Alkolün sağlığa zararlı olması ya da dinen haram olması bu yazının yazılış amacı değildir.Kimseye ne sağlık ne de din bilgisi dersi vermek benim haddim değil.İsteyen midesinin kaldırabildiği kadar içer. İçen herkese afiyet olsun. Fakat , alkollü halde direksiyon başına geçiyorsanız , siz potansiyel bir katilsiniz.Bu potansiyellerin bir çoğu kazalara karışarak gerçek birer katile dönüşmektedir.Trafik kazalarının sebeplerinde, alkollü araç kullanılması üst sıralarda gelmektedir. İstediğiniz kadar için.Ama lütfen gideceğiniz yere taksiyle gidin. Ya da olduğunuz yerde sızın. İki kadeh içtiğinizde aldığınız keyfin acısını başkalarına yaşatmayın. Gündemi yoğun haftanın içinde bir haber geçti televizyon ve gazetelerde.Sakarya ' da ehliyetsiz ve alkollü bir sürücünün çarptığı polis memurunun bacağı kesildi.''Bacağı kesildi.''Yazması ne kadar kolay.Okurken de pek bir şey hissetmeyebilir insan.Yazının bu kısmında gözlerinizi kapatın. Çok değil sadece bir dakika...Tek bacağınızın olmadığını düşünün.Ben gözlerimi kapattığımda dengede duramadığımı , koltuğumun altında bir değnek olduğunu ve bacağımın olduğu günleri düşünerek gözlerimin yaşardığını gördüm. Bir polis memurunun ayağının kesilmesine ve bundan sonraki hayatını engelli biri olarak geçirmesine sebep olan kişiye ne oldu dersiniz? Doğru tahmin ettiniz.Adli kontrol tedbiri uygulanarak serbest. Geldi ,polisi ezdi , polisin ayağı kesildi. 256 promil alkol , ehliyet yok , tek göz kör.Daha önce alkollü araç kullanmaktan altı kez işlem görmüş.Adam serbest.Aklın alması mümkün değil. Adaletin değişik bir işleme yöntemi olmalı.Yoksa göz göre göre insanların hayatını karartanlara ödül gibi cezalar verilmez.Bu kişiler kendi vicdanlarında da mahkum olmuyor.Yoksa alkol duvarı aşıldığında cinayet gibi kazalara davetiye çıkarıldığını bilmemek için aptal olmak gerek. Ya gerçekten bu kadar aptallar ya da birilerinin hayatını karartmaktan çekinmeyecek kadar vicdansızlar. Adli kontrol uygulamasını talep eden savcının ve bu yönde karar veren hakimin , içlerinin sızladığına eminim.Ama ellerinden gelen bir şey yok.Kara kaplı kanun kitabı ne diyorsa onu uyguluyorlar. Ve kara kaplı kitap vicdanları rahatlatacak bir ceza öngörmüyor,bu tür kazalar için. Çoğu zaman hayatı kararan kişi kendi karanlığı ile baş başa kalıyor.Çünkü ,Türkiye ' de can sudan ucuz. Sigorta şirketleri, alkollü araç kullanırken kaza yapanlara ödeme yapmayarak paralarını korumayı başarıyor.Yasa çıkarma yetkisine sahip olanlar bir kanun çıkararak , bu kimselere vicdanları rahatlatacak cezalar verilmesini sağlayamıyor.Onlar da haklı.Daha önemli görevleri var.Kendilerine özel kanunlar çıkarmak,gibi!!! Çözülmesi gereken problem içenlerin başkalarının canına ve malına zarar vermelerini engellemektir. Yoksa alkolü seven vatandaşların hürriyetini engellemek değil. Alkollü araç kullanmanın önüne geçmek yerine alkol satışını nasıl engelleriz ,derdindeler.Problem çözmeyi değil tribüne oynamayı tercih etmekteler. Polisimize acil şifalar diliyorum. Ve her ne kadar kanun kitabı tersini söylese de, O'nu bu hale getiren kişinin vicdanları rahatlatacak bir şekilde cezalandırılacağını umut ediyorum.