ABANOZ'DAN SAMSUNLU ŞAİRLER ANTOLOJİSİ'NE DESTEK...

Samsun Yazarlar Derneği Başkanı, eğitimci İsa Abanoz, şair ve araştırmacı yazar, gazeteci Ali Kayıkçı tarafından piyasaya sunulan"Samsunlu Şair ve Yazarlar Ansiklopedisi"nin gerekli destek ve ilgiyi göremediğini belirtip bu konuda şunları söyledi:
"Bir ülkede sanat ve edebiyattan ziyade siyaset konuşuluyorsa o ülke geri kalmış bir ülkedir. Bir ülkenin sanat damarları her daim canlı olmalıdır. Sanat; hayat, üretim, tevazu, başarı ve gelişmişliktir. Sanatçı, korkmadan ve çekinmeden haykırabiliyorsa orada ilerlemeden söz edebiliriz. İki günü eşit olan ziyandadır. Bu ziyandan insanları kurtaran, siyasetçilere Molla Kasım olan, titreyip ve titretip beyinlerde şimşek etkisi ortaya koyan da elbette sanatçılardır.

Mahalli sanatçıları denize dökülen irili ufaklı dereler olarak düşünmeliyiz. Her bir akarsu değerlidir. Zira hepsinin deruhte ettiği görev güzellikleri, doğallığı, tabiatı, bekâreti okyanuslara taşımak ve orada pazarlamaktır. Birer birer binlere ulaşılır. Benlik cenderesinden kurtularak 'biz'lere ulaşabilir. Bir ülke için tek kalp, tek yumruk, farklılıkları içinde barındıran birlik ve bir vücudun birbirlerine duyarlı hassas organları olunmalıdır.
Samsun Yazarlar Derneği Yönetim Kurulu üyesi olan Sayın Ali Kayıkçı hocamın derleyip yazdığı bu eser, Samsun'un gözü, kulağı, hafızası, sessiz bir çığlığı ve devrin şahididir. Gelecek için bir mektuptur. Gençlere mühim bir yadigârdır. Bu eser mütevazılık numunesidir. Çünkü bu eserdeki sanatçıların pek çoğu yereldir. Millî manada kendini geliştirip ülkece tanınma seviyesine gelmemişlerdir. Samsun da dâhil olmak üzere pek çok insan buradaki yazarları tanınmayabilir. Ancak Ali Kayıkçı hiçbirini dışlamadan, hepsine değer vererek, önemseyerek eserinde cesurca sergilemiştir. Samsun için galat tarzı yanlış ezberleri bozarak A'dan Z'ye sayısız yazar, şair, sanatçı, siyasetçi, köşe yazarı ve eğitimciyi bir aile yaparcasına kitabında toplayarak Samsun'a kalıcı bir eser bırakmıştır.
7. baskısını yapıyor eser. Ancak bana göre gereken alakayı görememiştir. Bin bir eziyetle bir araya getirilmesine rağmen, eser gerekli desteği görmemiştir. Bu kadar geniş hacimli bir eserin elbette ki bir de maliyeti vardır. Mali konularda maddi, manevi destek bekliyorum seçilmiş ve atanmışlarımızdan. Bu vesileyle yeni Valimiz Sayın İbrahim Şahin Beyefendi'ye hoş geldiniz, diyor destek bekliyorum. Başta Büyükşehir Belediye Başkanımız olmak üzere 17 ilçe belediye başkanımızdan, kaymakamlarımızdan, sivil toplum kuruluşlarımızdan, eğitimci, idareci, yazar ve şairlerimizden destek bekliyorum. Biz sadece Samsun ile sınırlamıyoruz kendimizi. Kollarımızı bir makas gibi açarak bütün Türkiye'ye hitap ediyoruz. Gezi, seminer ve ziyaretlerimizde yanımızda her daim bu vb. eserleri götürerek Samsun'un adını duyurmayı amaç edinmişiz kendimize. Samsun'u bir sanat merkezi, edebin ve edebiyatın konuşulup tartışıldığı, şiirden şuura ulaşıldığı, şair ve edebiyatçıların yarıştığı bir merkez yapmak üzere var gücümüzle Samsun Yazarlar Derneği olarak çalışmaktayız. Samsun'u sanat ve edebiyatın buluştuğu bir adres yapma gayesiyle yola çıktık. Bu yolda siz okuyucularımdan destekler bekliyorum.
İnsan topluluklarının gelişmesi, her şeyden önce dil ve edebiyatlarının ilerlemesine bağlıdır. Biz de bu yolda çalışıyoruz. Hem edebiyatın hem de anne sütü gibi kokan dilimizin gelişmesi için gayret sarf ediyoruz. Edebiyat hayatın uydusudur, hayata istediği şekli verir. Ve edebiyatçılar, sanatçılar kanun yapıcılardan daha önde gelir zannımca. Çünkü onların hayattan hiçbir beklentisi yoktur. Üretirler, tüketmezler. Verirler, almazlar. Satılırlar, satmazlar. Atılırlar atmazlar. Sürünürler, süründürmezler. Doyururlar, doyurulmazlar. Kovulurlar, kovmazlar. Sövülürler, sövmezler. Dövülürler, dövmezler… İşte bu yüzden sanatçı ve edebiyatçıları pek değerli buluyoruz. Kitabımızdaki merhum olan sanatçılara Allah'tan rahmet diliyorum. Hasta olanlara Allah'tan acil şifalar bekliyorum. Biz mütevazı olmayı kendimize rehber edinen bir aileyiz. Üstad Mehmed Âkif Ersoy'un dediği gibi:
“Bana sor sevgili kari sana ben söyleyeyim
Ne hüviyette şu karşında duran eş'arım
Bir yığın söz ki samimiyeti ancak hüneri
Ne tasannu bilirim çünkü ne sanatkârım
Şiir için gözyaşı derler onu bilmem, yalnız
Aczimin giryesidir bence bütün âsârım
Ağlarım ağlatamam, hissederim söyleyemem
Dili yok kalbimin ondan ne kadar bîzârım
Oku şayet sana bir hisli yürek lazımsa
Oku zira onu yazdım iki söz yazdımsa.”
Eserlerimiz için yazacağımız en güzel dibacelerden biridir bu sözler. Bu sözler kalp atışımızı hızlandırır, bizi heyecanlandırır, vecd hâline düşürür.
Oktay Zerrin