Bu sene 100. yılı kutlanacak olan Dünya Kadınlar Günü'nde, Samsunlu kadınların nabzını tuttuk... Samsunlu işçi, emekli, öğrenci kadınlar ve siyasi parti temsilcisi kadınlar 8 Mart ile ilgili fikirlerini paylaştı...
Gönül Tekneci (DSP Samsun İlkadım İlçe Başkanı) : "8 Mart'ın Türkiye'de de resmi tatil olmasına bir ihtiyaç olarak bakıyorum. Türk kadınının toplumda hak ettiği yeri alamadığını düşünürsek, 8 Mart'ta uygulanabilecek bir resmi tatil tüm kadınlarımız açısından faydalı olacaktır. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nün Türkiye'de de resmi tatil ilan edilmesi, şiddete, ayrımcılığa, namus cinayetlerine maruz kalan, büyük baskı ve acılar yaşayan ülkemizdeki kadınların alanlarda seslerini duyurmalarına, sorunlarını kitlesel bir şekilde anlatabilmelerine ve aralarındaki birlik, beraberlik ve dayanışma bilincinin daha da kuvvetlenmesine olanak sağlayacaktır"
8 MART RESMİ TATİL OLMALI
Fatma AKSOY (Emekli Öğretmen): "1887'de gerçekleşen acının mücadelesi Clara Zetkin önderliğinde 1990 yılında başlıyor. Bu mücadelenin 100. yılındayız. Kadının çifte sömürüsü (hem emek hem cins) üzerinden kadınların eşitlik ve özgürlük taleplerine yanıt buluncaya kadar mücadelesinden yanayım. Bu mücadele sınıf mücadelesinden ayrı düşünülmemelidir. Ama kadınların, konumlarından dolayı erkek egemen sisteme karşı da mücadelesini içeriyor. Erkek egemen sistem kadını cins olarak sömürürken, var olan egemen sistem de emek boyutunda sömürmektedir. Kadının meta olarak yaşamın her alanında kullanılmasının en tipik örneği; kadının eş, metres, sevgili, kapatma sıfatlarıyla bir erkeğin arkasında kalışı ya da onun malı oluşu diğer yandan da var olan egemen sistem tarafınca kadınların meta olarak kullanılıp satıldığı genelevleri, resmileştirip buradan vergi almasıdır. Doğu ve Güneydoğu'daki kadınların ezilmişlikleri kat kat fazladır. O kadınlar silahlı çatışmaların bedelini vücutlarıyla, özgürlükleriyle, emekleriyle ve evlatlarıyla ödüyorlar. Dolayısıyla 8 Mart, mücadele günü olduğunun için doldurularak emek, cins ve ulusal boyutlarıyla yalnız 8 Mart'larda, 25 Kasım'larda takvime bağlı kalarak değil yaşamın her alanında tüm kadınlar birlik, mücadele ve dayanışma günüdür. Ve bu ilkeler doğrultusunda yaratılacak bağımsız bir kadın örgütlülüğü ve direniş zaferi olacaktır. 100. yılı vurgulayarak, kadının emek mücadelesinde birçok kazanım yanında 8 Mart'ın da yasallaştırılarak ücretli tatil günü talebini destekliyorum"
DÜNYA KADINLARI İÇİN ÖNEMLİ
Özge Dede (Halkevleri Kadın Savunma Başkanı) : "Ciddi anlamda kadınların sosyal hayatta kendilerini göstermeleri gerekiyor. Acı bir mücadelenin anılması ve kazanılmış zafer adına tüm dünya kadınları için önemli bir miras. 'Kadın Buluşması' adlı kadın hareketinin gündeminde 8 Mart'ın ücretli resmi tatil olması talebi var. Destekliyorum"
KADINLARA
ERKEKLERDEN DE DESTEK VAR
Yahya Kemal Çoban (78'liler Derneği Federasyon Üyesi) : "Bağımsız Kadınlar, Feminist Hareket, Emekçi Kadınlar Platformları tek bir noktada buluşuyor: Kadın sorunu. 'Kadın sonu ertelenemez, hemen şimdi çözülmeli' diyorlar. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü, 'Emekçi Kadınlar Günü' olarak kutlanmalı. Çünkü emekçi kadınlar çifte sömürüye maruz kalıyorlar, hem kadın oldukları için hem de emekçi oldukları için. 12-14 saat arasında çalıştırılan, doğum ve doğum sonrası izni olmayan kadınların sömürülmelerinin çözümü için temel hedef sistem olmalı. 'Gecikmeden demokratik kadın hakları kazandırılmalı' mücadelesinin resmileştirilmesi hususunda 8 Mart Dünya Kadınlar Günü resmi tatil yapılabilir."
ASIL MESELE
TATİL DEĞİL HAKLARIMIZDIR
Buket Çırak (Muhasebeci, 25) : "8 Mart 'Kadınlar Günü' olarak değil de 'kadın hakları günü' olarak algılanmalı. 8 Mart'ın amacı kadın haklarını savunmak için insanların bir araya gelmesidir bence. Kadınlar olarak sadece 8 Mart'ta değil haklarımızı haksızlığı gördüğümüz her zaman savunmalıyız. Bu bağlamda çalışmadıktan sonra bu günü kutlamak amaçsız kalır. 8 Mart çerçevesinde o günün tatil olup olmaması değil tartışılacak konu. Asıl konumuz haklarımız için çaba göstermemiz"
GERÇEK ANLAMDA
"KADINLARIN GÜNÜ" OLMALI
Demet Ceylan (Kasiyer, 21) : "8 Mart'ta sadece kadınlara tatil olmalı, o gün kadınlara özel bir şeyler yapılmalı. Kadınlar 'bugün benim günüm' diyerek, hoş vakit geçirmeliler. 8 Mart kadınların haklarını savunmaları yolundaki çalışmalarının bir sembolü bence"
BENCE HAK VERİLMEZ ALINIR
Büşra Batman (Öğrenci, 17) : "8 Mart kadınlara özel bir gün olup, sadece kadınlara tatil olmalı. O gün sesimizi duyurmak için bir fırsat. Kadınlara yapılan haksızlıklara karşı savunma yapmalıyız. Şunu bilmeliyiz ki hak verilmez alınır. Ben de genç bir kadın olarak 8 Mart'ın gerçek anlamda kadınların el üstünde tutulduğu ve o günün hakkının verilerek kutlandığı bir gün olmasını istiyorum"
Beyza İNAN