Dış destekli olduğu her beyanatta söylenen bölücü terör örgütü PKK ve onun TBMM deki uzantısı DPT"nin, yurt içi destekçileriyle ülkemiz doğu ve güneydoğu il sınırlarında ve Irak'ın kuzeyinde yuvalanan PKK"lı teröristlerin sızmalarla tırmandırdığı teröre karşı alınan askeri ve sivil önlemlerin tartışıldığı bu günlerde,
Sayın Adana valimiz İlhan Atış"ın; Adana'dan yükselen sesine arka çıkmayan siyasi hükümet, D.T partisinin ve bölücü terör örgütü PKK taraftarlarının, İmralı adasında kılına bile zarar gelmeyecek şekilde misafir gibi tutuklu bulunan terörist başı Öcalan canisine,
İşkence ve kötü muamele görüyor diyerek, yoğunlaştırarak gerçekleştirdikleri gösteri ve eylemlerine karşın, İmralı"dakine, kötü muamele yok telkin ve cevaplarıyla meşguller.
Yaklaşan 2009 mahalli seçimler öncesinde bölge halkını sindirerek başka partilerin faaliyet yapmaları engellemekte. Kürt ırkçılığını öne çıkartarak yaptıkları propagandalarıyla oyların blok olarak DPT"ye verilmesi için doğu ve güneydoğu illerimizde insanlar üzerinde baskı tehdit ve zor kullanarak belediye yönetimlerini ele geçirmek isteyen PKK ve DTP ikilisi;
T.C Devletinin Asker ve polisini istemiyoruz şekline dönüştürdükleri başkaldırı provalarıyla, her yerde ve her zaman olduğu gibi, kadın ve çocukları örgütleyerek planlı bir şekilde öne sürmektedirler.
"Dağdakine ve şehirdekine yeşil kart al, kömür, gıda, sağlık hizmeti, ilaç, eğitim v.s sosyal yardımlardan yararlan, her şeyini devletten karşıla, Dinimizde yeri var iki yetmez üç-dört eş, al.
15-25 yetmez, 40 çocuk sahibi ol."sorduğun zaman, Kürt nüfusu artsın derler" kimini dağa kimini sokağa, kimini de Ankara"ya sal.
Düğünlerde dolarları havaya uçuştur, davullar zurnalar eşliğinde, uzun namlulu silahlar, tabancalar su gibi mermi yaksın. Ekmeğini suyunu yiyip içtiğin aslanlar gibi keyfini sürdüğün bu devlete hakaret et, sövmeye kalk.
Tedavi olduğun sağlık ocağının ve hastanenin, bedava kalem, kitap, defter, önlük, ayakkabı alarak okuttukları çocuklarına, okulların camlarını kırdır taşlat.
Ülkemiz üzerine göz koyan bölücülere, vatan hainlerine arka çık. Sonrada kalk hapisteki caniye işkence var diye bağır. İkiyüzlü batının desteğiyle, ortalığı ayağa kaldır. İnsan hakları, sosyal adalet, Avrupa birliği ne der diye tuttur, Türkiye topraklarında gözü olan dış düşmanların oyununa gel.
Vatan sana canım feda. Ne mutlu türküm diyene, ırkçı faşist diye sustur. Oh ne ala.
Oysa valimiz ne diyor;"çocuklarınıza sahip çıkın, türkiyede ayrılık yoktur. Anadolu erkeği korkmaz. çoçuğunu ve karısını polisin askerin karşısına sürmez. Bu işi mertçe yapmak istiyorlarsa, yüzündeki çorabı çıkarır, polisin karşısına çıkar gösterisini yapar. Yasalsa biz koruruz. Yasa dışıyla gereğini yapar, adli makamlara göndeririz. Yoksulluk, işsizlik, Geri kalmışlık hepsi palavra, Yoksulluk görmek isteyenlerin Tufanbeyli'nin, Kastamonu'nun, Samsun'un, Afyon'un köylerine gitmesi gerektiğine dikkat çeken Vali Atış, sözlerini şöyle sürdürüyor: "Oralarda çocuklar polislere neden taş atmıyor çünkü onlar kötü emeller için kullanılmıyor. Bütün bölgelerde insanlar Türkiye Cumhuriyeti'nin yanında ama vatana ihanet planları yapan yüzde 3-4 insan var. Öyle bir hale geldik ki, insanlar birbiriyle konuşurken herhangi bir etnik gruptan bahsedenlerin sırtı sıvazlanıyor gülünüyor.
Türk'üm diyene; Irkçılık yapma, sus' deniyor.
Türkiye'de herkes kökeniyle övünebilir, ne mutlu ben... Diyebilir. İzin ver ben de Ne mutlu Türküm' diyeyim."
Amaç bu ülkeyi bölmektir. Adana Valiliği olarak buna izin vermeyeceğiz."diyen valimizi biz de yürekten kutluyor,
Ülke olarak birlik ve beraberliğimize kasteden hainlere karşı;
Türk-Kürt ayırımı yapmaksızın, sayın valimize hep beraber sahip çıkarak destek olmalıyız