0 sorunlu politikaları savaş odaklı politikalara dönüştü. Türkiye'de tüm kurumlar By-Pass edildi. Ele geçirildi, çalışamaz hale getirildi" dedi.
Samsun'da "Kadın ve Siyaset" konulu konferansa katılan CHP İzmir milletvekili Genel Başkan Yardımcısı Birgül Ayman Güler, bugün İzmir'de 'Cumhuriyet Özgürlük ve Demokrasi Mitingi'nin düzenleneceğini ve herkesin davetli olduğunu açıkladı.
Birgül Ayman Güler, Türkiye'deki gelişmeleri hep birlikte dile getirmek ve buna karşı olduklarını söylemek üzere bir miting düzenleme kararı aldıklarını kaydetti.
İzmirde Cumhuriyet, Demokrasi ve Özgürlük Mitingi düzenleyeceklerinin üstünde duran Güler, "Bu mitingde asıl olarak Çarşamba günü iddianamesiz, suçsuz bininci gününü dolduran Mustafa Balbay temelinde, hakları talep edeceğiz. Mustafa Balbay, 30 Kasım'da tutukluluk süresinin bininci gününü doldurdu. Bu demokrasi ayıbını gücümüz yettiği ölçüde dile getirdik. Artık uluslararası dünya da Türkiye'de yaşanan haksızlığı gördü. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi yargıçları, Türkiye'de yargılamayı sakatlayan bu uzun tutukluluk sürelerinin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi içtihatlarına aykırı düştüğü açıklamalarını yaptı." diye konuştu.
Cumhuriyet, demokrasi ve özgürlük talebinde bulunacaklarını söyleyen Güler şöyle devam etti: "Mustafa Balbay, Türkiye'de yargı alanında yaşanan adaletsizliğin temsilcisidir. Çok sayıda tutuklu milletvekilinin, tutuklu gazetecinin temsilcisidir, aynı zamanda 22 Kasım günü İzmir'de yaşadığımız gibi niye tutuklandıklarını bilmeden hapiste tutulmaya devam eden üst düzey belediyecilerin temsilcisidir. Biz Mustafa Balbay'ı, bininci gününün utancında, AKP iktidarının bozuk karnesini bir kez daha haykıracağız."
Güler, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın bazı CHP'li belediyelerin Alman vakıflarından aldıkları kaynakları PKK'ya aktardığı yönünde açıklama yaptığını, bu belediyelerin hangileri olduğunu sorusuna ise cevap alamadıklarını dile getirdi.
Güler, "Başbakan'ın kendisi hakkında verilmiş bir gensoruya cevap vermek üzere yüce Meclis'e gelmemesi yönlendirdiği kişilerin de konuyla ilgili hiçbir açıklama yapmaması ileri sürülen sözlerin iftira olduğunun kanıtıdır. Biz açıklamayı halen talep ediyoruz. Anlaşılıyor ki, TBMM'nin yüce salonu bu açıklamayı almaya yeterli değil." diye konuştu.
Basın özgürlüğünün aynı zamanda halkın yöneticiler ve yönetim hakkında haber alma özgürlüğü olduğunu kaydeden Güler, "Dolayısı ile TBMM üzerinde uygulanan bu bastırma operasyonu ve basın yayın organları üzerinde çeşitli yöntemlerde uygulanan susturma operasyonu Türkiye'nin özgürlük sorundur. Basın özgürlüğü 4 Aralık 2011 mitinginde gündeme getireceğimiz bir diğer ana tema olacak. Tüm basın yaygın organı sahiplerinden ve muhabirlerinden bu çağrıyı çok yakından hissederek duymalarını talep ediyoruz. Türkiye bu yanlıştan kurtarılmalıdır." ifadelerini kullandı.
Şevki YILDIRIM