Ahlak

Şeyma Taş

 

Samsun yine kötü haberlerden kendini kurtaramıyor. Alkol,fuhuş,kız kaçırma derken şimdi de hayvanlara yapılan vahşetlik görüntüler ile gündemde ne yazık ki.. Savunmasız, masum bu canlıların çilesi ne zaman bitecek? Geçtiğimiz haftalarda Atakum'da yol kenarında gözü çıkarılmış, dişleri kırılmış ve derisinin bir kısmı yüzülmüş bir köpek cesedi bulundu. Tam bir vahşet! Bu vahşetliği yapanın insan sıfatında olması olayı daha da ürpertiyor. Olayı duyan hayvan hakları federasyonu bu olaya duyarsız kalmayarak köpeği bu hale getiren kişiyi bildirene 2000TL ödül vereceklerini duyurdu. Ne kadar önleyici olur bilinmez ancak duyarlı olan birkaç insanın var olması bile şuan benim için umut.. Çünkü bizzat şahit olduğum olaylar karşısında hayrete düşüyorum. Öyle insanlar var ki komşusu sokak kedilerine su ve yiyecek tahsis ettiği için mahkemelik duruma düşen, “yetmez bu bile az” mantığıyla hakaretlere maruz bırakan mahlukatların var olduğu mahalleler, insanlar, aileler ve o ailelerde yetişen çocuklar var. Ahlakı kişiye sözlü yöntemle aktarmak hızlı geri dönüşümü olan kalıcı bir yöntem değildir. Bu sebeple çocuklara ahlakı öğreten ailelerin, davranışlarıyla sözlerinin referansı olmaları gerekir. İnsanlar aileleri, ailelerde toplumu oluşturduğuna göre birey olarak örnek davranışı uygulayıcı olmak toplum olarak değişime sebep olacaktır.

“Hayvanlar için kapıların önüne bir tas su koyalım.” Etkinlikleri oluşturuluyor, Hayvan hakları federasyonları duyuru yapıyor. Ancak inatla insan sıfatına nail olan bizler kulaklarımızı tıkıyor, duyarsız kalıyoruz. Sadece duyarsız kalınsa fayda sağlanmamış olur, zarar vermek hangi dar aklın unsuru oluyor bilinmez. Kurtlar sofrasına yem misali savunmasız sokak hayvanları... Peki bu vahşete dur diyecek olanlar kim? Hayvan koruma dernekleri zaten ellerinden geleni yapıyor alternatifleri yok önünde, eğitimsizlikten kaynaklı bu durumu eğitim ile çözmek en kalıcı yöntem olur ancak ülkemizde her olumsuzluğun baş sorunu olan eğitim tek başına bir sorun oluşturuyor zaten. Bu yüzden yapılacak en etkili çözüm yaptırımları ağır olan hayvana şiddetin Türk Ceza Kanununda yer almasının sağlanmasıdır.

Bir nebzede olsa caydırıcı olacağını düşünüyorum. Yaptırımı direkt ve ağır olacağından suç oranı da azalacaktır. Umarım bu son vahşet haberi olur.

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (1)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.