Akli dengeniz yerinde mi?

Neval Sultan

Haberde yorum yapılmaz. Bu bir gazetecilik kuralıdır. Ama köşe yazısı baştan aşağı yorum olabilir. Ben de bu ilke doğrultusunda bugün bir haberi yorumlayacağım. Yorumsuz metnini yan tarafta okuyacağınız bir haber...

Bir adam gidiyor bir kadınla evleniyor. Evlilikleri beş yıl sürüyor, bir de çocukları oluyor. Ancak adam eve sürekli alkollü geliyor, evine sahip çıkmıyor, evin ihtiyaçlarını karşılamıyor. Kadın da dayanamayıp boşanıyor. Ancak ne beter bir kısır döngüdür ki, adam aynı kadını nikahsız olarak evliliklerini sürdürme noktasında ikna ediyor. Fakat aynı sorunlar devam ediyor ve bir gün kadıncağızın annesinden elbise aldığını öğrenince, ailesinin kadına yardım etmesine karşı olduğu için, çılgına dönüyor  ve kadını dövüyor sonra da öldürüyor. Akli dengesinin yerinde olduğu tıbben tespit edilen adam müebbet hapse mahkum ediliyor.

Şimdi, sondan başlayarak yorumlayalım:
Böyle bir adama müebbet hapis vermek, cezalandırmak mıdır? Adam belli ki kadın üzerinde "yaşatma- hayatı zehir etme- öldürme hakkı" olduğunu düşünüyor. Niye? Çünkü o gariban kurban, kaderin bir cilvesi olsa gerek, onun karısı oldu. Nikahlı ya da nikahsız "zulmedilme haklarını(!)" kocasına devretti...
Üstelik bu adam tıbben "akli dengesi" yerinde biri... Yani aklı var ve onu dengeli bir biçimde kullanabiliyor!.. Kendisi evinin ihtiyaçlarını karşılamadığı için, ailesinden yardım almak zorunda kalan karısını döverek öldürebilecek kadar dengeli kullanıyor aklını yani!..
O akıl muhtemelen şöyle diyordur: "Ben ona elbise alamayacakmışım gibi annesinden almış, beni küçük düşürdü. Bir kadın kocasının onurunu böyle ayaklar altına almaz!"... (Sakın bu muhtemelliği nereden çıkardığımı sormayın!)
Tabii, kırılan kolu yen içinde tutmayı bilemeyen, kemiklerin çarpık bir şekilde birbirine birleşmesini beklemeyen kadındır burada suçlu olan!..
Ama sorumluluk bilincine sahip olmadan yuva kurmaya kalkan adam akli olarak dengeli!..
Evinin rızkını şişelerle tokuşturup ayyaşlara "ne güzel insansın, ne güzel dostsun" desinler diye peşkeş çeken adam akli olarak dengeli!..
Boşanmasına rağmen kadının yakasından düşmeyen, kadına müebbet bir ceza gibi musallat olan adam akli  olarak dengeli!..
Evliliğini kendisine sorduğunda, eylemlerini "deli gibi aşk" muammasına bağlayabilecek kadar akli olarak dengeli!..
Akl-i selimile "deli gibi aşık" olabilen insanlığın akli olarak dengeli evladı!..
Peki ölen kadın?.. Eminim onun da akli dengesi yerinde bulunurdu.
Psikolojik ve toplumsal olarak hastalıklı ve alkolik kocanın tekrar kendisine gelmesini "kendisine duyulan deli gibi aşk" olduğunu sanmasına rağmen... Böyle adamların değil başkasını, kendini bile sevemeyecek kadar sevgiden yoksun olduğunu bilmediği için belkide... Eminim kadının da akli dengesi yerindeydi.
Onların akli dengesi yerinde, eminim de... Bu tarz haberler karşıma çıktığında aklımın başımdan gitmesi benim akli dengemde bir sorun olduğunu düşündürüyor bana...

Hakikaten kimin akli dengesi yerinde?..

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.