Şimdiye kadar hem yazdığı köşe yazılarında, hemde elinde bulunan ve her zaman gerçeği yansıtan belgeler doğrultusunda kimsenin yazmaya cesaret edemediği haberleri yapan Gazetemiz İmtiyaz Sahibi ve Genel Yayın Yönetmeni Adnan Bahadır'a yapılan saldırı hakkında yine yazılmaya cesaret edilemeyen gerçekleri biz yazıyor ve saldırıda halka anlatılmayan ayrıntıları biz gözler önüne seriyoruz.
PUSU KURULDU
Samsun'da halkın doğru ve tarafsız olarak bilgilendirmekle görevli olan basın kuruluşlarına ait hiçbir haberde yar almayan en büyük ayrıntı, saldırganların Gazetemiz önüne içinde çeşitli sayıda silah mühimmat bulunduran bir araçla gelmeleri ve yolun aşağı va yukarı kısmını tutup hareket imkanı bırakmayarak beklemeye başlamaları. Adnan Bahadır, Gazetemiz Abone Sorumlusu Bayram Ay ile Mustafa Keskin'in dışarıya çıkmaları ile birlikte saldırganlar jiletli sopalarla ve silahlarını kullanarak hain saldırıyı gerçekleştirdiler.Burada çarpıcı olan bazı basın ve medya kuruluşlarının, olayda Adnan Bahadır'ın silahını kullanmasını, kendisini ve beraberindeki personelini ölümden korumak için değil de, saldırganları bilerek vede isteyerek öldürmek amacıyla ateş etmiş şeklinde göstermeleridir.
SİLAHLI KAVGA DEĞİL SİLAHLI SALDIRI
Gazetemiz önünde planlanarak ve pusu kurularak yapılan saldırının, iki tarafında beklediği ve planladığı bir kavga olarak nitelendirilmesi ve ısrarla bir çok basın kuruluşunda silahlı kavga olarak değerlendirilmesi ise halka bir çok konuda ne kadar doğru ve tarafsız bilgi verildiğinin apaçık bir göstergesi olmanın yanın da gazetemizide karalama çalışmalarından farklı bir uğraş değildir.
NEDEN ÖRTBAS EDİLİYOR?
Saldırıda adı geçen Kenan Arslan (27), Fatih İpek (24), Erkan Uzun, Serdal Arslan (36) ve Büyükşehir Belediyesi Sivil Zabıtalar Sorumlusu Yusuf İpoğlu'na bağlı zabıta görevlisi Süleyman Şirin (44) isimli zanlılar arasından 2. Nolu Yol-İş Sendikası Başkanı İbrahim Uzun'un yeğeni olduğu anlaşılan Erkan Uzun hakkında hiçbir haber yapılmaması ve açıklama yapması gereken kurum ve kuruluşların dahi sessiz kalması ise saldırının, Denge Gazetesi olarak yaptığımız ve yapacağımız Samsun gündemini sarsan ve sarsacak olan haberlerin engellenmeye çalışıldığının açık bir göstergesidir.
ÇELİŞKİLİ İFADELER
Saldırganların verdiği ifadelerin çelişkili olması da olayın grup halinde ve kasten yapıldığının bir göstergesidir. Saldırganlardan Sülayman Şirin'in olaya sadece kendisinin karıştığını söylemesi ve diğerleri ile ilişkisinin olmadığını belirtmesi ile diğer saldırganların bu işi beraber organize ettiklerini söylemeleri, büyük bir tezatın göstergesi ve verilen ifadelerin ne derece inandırıcı olduğunun ispatıdır.
3. SİLAHI KULLANAN KENAN ARSLAN'IN
Gazetemize gerçekleştirilen açlak saldırıda kullanılan 9 mm çapındaki silahın tutuklanan Kenan Arslan'a ait olduğu yapılan araştırmalar ve verilen ifadeler doğrultusunda ortaya çıkarıldı. Saldırıyı gerçekleştiren Arslan'ın, saldırının ardından silahı ile birlikte avukatına teslim olduğu öğrenildi. Kamuoyu'nun bilmesi gereken en önemli ayrıntıların başında yer alan bu konu, neden hiçbir basın kuruluşunda haber yapılmayarak örtbas edildi?
YOLDAN MI GEÇİYORDU?
Şüphelilerden Erkan Uzun'un İbrahim Uzun'un akrabası çıkması ve 'Yoldan geçen kişi' olarak yine bazı gazetelerde yer alan şahsın da Uzun'un öğrencisi olduğunun belirlenmesi üzerinde durmayan bazı basın kuruluşlarının, haberi basit bir kavgaya indirgemesinin ne kadar doğru bir bakış açısı olduğu yine akıllarda soru işareti uyandırdı.
SAVAŞ HAZIRLIĞI
Saldırganların olay yerine bir araçla geldikleri ve saldırıdan sonra panikleyerek aracı olay yerinde bıraktıkları anlaşıldı. Emniyet güçleri tarafından yapılan incelemede araçta 61 adet mermi 2 adet jiletli sopa ve bir adet rambo bıçağı bulundu. Süleyman Şirin'in verdiği ifadede, sadece konuşma amacını taşıdığını belirtti. Peki, şimdi soruyoruz? Kamu görevi yürüten ve sadece konuşmak için gelen ve neredeyse saldırının lideri konumunda bulunan, Büyükşehir Belediyesi Zabıta Müdürü Yusuf İpoğlu'na bağlı Süleyman Şirin, Kenan Arslan ve beraberindeki saldırganların yanlarında neden ucunda jilet bağlanmış sopalar, silahlar, rambo bıçakları ve70' den fazla mermi vardı? Olaydaki akrabalık bağları neden sorgulanmıyor? Büyükşehir Belediyesi Sivil Zabıtalar Müdürü Yusuf İpoğlu'na bağlı Süleyman Şirin'in hain saldırıya katılması ve olayda adeta başrol üstlenmesi neden günyüzüne çıkarılmıyor? İbrahim Uzun'un ağabeyinin oğlu Erkan Uzun'un olaydaki rolü nedir? Verilen ifadeler sonrasında, olayın aydınlatılması ve perde arkasındaki asıl suçluların cezalandırılması için sorulması gereken bu sorular yanıtsız bırakıldı. Bu nedenle Gazetemizde yapılan tarafsız ve doğru haberler ile olayı en ince noktasına kadar karanlıkta kalan her konuyu yapılacak her saldırı ve suçlamaya rağmen ortaya çıkaracağımızı tüm kamuoyu bilmelidir.