ADAYLAR
2015 Yılının 7Haziran tarihinde yapılacak Milletvekili genel seçimlerinde aday olacakların isimlerini basından öğreniyoruz.
C.H.P. Milletvekillerinin büyük çoğunluğunu ülke genelinde, partiye kayıtlı üyeler tarafından ön seçimle yapacak, diğer partiler Milletvekillerini genel merkezin sıralamasıyla seçime girecektir.
Partiler adaylarının isimlerini Nisan ayının başlarında, yüksek seçim kuruluna verecekler.
Samsun ili T.B.M.Meclisine dokuz Milletvekili gönderecek, iktidar partisi iktidarda olmanın imkanları, belediyelerinin çoğunluğunun elinde olması, elinde bulunan ekonomik kaynakların seçimlerde gerektiği yerlerde kullanması, seçim tecrübeside olduğu için seçime daha avantajlı gitmektedir.
Muhalefet partileri Türkiye’nin resmini doğru görmeleri nerelerde hata yaptıklarını, geçmişte aldıkları aylardan sonuç çıkarmak iktidar partisinin neden başarılı olduğunu, tahlil edebilmeli, eleştirinin yanında neler yapacağını, halkı ikna etmeli, Milletvekili sıralamasında hata yapmadan, seçime iktidar olacağım diye girmeli, seçmene güven vermelidir.
İlimiz Samsun’un köyleriyle beraber on yedi ilçesi var. Parti genel başkanları, ilçelerin ve köylerin oylarının önem taşıdığını, buna göre merkezin yanında, Bafra ve çevre ilçeleri, Çarşamba ve çevre ilçeleri, Kavak ve çevre ilçeleri, seçim bölgeleri düşünülürse, Milletvekili dağılımında bu ön görü göz önünde tutulursa, seçmen Milletvekilinin kendi bölgesinde olduğu için sandık başına koşa koşa gider. Seçmenin Milletvekilinden beklentisi olmakta, o çevrenin sorunlarını kısa zamanda çözüme kavuşur.
Seçmenler seçime ilgi duymakta, oyunu kendi iradesiyle verecek tecrübe ve birikime sahip Genel başkanların sıralamasına göre oyunu vermek zorunda kalmakta, gerçek milli irade yansımamaktadır.
Türkiye’de seçmen davranışı eğer olağanüstü bir başka olay olmazsa temel belirleyici artık ekonomidir.
İktidar partisi yapılacak genel seçimde en az üçyüz otuz Milletvekili çıkarmak Anayasanın değiştirilmesi, Başkanlık sisteminin getirilmesi için seçim çalışmaları o yönde yürütecektir.
Seçmen Türkiye’de çoğu kez tek yönlü bilgilendirme, yönlendirmenin etkisi altında kalmakta, orta ve uzun vadeli milli stratejik çıkar değil kısa vadeli çıkar merkezli oy kullanmakta geleceği göremiyor.