1978 yılında Devlet Memuru olduğum da; ilk alıp okuduğum kanun kitabıydı.
25 yıl bu kanuna göre memurluk ve idarecilik yaptım.
1994 yılında, bitirdiğim ikinci üniversitenin intibakı yapılmayınca, Trabzon İdare Mahkemesine başvurup kazanmıştım ve intibakım Mahkeme kararıyla yapılmış ve daha sonra da; İdare Mahkemesinin Anayasa Mahkemesine başvurmasıyla “ İkinci intibak yapılamaz” bendi iptal edilmişti.
Mahkeme kararı halen arşivimdedir.
Yaklaşık 40 yıldır 657 değişmeli, şöyle olmalı, böyle olmalı denir, arada bir değişen, yandan dolaşılan maddeler, fıkralar, bendler eklenir veya çıkarılır…
Hatta 1980 – 90’lıyıllarda yazım dilinin sadeleştirilmesi bile gündeme gelmişti, çünkü bazılarının deyimiyle içinde “Eski Türkçe, Osmanlıca “ kelimeler çoğunluktaydı.
Bahsedilen kelimeler sanki sadece 657’de varmış gibi!
Değişmesi gerektiği konusunda daima fikir birliği olmuştur.
Fikir ayrılığı ise; yerine nasıl bir kanun çıkarılacağındadır…
Her hükümet maalesef kendi ideolojisi veya fikirleri doğrultusunda değişiklik yapmak istemiş doğrusu yani hukuk ve vicdana uygun olanı getirelim dememiştir.
Şu anda yapılmak istenen değişikliğin de; hukuka ve vicdanlara uygun bir istek olduğu konusunda endişeliyim!
Hükümetin; memur, işçi ayrımını kaldırıp yerine ÇALIŞANLAR tanımı getirmek istemesi, yapılacak iş, yetki ve sorumluluğa göre maaş ya da ücret belirleme istek ve çalışmaları yüzeysel bakılırsadoğrudur ve haklı bir gerekçedir!
Ancak kanunu nasıl çıkartırsanız çıkartın önemli olan; bürokratik oligarjinin, akrabayı taalugat önceliği ve ahlaki eksikliği olan siyasetçilerin bunu nasıl uygulayacağıdır!
Bizim diğer kanunlardan önce “ SİYASİ AHLAK” yasası ve eğitimine ihtiyacımız vardır.
KPSS’de 90 alan bir adayı uyduruk mülakatta eleyerek yerine 75-80 puanlı yakınını atayabilen ahlaksızların olabildiği…
Hiç sınavsız, yakınlarını üst görevlere atayabilen, Kur’andaki “akrabayı kollayın” mealindeki ayeti bile keyfine göre yorumlayabilen din istismarcılarının utanmadan “medyaya çıkıp, doğrusunu yaptım” diyebildiği…
Daha bir çok olumsuz örneklere sahip olanların getireceği kanun değişiklikleri de hiçbir zaman çözüm olmayacak hatta kötü bir “değiştirme” çığırı açacaktır.
Çözüm önce “SİYASİ AHLAK YASASI” ve “UYGULAYAN BİR İRADE” oluşmasındadır vesselam.