7 Ocak 2010 tarihli resmi gazetede yayımlanan habere göre engelli istihdamına büyük bir destek ve engellilerimizin de yurt ekonomisine katkı da bulunması başka bir anlamda kendine olan güvenin artması için çok yerinde ve çok doğru bir tespit ile alınmış bir karar diye düşünüyorum.
Bu yılı engelli arkadaşlar adına engelli istihdam yılı olarak da kabul edebiliriz. Evet, yıllardır kamuda engelli açığı vardı. Siyasilerimize ve hükümetimize bunu anlatamamıştık. Sonunda özürlüler şurasında bu konular konuşulmuş ve dikkate alınmış ve bir yıl içinde kamudaki engelli açığının kapatılacağına meclis kararıyla onaylanmış olması ve resmi gazetede yayınlanmış olması şahsen beni çok sevindirdi.
Gazetemiz Denge de haberi duyduğumda sevindim ve siz değerli okurlarım ile bu sevincimizi paylaşmak istedim. Sevgili okurlarım, biz engellilerimizin birçoğu kendi istihdamımızı kendimiz sağlayamayacağımız gibi birçok kerede özel eğitim gerekliliği vardır bütün bunlarda yavaş yavaş aşılacağına inanıyorum. Aşılıyor da.
Tabii ki her zaman söylediğim gibi asıl sorumluluk biz engellilere düşmektedir. Bu konuda epeyce de yol kat edilmiştir. Tabii ki problemler çözüldü mü? Bitti mi? Bitmez bitmez! Bizim sevindiğimiz kamudaki bunca senedir acık olan %3 engelli açığının fark edilip hayata geçirilmesi içinde yasa tasarısı hazırlanıp işleme girmesi.
Ben kendi adıma söylersem; söyleyeyim engelliliğim adına çok sıkıntılar çektim. Önce kendi engelliliğimi kabul etmekte sonrada toplumun engellisine acıyarak bakmasını kabullenemedim. Engelliye farklı olduğundan hiç problem yok imiş gibi davranmak mecburiyetinde bırakılmanın zorluğu omuzlarımda gittikçe ağırlaştığında kaldıramaz hale gelmiş idim ki ben görme özürlüyüm istesem de istemesem de dedim o baskı yükünü üzerimden attım bir oh! Dedim.
Onun içindir ki engellilerimizin birçoğu önce aile baskısından kurtulması ve kendini yetiştirmesi ve sosyal alanlarda yer alması gerekiyor. Engelli ailelerimizin engelli çocuğuna önce güvenmesi gerekiyor.
Engelli maaşını almak için herkes rapor çıkartıyor. Fakat engellisini evinde kapalı tutmaktan da kendini alamıyor. Niçin bu kadar sevindim; engellilerimizin çağdaş, demokratik ve eğitim düzeylerinin yükseltilmesi ve engellilerimizin topluma diğer yurttaşlarla eşit haklara ve yaşam standartlarına sahip bireyler olarak tam ve eşit katılımlarını benimsemeleri açısından atılan büyük bir adımdır. İşte bu adım ülkemizdeki engellilerin ekonomik, toplumsal, kültürel, mesleki bakımlardan çaba gösterildiğinin bir işaretidir.
Engellimize acıyarak değil yapabiliyorsak engelliliğinden ötürü olan engelleri kaldırmak gerektiğine inandığımdan.
Tabii ki öncelikle engelliliğe yol açan nedenlerin ortadan kaldırılması için gerekli önlemlerin alınması gerekiyor.
Aile ve toplum bilincinin engellisine ayrıcalıklı değil onları diğer yurttaşlarla aynı eşit haklar ve yaşam standartlarının sağlanmasının bilincinde olunması gerekliliğine inanıyorum.
Bugünde yazıma son verirken siz değerli okuyucularımıza sağlıklı bir yaşam, engellilerimize de engelsiz, sağlık dolu mutlu yarınlar diliyorum. Sevgi ve saygılarımla.