1997- 1998 öğretim yılında 8 yıllık zorunlu ilköğretime geçildi.8 yıllık zorunlu ilköğretime geçmeden önce ilköğretim beş yıldı.
Beş yıllık ilköğretimin olduğu dönemde, ülkenin nüfusu, öğretmen ihtiyacı, ailenin milli gelirden aldığı pay gibi faktörler önemliydi. Köy enstitüleri ve öğretmen okulları, öğretmen yetiştiren okullardı. Köylerden öğretmen okullarına giden öğrenciler parasız okudular öğretmen oldular. Okuyan öğrenciler köylere ve ilçelere öğretmen olarak atandılar. Köy kasaba çocukları, doktor, hakim, savcı, mühendis, kaymakam,vali ve diğer kamu görevlileri oldular.
O yıllarda köylerde kız çocuklarının okumalarını istemeyen ailelerde vardı. Öğretmenler okumaları için çok gayret gösterdiler. Bu günlere kolay gelinmedi,
O günün şartlarına göre beş yıllık zorunlu eğitim zorunluydu. Zor koşullara rağmen eğitimde başarı sağlandı. 5 yıllık zorunlu eğitimden ülke koşulları değişti için 8 yıllık zorunlu eğitim ve öğretime geçme ihtiyacı ortaya çıktı.
Eğitim ve öğretimde başarının en büyük payı olan öğretmenlerdir. Öğretmenlik çok büyük fedakarlık isteyen bir meslektir. Çocukları yetiştiren öğretmenlerin bilgili, işini seven, öğrencilerin başarısı için kendini yetiştiren, her türlü zor koşullarda başarı elde etmeye gayret eden toplumda örnek olan kişiler olmalıdır. Bunun yanında sınıf mevcutları, okul binalarının durumu, öğrencilerin okula gelip gitmeleri başarıya etki eden durumlardır.
8 yıllık zorunlu ilköğretimde daha nasıl başarılı olunmalıdır. Başarısızlıklar nelerdir. Bunların üzerine durulabilir.
8 yıllık zorunlu ilköğretimde eksiklikler olmasına rağmen sistem oturdu. Başarı sağlandı.Birinci, ikinci, üçüncü sınıfları sınıf öğretmenleri okutabilir. Dördüncü, beşinci, altıncı, yedinci sınıfları branş öğretmenleri okutabilir. 8 yıllık zorunlu ilköğretim eksikleri giderilerek devam edilmelidir.
8 yıllık kesintisiz eğitime geçilmesiyle okullaşma oranı yüzde 84'den yüzde 98'e çıktı.
İlköğretime devam eden kız öğrencilerin oranı yüzde 78'den yüzde 98'e çıktı.
Kız öğrencilerin orta öğretime devam oranı yüzde 34'den bugün yüzde 66 oldu.
1997 yılında her 100 kız öğrenciden yalnızca yüzde 9'u üniversitede okurken bugün her 100 öğrenciden yaklaşık yüzde 30'u okuyor. Yüksek öğretimde okullaşma oranı yüzde 10'dan yüzde 31'e çıktı.
8 yılık zorunlu ilköğretim okullarında başarı sağlandığı için orta öğretimde ve üniversitede okuma oranlarında hem kızlarda, hem de erkeklerde artış olmuştur, öğrencinin okuma hevesi daha da artıyor. 8 yıllık temel zorunlu eğitim ve öğretim çocuğun yeteneklerini ortaya çıkarıyor.
8 yıllık zorunlu ilköğretim sağlam temeldir. Binanın temeli ne kadar sağlam olursa binanın diğer katları da o kadar sağlam olur.