aile hekimleri pratisyenlerin yazdığına işaret eden Aydın, şunları söyledi: ''Pratisyenlerin yazdığının yarısı kadar nörologlar yazıyor, onların yazdığının üçte biri kadar da diğer hekimler yazıyor. Yani psikiyatri uzmanı 4 psikiyatri hastasına bakıyorsa, aile hekimi 6, nöroloji uzmanı 2, diğer hekimler bir hastaya bakıyor. Bu durumda psikiyatri uzmanı kendi alanında 4 hastayı tedavi ederken, psikiyatri uzmanı olmayan diğer hekimler 9 psikiyatri hastasına müdahale ediyor.'' Psikiyatri uzmanı olmayan hekimlerin, günlük sıkıntılar nedeniyle canı sıkılan, üzüntü içinde olan insanlara depresyon ilaçları yazdığını ifade eden Aydın, doğru teşhis konulamaması nedeniyle de ilaç kullanımının arttığına dikkat çekti. Doğru tanı konulamadığı zaman amacına uygun tedavi uygulanamadığını vurgulayan Aydın, ''Gereksiz ilaç kullanımı hem ülke hem de hastanın ekonomisine zarar veriyor. Aynı zamanda hastanın sağlığını da olumsuz etkiliyor. Kişi, ihtiyacı olmadığı halde kimyasal maddeyi vücuduna alıyor, karaciğer ve böbrekleri zarar görüyor'' diye konuştu. Antidepresan ilaçlara ulaşımın kolay olduğuna değinen Aydın, uyku problemi çeken, canı sıkılan insanların eczanelerden rahatlıkla depresyon ilaçlarından birini alabildiğini ifade etti. Antidepresan ilaçlara ulaşımın sınırlandırılması gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Aydın, ilaçları psikiyatri alanında uzman olan kişilerin reçeteye yazabilmeleri gerektiğini bildirdi. Bilim adamlarının dışında bazı insanların da depresyonu küçümser nitelikle açıklamalar yaptıklarını anlatan Aydın, depresyonun ciddi bir hastalık olduğunu, uzman bir hekim tarafından teşhis ve tedavisinin yapılması gerektiğini belirtti.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.