‘AK BORSA’NIN SON ENDEKSİ

Ak Parti"de son yaşanan gelişmelerin perde arkasını irdelediğimiz zaman, farklı şeyleri görme imkânımız olacaktır. Son üç ya da dört aydır, ülke genelinde görevden alınan teşkilatlarla ilgili öncelik Genel Merkez"in kongre sürecinde istemediği halde aday olan, aday olup kazanan teşkilatlardı. İkinci operasyon dalgası ise, başarısız olan teşkilatlarla ilgiliydi. Bu anlamda önceliğin ilçe teşkilatlarında olduğunu, ardından ise sıranın il teşkilatlarına geleceğini gözlemliyoruz. Mahalli seçimlerin ardından çalışmayan veya partinin adayına ters çalışan teşkilatlar görevden alınmıştı. Geçtiğimiz hafta ise, teşkilatı çalıştıramayan veya sinerjisini kaybetmiş, iki ilçe teşkilatında görevden almalar olmuştu. Ancak burada üzerinde durulması gereken önemli nokta, görevden alma Tekkeköy İlçe Teşkilatı"nın tümü iken, Alaçam"da sadece ilçe Başkanı olmuş olmasıdır. Alaçam İlçe Başkanı, Ak Parti kurulduğu günden beri ilçe Başkanlığı görevini yürütmekte olan bir arkadaş olmasına rağmen, hiçbir seçilmiş kendisinden memnun değildi. Bu memnuniyetsizliğin önemli bir nedeni de arkadaşımızın ekonomik sıkıntıları nedeni ile partiye fazla zaman ayıramaması idi. Samsun"daki teşkilatlardan sorumlu olan Koordinatör Milletvekili yaptığı çalışmalar sonucu tutmuş olduğu raporu Genel Merkez"e bildirmiş ve bunun üzerine de yapılan değerlendirmeler sonucunca görevden alınmasına karar verildi. Bu haberi duyan Alaçam İlçe Başkanı"da erken davranarak istifa etmiş ve bir adım öne geçmeyi başarmıştır. Ancak daha sonra İl Başkanı bu arkadaşımızı Koordinatör İl Yönetim Kurulu Üyesi yapmış. İyi güzel de bu arkadaş başarılı idiyse neden görevden aldınız? Yok, başarısız idiyse o zaman ilde yeniden sırf onore etmek adına uydurma bir görevi neden verdiniz? Uydurma dedim, çünkü Ak Parti Yönetim Kurulu Üyeliği sadece kongre ile olur, ama RP kültüründen gelenler bilir ki, küstürülen insanlara gönüllerini almak için teşkilat görevlisi diye bir uyduruk görev verilerek onlar susturulur. Peki, olayın basına yansımayan yönü nedir? Diye soracak olursanız şudur; Sebahattin Tural İl Kongresi"nde aleni bir biçimde Adem Güney"in yanında olmuş, onun kazanması için her türlü desteği vermiştir. Ancak Ak Parti Alaçam"da ivme kaybedince, Genel Merkez"den gelen milletvekilinin yaptığı çalışma sonucunda teşkilatın görevden alınması yönünde rapor tutmuş, bu doğrultuda Genel Merkez tarafından ilçe teşkilatının görevden alınacağını bilen Adem Güney, Sebahattin Tural"a istifa etmesi halinde ilçe teşkilatının kalıp, sadece kendisinin ayrılması ile orada istediği gibi yönlendirdiği teşkilatı elinden çıkarmamış olacak, karşılığında ise kendisini bir şekilde il yönetimine alacağını söyleyerek, olayı bu şekilde geçiştirmeyi yeğlemiştir. Zira Alaçam İlçe Teşkilatı"nın tamamının istifa etmesi halinde, ilçeye yeni teşkilat atanacağı, bunu belirlerken de parlamenterlerin etkili olacağını bilen il Başkanı böyle bir yolu tercih etmiştir. Tekkeköy İlçesine sıra gelince, oradaki ilçe teşkilatı çoğunluğu temin edip, toplantı yapamıyordu. İlçe Başkanı"nın hem teşkilat mensupları, hem de halkla farklı sıkıntıları olduğundan, görevden alınmıştır. İl Başkanı"na kalmış olsa ona da bir görev verip, yanına alacak fakat çok ciddi bazı sıkıntıların çıkacağını bildiğinden, buna cesaret edememiştir. Kulislerde dolaşan veya birilerinin oluşturduğu havaya bakılırsa, Kavak İlçe Teşkilatı"da görevden alınacakmış, ancak Divancızade il yönetim kurulu üyesi kardeşimizin verdiği büyük mücadele sonucu, bundan vazgeçilmiş. Kavak İlçe Başkanı kongre yapacağı zaman, köy delegelerini yasaya uygun yapmadığı için İl Yönetimi tarafından disipline sevk edilmişti.  Ancak kongrede il delegelerini, ilin istediği gibi yapması karşılığında o karar sümenaltı edilmişti. İşte o nedenle muhterem il Başkanı Kavak İlçe Teşkilatı"nın alınmaması için hayli uğraş verip, yerinde kalmasını temin etmiştir. Peki, önümüzdeki süreçte ne olur derseniz, şayet Parti"nin toparlanması adına, yapılması gereken bir şey varsa, öncelikli olarak İlkadım ve Atakum ilçelerinin de görevden alınması gerekiyor. Koordinatör Milletvekili o teşkilatlarla da görüşmeler yaptı.  Şayet birileri (Öncelikli olarak milletvekilleri) müdahale etmezse o teşkilatlar da gider, yok birileri müdahale edip, kalmalarını sağlarlarsa, o zaman parti ciddi bir dağılma süreci yaşar. Samsun şehrinde yaşanan gelişmeleri Başbakan bilmiş olsa idi, mevcut il yönetimini bir dakika dahi görevde tutmazdı. Ancak eskiden birlikte çalıştığım ve çok iyi tanıdığım Adem Güney, o zamanlar Erbakan Hoca"nın en çok önem verdiği, partiye üye kaydı konusunu nasıl hallettiğini ve nasıl sürekli Türkiye birincisi olduğunu (Mezar taşlarındakileri üye yazarak) bildiğimden, şimdi de ne yapar, eder burada yaşananları tam tersine çevirip, Başbakan"a götürür. Başbakan ne zamanki seçimler olur, durumun gerçeğini anlar, ama iş işten geçmiş olur. Diyeceksiniz ki bu konuda parlamenterler ne yapıyor? Onu siz benden iyi biliyorsunuz, ama önümüzdeki günlerde o konuya da değineceğim. Kalın sağlıcakla.