Sevgili Okurlar !
Bundan sonra uzunca bir süre yazılarıma Almanya"dan devam edeceğim inşaallah.Anavatandan uzakta gurbetten seslenmeye ve sizinle paylaşmaya gayret göstereceğim.
Bazen burdaki Türkiye"yi ve vatandaşlarımızı taşıyacağım köşeme, bazen de burdan görünen Türkiye ve Samsun"nu konuşacağız.
İnsanın,ülkesinden uzak olması gerçekten çok farklı bir duygu.Ne kadar tanıdık da olsa yada sosyal çevreniz geniş olsa veyahut işiniz de çok yoğun olsa yine de bir şeylerin eksikliğini hissediyorsunuz.Balık su misali her zaman etrafını kuşatan ve sizin doğal sosyal çevrenizi oluşturan ortam bir anda değişiveriyor.
Zaten yıllardır vatandaşlarımızın eğreti olarak durma çabalarının altında bu doğal sosyal çevre düşüncesi yatmaktadır.
1960"lı yıllarda iş anlaşması çerçevesinde Türkiye"den Almanya"ya gelen işçilerimizin düşüncesinde hep kısa bir zaman çalışıp tarla-tapan , öküz eşek alıp dönmek ve bu vesileyle azıcık rahat bir hayat sürme hayali yatmaktaydı.
Uzun yıllar bile bu düşünce içinde bocalayıp durmuşlardır.Ama iş planlandığı gibi gelişmemiş ve buraya geri dönüş hayalleriyle gelenler uçakların bagajlarında tabutlar içinde geri dönme maceralarını tamamlamaktadırlar.
Öyle olunca , yaklaşık yarım asırdır bu topraklarda yaşayan vatandaşlarımız artık yeni ve farklı bir toplum haline gelmişlerdir.Türkçe konuşan ama türkçe anlamayan, adı Hasan olan ama daha çok Hans düşüncesine sahip olan , Türkiye"yi sadece yaz tatillerinde gezme amaçlı tanıyan bir farklı toplum....
İki kültür arasında bocalayan bir gençlik, ne yapacağını bilmeyen bir anne-baba , rüzgarın önündeki yaprak misali her tarafa savrulan bir kitle...Bunları zaman zaman konuşacağız ve paylaşacağız inşaallah...
Kendilerine bir türlü isim bulamayan bir nesil Almanya"daki türkler....Burada yabancı , Türkiye"de almancı diye tarif edilen vatandaşlarımız gerçekten uzun yıllar eğitimden de hak ettikleri şekilde yararlanamamışlardır.
Bütün bunların yanında gerçekten varlık mücadelesi konusunda büyük uğraşlar vermişler ve bu yönde küçümsenmeyecek adımlar atmışlar ve de atmaya devam etmektedirler.Fakat bu uğraş yeterli olmamaktadır.Devletlerin bile üstesinden gelemedikleri sorunların organize olmamış ve de kalifiye eleman konusunda ciddi sıkıntı taşıyan vatandaşlarımız tarafından çözümlenmesi tabii ki mümkün görünmemektedir.
Bir de yıllardır burda çalışan vatandaşlarımızın sadece döviz yumurtlayan tavuk olarak algılanamsı ve devlet tarafından sahip çıkılmaması en büyük eksiklik ve de en büzük sorun...Son zamanlarda sanki sözde de olsa azıcık bir şeyler hissediliyor ama bu kesinlikle yeterli değildir.Uzun zaman devletin buralardaki yetkilileri toplumdan uzak bir yahat sürmüşlerdir.Vatandaşlarımızı kucaklamak ve sahiplenmek yerine onların kılık kıyafetleriyle inançlarıyla uğraşmışlardır tıpkı anavatandaki abileri gibi...
Aslında yapılacak çok şeyler var...Yetkililerin lokal çalışma yerine daha geniş ve daha derin çalışmalar ile buralarda yaşayan vatandaşlarımızın sorunları , beklentileri ve istekleri belirlenmiş olsa çözümler de kendiliğinden ortaya çıkmış olacaktır.
Ben bu konuda her türlü çalışmaya var olduğumu söylediğim gibi hazırlamış olduğum bir raporuda yetkililere ulaştırdığım halde her zaman olduğu gibi bu çalışmam da bir yerlerde sümen altı edilmiştir sanırım.
Ama bir gerçek var....Burdaki toplumumuz ciddi sorunlarla karşı karşıyadır ve devletimizin bu konuda ciddi çalışma yapması kaçınılmazdır..
Devletten değişik açılımlarla birlikte bir ""Almanya"daki Türkler ""dosyasını açmasını bekliyoruz.Ben bu açılımda varım.....
Saygılarımla...