Açıköğretim Fakültesi Sınıfta Kaldı
Türkiye eğitim konusunda çok çok alt sıralarda bunu biliyoruz. Ancak bu kadar da olmaz ki dedirten durumlar da her geçen gün artmaya devam ediyor
Ülkemizde bulunan üniversite sayısının her yıl artıyor olmasına sevinsem mi bilemiyorum doğrusu.. Özgür düşüncenin evi olan üniversitelerde bu, ne kadar sağlanılıyor tartışılır, hatta öğrencilerin kılık kıyafet dayatmasının daha yeni son bulduğunu hatırlatırsak oldukça yol var katedilmesi gereken diyebiliriz. Özgürlüğün var olup olmadığı tartışmasını bir başka yazıya bırakarak asıl değinmek istediğim konuya geçmek istiyorum;
Değinmek istediğim konu tek bir üniversite ile ilgili. Bildiğimiz üzere Eskişehir Anadolu Üniversitesinin Açıköğretim programına talep oldukça fazla. Yıllardır bu programı yürüten Anadolu üniversitesinin son günlerde üst üste açık vermesi bu programın miladı mı doluyor? diye düşündürdü.
Üniversitenin bu yıl artan eksikliklerini paylaşmak istiyorum
Üniversite 2012-2013 eğitim öğretim yılına yeni bir eğitim modeli olan kredili sistem modeli ile başladı. Ancak bu yenilk öğrencilerin yüzünü güldürmedi. Çünkü buna karşılık öğrencilerin hakkı olan bütünleme sınavları kaldırıldı. Çok ilginçtir ki aynı yıl içinde (22 Haziran 2012)
YÖK, tüm üniversitelere bütünleme sınav hakkını zorunlu kıldı. Buna rağmen Eskişehir Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi bu maddeye uymuyor!
YÖK'ün zorunlu kıldığı bu maddeye uyulmaması büyük şaşkınlık yaratıyor. Tüm öğrencilere sağlanan bütünleme sınavı hakkının Açıköğretim fakültesi öğrencilerine sağlanmamasının sebebini anlamak mümkün değil.
Bir diğer durum, ders kitapları dağıtımındaki aksaklıklar. Programda okuyan öğrencilerin tek kaynağı olan ders kitapları zamanında ellerine ulaşmıyor. Vize sınavlarına eksik kaynakla hazırlanan öğrencilerin mağduriyeti görmezden geliniyor. Okul harç paralarını zamanında yatıran öğrencilerin dönem boyunca isyanını dile getiren olmadı. Bu durumun görmezden geliniyor olması ise düşündürücü! Açıköğretim programında okuyan öğrenci sayısının okul tarafından bilinmesine rağmen şehirlere dağıtılacak olan kitapların tek tek ve az miktarda dağıtımı büyük soru işaretlerine sebep oluyor.Bu durumda cevaplanması gereken en mühim soru:
Kitaplar öğrencilere zamanında niçin teslim edilmiyor?
Son sıkıntı ise; sınav sonuçlarını öğrenmek isteyen öğrenciler siteye giriş yapamıyor, site çöküyor! Sistemini, aynı anda girişi kaldırabilecek kapasitede uygulamayan üniversite bu konuda da sınıfta kalmış durumda.
Tüm bunlardan sonra insan düşünüyor ülkemizde devlet üniversitelerin denetim organı işlemiyor mu?
Başbakan ve bakanların bu durumdan haberi var mı?
Bu durumu ulusal ve yerel basınla paylaşmama rağmen geri dönüş aldığım sayı oldukça az oldu bu konuda basın ve yetkililer 3 maymunu oynamaya devam ediyor! Öğrenciler yinede seslerini duyurabilmek için 2 ayrı imza kampanyası oluşturmuş, kim bilir belki duyan olur.